Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/655 E. 2022/1100 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/655
KARAR NO : 2022/1100

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 29/03/2022
NUMARASI : 2022/176 Esas

İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN (DAVACI) :
VEKİLİ :
ALEYHİNE İHTİYATİ TEDBİR İSTENEN – İTİRAZ
EDEN (DAVALI) :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
YAZIM TARİHİ : 22/06/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2022/176 Esas sayılı dosyasında verilen 29/03/2022 tarihli ara kararın istinaf incelemesi aleyhine ihtiyati tedbir istenen itiraz eden vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın …. Mah. … Sitesi 28. .. No:.. ….adresinde muhkim olduğunu, … Grup firması arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, müvekkili firmanın borcundan dolayı …. Grup firmasına çekler verdiğini, …. grup firması ile olan müvekkili firmanın ticaretinin döviz faturasına dayanması sebebi ile … Grup firmasının TL çeklerinin döviz çekleri ile değiştirilmesini istediğini, ….Konf. Ltd. Şti. ….. ….,… tarihli 40.000 USD bedelli … seri numaralı, … Ltd. Şti. ….,…. tarihli 40.000 USD bedelli, ….. seri numaralı,…. Ltd. Şti. …. Org. San. … tarihli 11.920 USD bedelli … seri numaralı döviz çeklerinin … Grup firması çalışanı ….i’ye teslim edildiğini, ….i’nin ….Kargo firmasına döviz çeklerini teslim ettiğini, …Grup firmasının da TL çeklerini aynı kargo firmasının … şubesine teslim ettiğini, birkaç gün geçtikten sonra …Kargo firmasının …Şubesinin acente yetkilisi elemanlarının müşteri firmalara ait kargolarının çalındığını bildirdiklerini, çeklerin kaybolması ile birlikte çekleri kaybeden … Grup firmasının çekin zayi davası açmak için mahkemeye müracaat ettiklerini, çalınan çeklerden bir tanesinin davalı .. … vekili tarafından zayi dava dosyasına ibraz edildiğini, …Grup firmasının çek zayi dosyasından aldığı çek fotokopisini taraflarına ilettiklerini, çek fotokopisinin incelenmesinde … Grup firmasının kendi cirosunu iptal ettiğini gördüklerini, ancak firmalarına ait cironun aynen durduğunu, davalı S….’ye karşı ….Şubesine ait … tarihli, … çek nolu 100.000,00 TL meblağlı çekin davalı ….den alınarak taraflarına teslimi için istirdat davası açtıklarını, çekin zayi dosyasında ihtiyati tedbir talebinin 10 gün içerisinde kaldırılacağını, tedbirin kaldırılması ile davalının çekle birlikte bankaya giderek çeki tahsil edeceğini, sonrasında kayıplara karışacağını, bu nedenle çek bedelinin tamamının üzerine dava sonuna kadar davalının çeki tahsil edememesi ve icraya vermemesi için ihtiyati tedbir konulması gerektiğini, teslim edilen bu çeklerin kargo firmasının elemanları tarafından çalındığını, çekleri çalan kargo firması elemanlarının önce dava dışı …Grup firması tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası ile şikâyet edildiğini, bu dosyanın yetkisizlikle … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyasına gönderildiğini, çalınan çeklerin davalı …’nin elinde ortaya çıktığını, davalı …..’nin ….Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası ile şikayet edildiğini, keşideci …. Tekstil firması ile firmaları arasında yoğun bir ticari ilişkinin bulunduğunu, ….Tekstil firması ile firmaları arasında yıllık 3.000.000.00 TL 4.000.000.00 TL civarında ticari ilişkinin bulunduğunu ileri sürerek …. Bankası A.Ş…..Şubesine ait … keşide tarihli, …Tekstil İnşaat Ve İnşaat Malzemeleri Matbaacılık Tic. Ltd. Şti.’nin …. çek numaralı, 100.000 TL meblağlı çeke mahkemece el konulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, çekin bankadan tahsilinin önlenmesine, icraya konu edilmemesi ve keşideci tarafından herhangi bir kimseye dava sonuna kadar ödenmemesi için tedbir kararı verilmesine, dava konusu çekin davalı ……’den alınarak firmalarına teslim edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece 08/03/2022 tarihli ara karar ile; “…Davacı borçlunun ihtiyati tedbir kararı için göstereceği teminat, alacaklının ihtiyati tedbir nedeniyle alacağını geç almasından doğan zararını karşılamak üzere alınır. Teminat alacağın %15’inden aşağı olamaz. Bu açıklamalar ışığında, davacı vekilinin tedbir talebi yerinde görüldüğünden İİK’nun 72/2 maddesi uyarınca %15 teminat mukabilinde davaya konu çekten dolayı tedbiren başlatılacak icra takibinin durdurulmasına ve yine davaya konu çek üzerinede ödeme yasağı konulmasına, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. 1-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, İİK m.72 uyarınca dava konusu edilen toplam çek bedeli olan 100.00,00 TL’nin takdiren %15’i oranındaki 15.000,00-TL nakdi teminat tutarını mahkememiz veznesine yatırdığında veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz nitelikteki teminat mektubunu mahkememize ibraz ettiğinde, …. Bankası A.Ş. …Şubesine ait …. keşide tarihli, keşidecisi ….Tekstil İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Matbaacılık Tic. Ltd. Şti. Olan, …. çek numaralı, …. TL bedelli çek ile ilgili başlatılacak takiplerin tedbiren durdurulmasına ve çek üzerine ödeme yasağı konulmasına” karar verilmiştir.

Aleyhine ihtiyati tedbir istenen itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; yerel mahkeme ara kararının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin savunmasının alınmadan karar verildiğini, müvekkilinin haklarının telafisi imkansız şekilde zayi olmasına sebep olacağını, davacının kötü niyetli olarak müvekkilinin alacağının önüne geçmek maksatlı olarak eldeki davayı açtığını, davacının açıkça ciro ettiği dava konusu çek için ihtiyati tedbir kararı verilmesinin müvekkili açısından telafisi güç zararlar doğuracağını, dava konusu çekle ilgili olarak 28/02/2022 tarihinde D….Müdürlüğünün …..esas sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, davacının menfi tespit niteliğinde açmış olduğu eldeki davanın icra takibinden sonra açıldığı için davacının tedbir talebinin %15 teminat karşılığında kabulü ile çek ile ilgili başlatılacak takiplerin tedbiren durdurulmasına ve çek üzerine ödeme yasağı konulmasına karar verilmesinin doğru olmadığını, müvekkilinin itirazının haklılığı nedeniyle verilen tedbir kararının yasa hükümlerine açıkça aykırı olduğunu belirterek itirazlarının kabulü ile davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine, mümkün olmadığı takdirde alacağın icra takibine konu edilmiş olması sebebi ile teminat oranının alacak tutarının en az %115’ine çıkarılmasına karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece 29/03/2022 tarihli ara karar ile; “…Elbette davanın reddi ihtimali karşısında, hamilin / davalının olası zararlarının tazmini için mahkememizce gerekli görülen teminatın, davacı tarafça mahkememiz dosyasına bloke etmesi temin edilmiştir. Davalı taraf itiraz dilekçesinde dava konusu çek yönünden icra takibi başlatıldığı, İİK 72/3 maddesi uyarınca ancak % 15 teminat ile icra veznesine girecek paranın ödenmemesi yönünde karar verilebileceği yönünde itirazlarını dile getirmiştir. İİK 72 maddesinde düzenlenen dava menfi tespit davası, ödemenin varlığı halinde ise ödenen bedelin iadesi talepli istirdat davasıdır. Oysa huzurdaki davada davalının kötü niyetli / ağır kusurlu olduğu iddia edilmekte ve çekin istirdadı talep edilmektedir. Huzurdaki dava TTK 792 maddesi uyarınca açılan ” çek istirdadı” davası olmakla, mahkememizce hükmedilen tedbir kararı İİK 72 maddesinde öngörülen sınırlara tabi olmayacaktır. Yine davalı vekilinin mürafaa duruşmasında, keşideciye takip yolu ile gidemedikleri, keşideci yönünden tedbirin kaldırılması talep edilmiş ise de; çek bedelinin keşideci tarafından ödenmesi halinde davacının hakkından mahrum olma tehlikesi devam etmekte yahut elde edilmesi zorlaşmaktadır. Bu sebeple davalı vekilinin bu yöndeki talebi de mahkememizce kabul görmemiştir. Anılan gerekçeler ile davalının itirazının reddine” karar verilmiştir.

