Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/846 E. 2022/1183 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/846
KARAR NO : 2022/1183

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2022
NUMARASI : 2020/655 Esas, 2022/183 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
YAZIM TARİHİ : 29/06/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 02/03/2022 tarih ve 2020/655 esas, 2022/183 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı vekilince istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili, müvekkili kurumun 21/09/2018 tarih ve …..sayılı poliçe ile davalı …. Sigorta Şirketine sigorta poliçesi ile sigorta yaptırdığını, müvekkili kurumda 30.07.2019 tarihinde hırsızlık olayı meydana geldiğini, olayın adli makamlara bildirildiğini ve …..Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ….. soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, müvekkili kurum tarafından şüpheli olabilecek kişiler hakkında şikayatte bulunulduğunu, ….Cumhuriyet Başsavcılığının şüpheliler … ve ….le ilgili 10.07.2020 tarihinde “Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair” karar verdiğini, savcılık dosyasında 10.08.2020 tarihinde de “Daimi Arama Kararı” verildiğini, müvekkili kurumda meydana gelen hırsızlık olayında ilk anda olmadığı tespit edilen bilgisayar sayısının polis tutanaklarına 32 adet olarak geçtiğini, olaydan sonra müvekkili kurum çalışanları tarafından yapılan ayrıntılı inceleme sonucu kurumun demirbaşlarında kayıtlı 61 adet bilgisayarın olmadığının tespit edildiğini ve bu durumun savcılık dosyasına 03.09.2018 tarihli dilekçe ile bildirildiğini, davalı sigorta şirketine yaptırılan poliçede hırsızlık fiiline karşı demirbaş ürünlerinin 2.218.750,00 TL, emtianın da 250.000,00 TL limitinde teminat kapsamına alındığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını, arabuluculuk yoluna gittiklerini davalı sigorta şirketi ile anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL’nin, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi aleyhine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında talebini 97.600,00 TL olarak ıslah etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili, davayı konu iş yerinin belirtilen teminatlar özelinde “Bileşik Ürün Sigorta Poliçesi” kapsamında ….. numaralı poliçesi ile teminat altına alındığını, sigorta teminatı altına alınmış bulunan “hırsızlık” nedeniyle ortaya çıkan birtakım zararların talep edildiğini, şikâyet sahibinin taleplerinin haksız ve mesnetsiz olup reddinin gerektiğini, ilgili hasar dosyasının incelendiğini ve dosya ile ilgili olarak huzurdaki uyuşmazlık konusunun, davacı tarafın işyerinde meydana geldiği iddia olunan hırsızlık olayına ilişkin zararın tazmini talepli olarak müvekkili şirkete yapılan başvuru üzerine …… numaralı hasar dosyası açılmış olmakla, yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda konu hasarın poliçe teminatı kapsamında olmadığının tespit edildiğinden talebin reddedildiğini, HMK’nın 121 maddesi gereğince dava eklerinin taraflarına tebliğinin gerektiğini, davacı tarafın poliçe genel ve özel şartları dikkate alındığında, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalının yükümlülüklerinin yerine getirilmediğinin görüldüğünü, her ne kadar dosyanın müvekkili şirkete 09/01/2020 tarihinde ihbar edilmiş olsa da hasar tarihinin 30/07/2019 olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere poliçe genel şartlarında açıkça belirtildiği üzere bildirim yükümlülüğüne aykırı davranıldığını, her ne kadar personelin üzerine atılı suçu işlemediğine karar verilmiş olsa da belirtildiği üzere meydana gelen olay Hırsızlık Sigortası Genel Şartları Sigorta Konusu’ nda tanımlı durumlar sonucu oluşmadığından hasar Hırsızlık Sigortası Genel Şartları gereği teminat harici olarak değerlendirildiğini, bu nedenle davanın esastan ve usulden reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istenmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece, davacı şirketin davalı sigorta şirketi nezdinde işyeri sigortasının bulunduğu, dosya kapsamında sunulan belgeler ile celp edilen savcılık dosyasından davacı şirkette (poliçede belirtilen adreste) hırsızlık olayının meydana geldiği, her ne kadar davalı tarafça aksi iddia edilmişse de bunun ispatlamadığı, güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna ilişkin bir delilin dosyada bulunmadığı, nitekim sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmediğini ya da teminat dışında kaldığını ispat yükünün davalıda olduğu, bu kapsamda olmak üzere de bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda hırsızlığa konu emtianın bedelinin 61.000,00 TL olarak belirlendiği, kök ve ek raporda belirtilen değerlendirme ve gerekçelere iştirak edildiği, her ne kadar davacı davasının 97.600,00 TL’ye yükseltmişse de, tazminatın hesabında sigortalı kıymetlerin rizikonun gerçekleştiği andaki değerinin dikkate alınması gerektiğinden davanın kısmen kabulü ile 61.000,00 TL üzerinden kabulüne, davacı tarafça faiz türü belirtilmediğinden yasal faize hükmedilmesine, yine taleple bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesine karar verilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili, davacı tarafın poliçe genel ve özel şartları dikkate alındığında, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalının yükümlülüklerinin yerine getirilmediğinin görüleceğini, her ne kadar dosyanın müvekkili şirkete her ne kadar dosyanın müvekkili şirkete 09/01/2020 tarihinde ihbar edilmiş olsa da hasar tarihinin 30/07/2019 olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere poliçe genel şartlarında açıkça belirtildiği üzere bildirim yükümlülüğüne aykırı davranıldığını, her ne kadar personelin üzerine atılı suçu işlemediğine karar verilmiş olsa da belirtildiği üzere meydana gelen olay Hırsızlık Sigortası Genel Şartları Sigorta Konusu’ nda tanımlı durumlar sonucu oluşmadığından hasar Hırsızlık Sigortası Genel Şartları gereği teminat harici olarak değerlendirildiğini, konunun hırsızlık olayının genel şartlarda sayılan bir hadise sonucu iş yerinden alınmadığının açık olduğunu, konunun hırsızlık eyleminin poliçede sayılan şekilde gerçekleşmediğini, yine A.4 maddesi kapsamında ek teminat ile kapsama alınmamış hallerin varlığı ile meydana geldiği ihtimalde de teminat kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, poliçe şartlarının dikkate alınmadığını, poliçe şartlarına ilişkin hiçbir itirazlarının yargılama süresi boyunca dikkate alınmayarak hukuku aykırı bir şekilde karar verildiğini, dosya kapsamında yapmış oldukları itirazların dikkate alınmadığını, yetersiz inceleme ile haksız ve hukuka aykırı şekilde kabul kararı verildiğini, kabul anlamına gelmemek üzere bilirkişi raporundaki tespitlerin fahiş olup, kabulünün mümkün olmadığını, hasarın tespitine ilişkin yeterli inceleme içermeyen, tamamen yüzeysel olarak hazırlanmış ve dayanağı bulunmayıp tespit ve değerlendirmeler içeren rapor üzerinden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.

DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, tüm dosya kapsamından; bilirkişi raporu, karar gerekçe içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 4.166,91 TL harçtan peşin alınan 1.122,43 TL harç mahsup edilerek bakiye 3.044,48 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip