Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/898 E. 2022/1553 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/898 – 2022/1553
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/898
KARAR NO : 2022/1553

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …….
ÜYE : ……….
ÜYE : ……………
KATİP : ………

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2021
NUMARASI : 2021/309 Esas, 2021/926 Karar
DAVACI : ………..
VEKİLİ : Av. ……
………
DAVALILAR : 1-……..
VEKİLİ : Av. ……
……….
DAVALI : 2-…….
…………
VEKİLİ : Av. …..
DAVALI : 3-……….
…………
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
YAZIM TARİHİ : 19/10/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21/12/2021 tarih ve 2021/309 Esas, 2021/926 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı …. vekili ve davalı …..vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından….ile teminat altına alınan dava dışı …… Şti.’ye ait pamuk emtiasının ….’dan ….’ye taşınması için anılan şirket ile davalı…. şirketi arasında sözleşme imzalandığını ve taşımayı yapan aracın davalı …. şirketinin ….’sine kayıtlı olup davalı …. tarafından sigortalandığını, davalı …’ın sevk ve idaresindeki aracın seyir halinde iken yangın çıktığını ve davacı sigorta şirketine sigortalı emtianın tamamının zıyaa uğradığını ve akabinde davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısı dava dışı ….Tic. Ltd. Şti.’ye ….-TL ödeme yapıldığını, zıyaa sebep olan davalılara müracaat edilmiş ise de ödemeye yanaşmadıklarını beyanla, ….-TL’nin ödeme tarihi olan…. tarihinden itiabren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. San ve Ti. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda sürücü ve müvekkil şirketin sorumluluğunun söz konusu olmadığını, zira müvekkil şirketin sadece taşıyıcı firma olup yükleme yapan firmanın kendisi olmadığını, olayda söz konusu hasarın yüklemeden kaynaklandığı tespiti doğru olsa bile bu işlemi yapan müvekkili şirket olmadığı için illiyet bağının kesildiğini, bu nedenle müvekkil şirkete rücu edilmesinin doğru olmadığını, yine diğer davalı sigorta şirketinin hasar tazmin ret gerekçesini de kabul etmediklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ….Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; hasar yaşanan araca emtiaların sevkiyat tarihinin …., poliçe tanzim tarihinin ise …. olup, tanzim tarihinden önce yüklemesi yapılmış araçla ilgili olarak müvekkil şirketin poliçe şartları uyarınca sorumluluğunun bulunmadığını bu sebeple müvekkili şirket açısından davanın reddinin gerektiğinin savunmuştur.
Davalı …. ise davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; 05.06.2017 tarihli celsede bilirkişi raporu alınmak üzere belirlenen 1.033-TL delil avansının yatırılması için davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verilmiş ise de davacı vekilinin kesin süreden çok sonra 28.09.2017 tarihinde sadece 550-TL avans yatırdığı, yatırılan avans ile birlikte dosyada mevcut 419,70-TL avans toplamı 969,70-TL’nin yeterli olmadığı gerekçesi ile dosyanın bilirkişiye tevdi olunamadığı, 16.10.2017 tarihli 2. celsede dosyada 969,70-TL avans bulunduğu, davacı vekilinin noksan avansın ikmaline yönelik talebinin celse atlanmasına ve yargılamanın uzamasına sebep olacağı, hal böyle olunca, HMK’nın 324. maddesi gereğince davacının bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, zararın tespiti için gerekli bilirkişi raporu olmadan davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin işbu kararının davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 31/03/2021 tarihli, 2019/1402 Esas-2021/577 Karar sayılı ilamıyla, “…Somut olayda mahkemece, 05/06/2017 