Aleyhine ihtiyati tedbir istenen itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin 29/03/2022 tarihli ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin savunmasının alınmadan verilen tedbir kararının müvekkilinin haklarının telafisi imkansız şekilde zayi olmasına sebep olduğunu, davacının kötü niyetli olarak müvekkilinin alacağının önüne geçmek maksatlı olarak eldeki davayı açtığını, elinde somut deliller olmaksızın müvekkilini hırsızlıkla ve dolandırıcılıkla suçlayarak mahkemeyi yönlendirmeye çalıştığını, mahkeme kararının gerekçesine bakıldığında davacı tarafın çekin çalındığına ilişkin inandırıcı deliller sunmuş olması olduğunu, her ne kadar davacının çekin kargoda kaybolduğunu iddia etse de bu iddianın doğru olmadığını, bahse konu teslim evrakları ve karakol ifadeleri incelendiğinde davacının hikayesinde tutarsızlıklar olduğunu, iddia edilen kargonun teslim edilmiş olarak görüldüğünün açık olduğunu, davacı tarafın dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu karakol ifadesinde acente yetkilisi tarafından çalındığı iddia edilen kargonun seri numaralarının tek tek sayılmış olduğu, dava konusu olan TL çekinin bulunduğu ve kaybedildiği iddia edilen ….seri numaralı kargonun bunların arasında mevcut olmadığını, kargo seri numarası sorgulandığında TL çekinin gönderildiği iddia edilen kargonun 09.03.2022 tarihinde ilgili adrese teslim edilmiş olarak göründüğünü, …..Kargo Acente yetkilisi tarafından verilen karakol ifadesinde de 08.02.2022 tarihinde dağıtıma çıkarılan kargoların kaybolduğunun ifade edildiğini, 07/02/2022 tarihinde ….’a gönderilmek üzere teslim edilen kargonun transfer aracına yüklenmesi gerekirken dağıtıma çıkarılan kargolar arasında çalındığının ileri sürülmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, dava konusu çekin çalınığı iddiasının doğru olmadığını, davacı tarafın ödemeden kaçmak amacıyla uydurmuş olduğu mesnetsiz bir iddiadan ibaret olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için gerçekten de davacının çekleri kaybettiği veya çaldırdığı düşünülse dahi ilk derece mahkemesinin keşideci dahil tüm cirantalar için çekle ilgili açılacak takipleri durdurma kararı vermesinin hukuka aykırı olduğunu, söz konusu icra takibinin yalnızca davacı borçlu lehine olacak şekilde durdurulması gerektiğini, icra dosyasındaki diğer borçlulara ilişkin icra takibinin devam etmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin hukuka ve Yargıtay kararlarına aykırı karar vermesinin taraflarınca kabul edilemeyeceğini, davacı açısından takibin durdurulma kararı bulunuyorken ve dolayısı ile kendisi açısından tahsilat yapılabilmesinin imkanı yokken herhangi bir hak kaybının olmasının da mümkün olmadığını, yerel mahkemece belirlenen teminat oranının hukuka aykırı olduğunu, eldeki davanın icra takibinden sonra açıldığı için teminat oranının %15 olması gerektiğini, yalnızca icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi niteliğinde verilmesi gerektiğini, ihtiyati tedbir talebine karşı müvekkilinin savunmasının alınmış olsa idi dava konusu çeke ilişkin icra takibinin başlatıldığının mahkemece öğrenilmiş olacağını ve teminat oranının buna istinaden belirleneceğini, tedbir kararının verilirken İİK’nin 72. Maddesine dayanan mahkemenin, tedbir kararına ettikleri itirazda verdiği tedbir kararının İİK’nın 72. Maddesi kapsamında kalan sınırlara dahil olmadığını söylediğini, eldeki istirdat davasının niteliği itibari ile bir menfi tespit davası olduğunu, davacının borçlu olmadığını ispat etmeye ilişkin beyanlarda bulunduğunu, bu durumun tedbir kararı veren mahkeme tarafından da kabul edildiğini, ayrıca içtihatlarda ve emsal kararlarda da görüleceği üzere çek istirdadı davalarında tedbir kararı verilecekse İİK’nın 72. maddesi uyarınca verildiğini belirterek ilk derece mahkemesince verilen tedbir kararına itirazlarının reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Talep, çeke ilişkin, menfi tespit temeline dayalı istirdat davasında, icraya konulan 100.000,00 TL’lik çek yönünden icra takibinin durdurulması ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin ilk derece mahkemesi tarafından verilen ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılması talebinin incelenerek, talebin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.

