Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/763 E. 2022/1125 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/763
KARAR NO : 2022/1125

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2022
NUMARASI : 2020/801 Esas, 2022/142 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVALI :

DAVALI :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
YAZIM TARİHİ : 22/06/2022

Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04/02/2022 tarih ve 2020/801 Esas, 2022/142 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar hakkında ….. İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı takip dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalılar tarafından ödeme emrindeki borca, faize, faiz oranlarına ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, davalı borçluların icra takibine yaptıkları haksız itirazlarının iptaline ve takibin devamına, haksız itirazda bulunan borçlular aleyhine alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dilekçesi davalı taraflara tebliğ edilmiş, davalılar tarafından cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.

Mahkemece; “…Davacının icra takip dosyasına sunmuş olduğu 23/01/2017 tarihli genel kredi sözleşmesi ve diğer belgelerin incelenmesinde, kredi borçlusunun …..Gıda Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi olduğu, davalıların sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, kefalet limitlerinin ayrı ayrı 500.000,00 TL olduğu, ….’nin eş muvafakatının bulunduğu, ….’nin bekar olduğu, …..in ise kredi borçlusu ….Marketçilik’in sahibi olması sebebiyle TBK 584/3. Maddesi uyarınca eş rızası aranmayacak kişilerden olduğu, …. tarihli ve 137.237,40 TL bedelli hesap kat ihtarının düzenlendiği, müteselsil kefillerin sözleşmedeki adreslerine tebliğe çıkarıldığı, ….’ye tebligat yapılamadığı, diğer kefillere tebliğ edildiği, Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 31/10/2021 tarihli raporda; davacı banka ile dava dışı …… Gıda Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. firması arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşme kapsamında taksitli ticari kredi ve çek karnesi kullandırıldığı, davacı banka tarafından kredilerin vadelerinde ödenmemesi üzerine hesabı kat ettiği ve dava dışı asıl borçlu ile davalı kefiller hakkında takip başlattığı, davalı kefillerin sözleşmede belirlenen kefalet limitlerinin ayrı ayrı 500.000,00 TL olduğu, takip tarihi itibariyle hesaplanan toplam asıl alacak tutarı nazara alındığında hesaplanan asıl alacağın kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak müteselsilen sorumlu oldukları, kefillerin sözleşmede yazılı adreslerine kat ihtarının tebliğe çıkarıldığı ve raporun ilgili bölümlerinde yapıları açıklamalara göre hesap kat ihtarnamesinde verilen süre sonunda 29.07.2019 tarihinde temerrüde düştükleri kanaatine varılmış olup, davalıların kullanılan krediler için, takip tarihi itibariyle çek bedeli taahhüt tutarı hariç nakit kredi için toplam 125.612,35 TL borçtan sorumlu oldukları, ayrıca davalıların icra takibinden borcun tamamen tahsil tarihine kadar 114.915,90 TL’lik anaparaya yıllık % 23,40 temerrüt faizi ve 5,00 BSMV ile birlikte ödemeleri gerektiği kanaatinin bildirildiği, davacı tarafından dosyaya sunulan belgelerde çek riskine dair bilgi ve belge bulunmadığından bu tutarın bilirkişi tarafından hesaplamaya dahil edilmemesinin yerinde görüldüğü” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; ….. İcra Müdürlüğü’nün …..dosyasında davalılar …., … ve …’nin yapmış oldukları itirazın 114.915,90 TL asıl alacak ve 3.871,22 TL faiz yönünden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağın % 20’si oranında 23.757,42 TL, icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece davanın kısmen reddine yönelik istinaf yoluna başvurduklarını, müvekkili ….. Bankası’nın dava dışı ……Gıda Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne kredi temin ettiğini, söz konusu kredinin belirlenen vadede ödenmemesi üzerine akdedilen genel kredi sözleşmesine istinaden …..İcra Müdürlüğü’nün …..Esas sayılı takip dosyasının başlatıldığını, sözleşmede müteselsil kefil sıfatıyla imzaları bulunan davalıların takibe itiraz etmesi sebebiyle takibin durduğunu, yerel mahkeme nezdinde sunulan …. tarihli genel kredi sözleşmesi ve diğer belgelerin incelenmesinde, kredi borçlusunun ……Gıda Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi olduğu, davalıların sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, kefalet limitlerinin ayrı ayrı 500.000,00 TL olduğu, …..’nin eş muvafakatının bulunduğu, …’nin bekar olduğu, …’in ise kredi borçlusu ….. Marketçilik’in sahibi olması sebebiyle TBK 584/3. maddesi uyarınca eş rızası aranmayacak kişilerden olduğu, …. tarihli ve 137.237,40 TL bedelli hesap kat ihtarının düzenlendiği, müteselsil kefillerin sözleşmedeki adreslerine tebliğe çıkarıldığı tüm bu işlemlerin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığı anlaşılmasına rağmen yerel mahkemece usul ve yasaya aykırı olan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen reddine karar verildiğini, taraflara tebliğ edilen ödeme emri incelendiğinde 137.237,40 TL asıl alacak, 3.871,22 TL faiz olmak üzere toplam 141.108,62 TL alacağın mevcut olduğunu, 141.108,62 TL alacağa ek olarak 10.529,01 TL vekalet ücreti, 6.471,24 TL harç, 28.05 TL de masraf olmak üzere toplam borcun 158.136,92 TL olduğunu, bu hususu bilirkişi raporuna itirazlarında açıkça beyan etmelerine rağmen yerel mahkemenin itirazlarını dikkate almadan davanın kısmen reddine karar vermesinin hatalı olduğunu, açıklanan bu nedenlerle yerel mahkemenin davanın kısmen kabulüne yönelik hükmünün sabit kalması ile usul ve yasaya aykırı olan davanın kısmen reddine ilişkin hükmünün istinaf incelemesi ile kaldırılarak davanın kabulüne karar verilerek yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılar üzerine müştereken ve müteselsilen bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Dava açılırken, davacıdan başvuru harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Harç peşin veya süresinde ödenmemiş ise, müteakip muamelelere ancak harç ödendikten sonra devam olunur. (492. sayılı Harçlar Kanunu 28. madde) 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409 uncu (HMK 150.) maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır. Dava açılırken harcın eksik alınmış olması halinde mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu 30. maddesi uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harç yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve harç tamamlanarak yenilenemez ise açılmamış sayılmasına karar verilir. HMK’nın 447/2. maddesine göre HUMK’na yapılan yollamalar HMK’da bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.

Somut olayda, davacı taraf 137.237,40 TL asıl alacak, 3871,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 141.108,62 TL için ilamsız icra takibinde bulunmuş ve bu miktar dava değeri gösterilmek suretiyle itirazın iptali ile takibin devamı talebiyle eldeki dava açılmıştır. Buna karşın, dava açılışında başvurma harcı ve nispi karar ve ilam harcının 1/4’ü peşin alınmamış, yargılama sırasında da davacı tarafa başvurma harcı ve toplam takip miktarı üzerinden eksik nispi karar ve ilam harcı (1/4) ikmal ettirilmeden işin esası hakkında karar verilmiştir.

Mahkemece, Harçlar Kanunu’nun 30. maddesinin yollamasıyla 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesi gereğince eksik harç tamamlanıncaya kadar dava dosyasının işlemden kaldırması, yasal süresi içerisinde eksik harcın tamamlanıp davanın yenilenmesi halinde yargılamaya devam edilip sonuçlandırılması, üç aylık yasal süresi içerisinde noksan harç tamamlanıp davanın yenilenmemesi durumunda HMK’nın 150. maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Harçlar Kanunu uyarınca gerekli işlemler yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2-Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/02/2022 tarih ve 2020/801 Esas, 2022/142 Karar sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-Harçlar Kanunu 28. 30. ve 32. maddelerine göre işlem yapılmak üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurma harcı dışında peşin alınan harcın isteği halinde davacıya İADESİNE,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-HMK’nın 353/4. maddesi uyarınca kararın taraflara ilk derece mahkemesince tebliğine,
HMK’nin 353/1-a-4 bendi uyarınca kesin olmak üzere 22/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”