tarihli celsede 900 TL bilirkişi ücreti, 33 TL tebligat gideri, 100 TL talimat masrafı olmak üzere 1033 TL delil avansı eksikliğinin tamamlanması için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verilmiş, verilen süreye uyulmadığı takdirde bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacakları ihtar edilmiştir. Davacı vekili iki haftalık süreden sonra 28/09/2017 tarihinde 550,00 TL avans yatırmış olup, dosyada bulunan avans mahkemenin kabulüne göre 979,00 TL, davacı vekilinin sunduğu ekran görüntüsüne göre 1079,00 TL’dir. Uyap’tan yapılan kontrolde dosyada 10/03/2017-19/12/2017 tarihleri arasında reddiyat bulunmamaktadır. 10/03/2017 tarihi itibariyle reddiyat toplamı 171,00 TL, tahsilat toplamı 700,00 TL ‘dir. Davacının sunduğu ekran görüntüsü Uyap kayıtları ile doğrulanmaktadır. Bu durumda, mahkemenin kabul ettiği miktar dahi olsa, gider avansının yatırıldığı tarihte, raporun tebliği için olmasa da, dosyanın bilirkişiye tevdii için yeterli masraf dosyada bulunmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece, davacı vekilinin celse talikine neden olmayacak şekilde duruşmadan makul süre önce gider avansını yatırdığının kabulü ile işin esasına girilerek deliller toplandıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. İlk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için gerekli olan deliller toplanmamış ve bu konuda her hangi bir değerlendirme yapılmamış olması bakımından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine..” karar verilmiş olup, mahkemece dosyanın 2021/309 esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkemece, 21/12/2021 tarihli karar ile, “Tüm dosya kapsamından dava dışı ….San ve Tic. Ltd. Şti tarafından ….’dan Türkiye’ye gönderilen 1. Sınıf 4. Tip balya halinde …. menşeli kısa pamuk elyaf cinsi emtiaların davacı sigorta şirketince sigortalandığı, bu eşyaların nakliyesinin davalı ….Gıda Taah. San ve Tic Ltd. Şti’ce yapıldığı, nakliye işleminin de davalı …. AŞ’ce sigortalandığı, davalı ….Gıda Taah. San ve Tic Ltd Şti’ce nakliyesi yapılan emtiaların yolda yanarak hasar gördüğü, yangının balyalara bağlanan metal tellerin uçlarının sürtünmesi sonucu meydana geldiği, taraflar arasında yapılan anlaşma kapsamında davalı ….Ltd. Şti. ye ait araca emtianın eksiksiz ve sağlam olarak yüklenmiş olduğu ve bu kapsamda yüklemenin paketlemenin hatalı tapıldığına dair …. Belgesinde herhangi bir çekince belirtilmemiş olduğu, bu kapsamda dava konusu hasarın taşıyıcı sorumluluğunda meydana gelmiş olduğu kanaati oluşmuştur. Varış yerinde hasarlı olarak teslim edilmesi nedeniyle davacının dava dışı sigortalısına 02/05/2014 tarihinde 80.841,67 TL hasar tazminatı ödediği dolayısıyla dava dışı sigortalısının haklarına halef olduğu, meydana gelen hasardan davalı ….. San ve Tic Ltd Şti’nin taşıyıcı sıfatıyla, …sürücü sıfatıyla sorumlu olduğu, emtianın eksiksiz ve sağlam olarak yüklenmiş olduğu ve bu kapsamda yüklemenin paketlemenin hatalı yapıldığına dair …bu yönde bir şerh konulmadığından yükün düzgün şekilde yüklenip paketlendiğinin, ambalaj hatası olmadığının kabulü gerektiği, diğer davalı ….AŞ nin ise nakliye işinin sigortasının yapması nedeniyle davalı taşıyıcı …. Şti’nin sorumluluğu nedeniyle sigortacı sıfatıyla hasardan sorumlu olduğu, sigorta poliçesinde aracın plakasının belirtildiği, bilirkişi raporunun, alacağın varlığı ve miktarı konusunda ki tespitinin usul ve hukuka, teknik delillere, bilimsel verilere ve dosya kapsamına uygun bulunduğu, dayanakları ve gerekçeleri ayrıntılı şekilde açıklanmış, tarafların ve mahkemenin denetimine uygun şekilde ortaya konmuş olduğundan davanın kabulüne” karar verilmiştir.
Karara karşı davalı …. A.Ş. vekili ile davalı …. Taah. Tic. San. Ltd. Şti. vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı …. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçeli kararında müvekkil şirketin 80.941,67 TL maddi tazminat ödemesine karar verildiğini, yerel mahkemenin kararının hatalı olup bozmayı gerektirdiğini, diğer davalı ….Taah. Tic. San. Ltd. Şti.’nin müvekkil şirket nezdinde … poliçe no’lu, …. vadeli karayolu ile yapılan uluslararası emtia taşımaları için taşıyıcının mesuliyeti …. Sigorta poliçesi ile sigortalandığını, hasar yaşanan araca emtiaların sevkiyat tarihinin …. ve poliçe tanzim tarihinin ise …. olup tanzim tarihinden önce yüklemesi yapılmış araçla ilgili müvekkil şirketin poliçe şartları uyarınca sorumluluğunun bulunmadığını, bu sebeple işbu davanın müvekkili şirket yönünden reddinin gerektiğini, … Poliçe Şartları Madde 2’de, “Bildirim tarihinden önce yüklemesi yapılmış yeni araçların listeye alınması durumunda teminat , bu araçlarla ilgili bir sonraki yüklemede geçerli olacaktır. Bu listeye kaydedilmeyen veya müracaat listesinde yer almayan araçlar için sigorta şirketi hiçbir şekilde teminat taşımayacaktır” denildiğini, anılan maddede açıkça düzenlendiği üzere tanzim tarihinden önce yüklemesi yapılan aracın poliçe kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, geçerli bir poliçe olmaması nedeniyle müvekkil şirketin dava konusu edilen alacağı tazminle yükümlü olmadığını, davaya konu hasar sebebiyle ile müvekkil şirkete yükletilebilecek bir kusur bulunmaması sebebiyle davanın müvekkil şirket yönünden reddinin gerektiğini belirterek, açıklanan bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan yerel mahkeme ilamının kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak hüküm oluşturulmasını talep etmiştir.
Davalı ….Taah. Tic. San. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen bu hükmün esasa ilişkin çok büyük hatalar barındırdığı gibi usul ve yasalara aykırı olduğunu, işbu dosyada bilirkişi raporlarlarına karşı itirazlarının gerekçelendirilmeden reddedildiğini, emtiaların zayii olma sebebinin yükleme hatası olduğunu, bu hatadan ise taşıyıcı firma olan müvekkilinin sorumlu olmadığını, bu nedenle yerel mahkeme kararının aleyhe olan tüm yönleriyle bozularak tümden kaldırılmasın, davanın tümden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 21/02/2022 tarihinde davalı … Taah. Tic. San. Ltd. Şti. vekiline, istinaf karar harcı, istinaf yoluna başvurma harcı ve istinaf avansını yatırması konusunda muhtıra çıkartılmış, muhtıra …. tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, muhtıranın içerdiği 1 haftalık kesin süre içerisinde istinaf karar harcı, istinaf yoluna başvurma harcı ve istinaf avansının yatırılmadığı ve bu nedenle HMK 344. maddesine göre istinaf isteminden vazgeçmiş sayıldığı anlaşıldığından, 30/03/2022 tarihinde davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya ödenen bedelin, davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı …. A.Ş. Vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın kabulüne ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı ….A.Ş. Vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. (Bkz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2011/1288 Esas, 2012/8101 Karar sayılı kararı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı …. Vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 5529,12 TL harçtan peşin alınan 1382,50 TL harç mahsup edilerek bakiye 4146,62 TL harcın davalı …. A.Ş.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalı….A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.. 19/10/2022

……….
Başkan
…………
e-imzalıdır.
………..
Üye
……….
e-imzalıdır.
………..
Üye
…………
e-imzalıdır.
…………..
Katip
………
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”