Davacı vekili her ne kadar dava dilekçesinde davasını istirdat davası olarak nitelemiş ve dava dışı ….Grup firması tarafından açılan çek zayi davası nedeniyle davalı …. tarafından dosyaya sunulan çek fotokopisinde kendi cirolarının bulunması nedeniyle, çalıntı çek nedeniyle elinden rızası hilafına çıktığı iddiasıyla TTK 792. Maddesine dayalı istirdat davası açtıklarını beyan etmiş ise de; maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). Dava dilekçesi ve yargılama oturumlarındaki beyanlara göre; dava konusu çek davacının elinden çıkmamış olup, kargoda kaybolmuş olduğu iddiası ileri sürülmüştür. Bu iddia yargılamaya muhtaç olmakla birlikte dava konusu çek; ihtiyati tedbire ilişkin ara kararın verildiği tarihten önce davalı tarafından 28/02/2022 tarihinde icra takibine konu edilmiştir. Bu açıklamalar karşısında davacı tarafından açılan dava İİK 72. maddesine dayalı icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası ve bu dava içerisinde talep edilen çekin istirdatı talebidir.

Mahkemece icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, ara karar tarihinde devam eden icra takibinin durdurulmasına ve çek üzerine ödeme yasağı konulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 72/3. maddesinde; “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir” denilmektedir. Buna göre icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminat karşılığında olsa dahi ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulması imkanı bulunmamakta ise de, davacının talebinin, çoğun içinde az da vardır kuralı gereği, İİK’nın 72/3. Maddesinde düzenlenen icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusundaki tedbiri de içerdiği anlaşıldığından ve mahkemece bu konuda hata yapılması yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davalı vekilinin ilk derece mahkemesi ara kararına karşı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin 29/03/2022 tarihli ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının kaldırılarak, icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren önlenmesi yönünde karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE,
2-Mahkemenin 29/03/2022 tarih ve 2022/176 esas sayılı ara kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-İhtiyati tedbire itiraz eden tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde iadesine,
B)1-HMK’nın 353/1-b/2. maddesine göre yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
1-İhtiyati tedbir talebinin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE,
İİK’nın 72/3. maddesine göre 100.000,00 TL’nin %15’i oranında belirlenen 15.000,00 TL’nin davacı tarafından mahkeme veznesine nakit olarak yatırılması veya aynı miktarda banka teminat mektubu sunulması mukabilinde, ,,,,İcra Dairesi’nin ,,, esas sayılı takip dosyasında, icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren durdurulmasına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-İhtiyati tedbir ve teminata ilişkin işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
4-HMK’nın 359/4. maddesine göre kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Davalı tarafça istinaf başvurusu sırasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince esas hakkında verilecek hükümde değerlendirilmesine,
HMK. 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 22/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.22/06/2022

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”