Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/470 E. 2022/1142 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/470
KARAR NO : 2022/1142

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/11/2021
NUMARASI : 2021/578 Esas, 2021/1164 Karar
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALILAR : 1-… – …
2-…
3-…
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
YAZIM TARİHİ : 23/06/2022

Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/11/2021 tarih ve 2021/578 Esas, 2021/1164 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı Vekili; müvekkili şirketin davalılar …, … ve …’a …. TL tutarında soğutulmuş çiğ inek sütü satışı yaptığını, ancak davalıların sadece 12.000,00 TL ödeme yaptıklarını, geriye kalan bedelin tahsili için……. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalıların borca itiraz ettiklerini, davalıların itirazlarının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar … ve … Vekili; müvekkillerinin davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, müvekkillerinin davacıdan aldıkları mal karşılığında ödemelerini kesintisiz bir şekilde yaptıklarını, müvekkillerinin kendisine teslim edilen malların karşılığı olan faturaların ödemesini yaptığını, davacının malların teslim edildiğini ve fatura bedellerinin ödenmediğini ispat etmesi gerektiğini, müvekkillerinin davacıdan alacaklı konumda olduklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; davacı tarafın faturaya ve ticari defterlere dayandığı, karşı tarafça hukuki ilişkinin kabul edilmediği, davacının fatura deliline dayanabilmesi için, faturada yazılı malı davalıya teslim ettiğini, bu teslimin borç doğurucu sözleşmesel hukuki bir ilişki sonucu olduğunu, faturanın da bu ilişki sonucu düzenlenmiş olduğunu genel ispat kurallarına göre ispatlaması gerektiği, bilirkişi kök ve ek raporlarına göre davacının ticari defterlerinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılmadığının belirtildiği, davacı tarafın ticari defterlerinde açılış ve kapanış tasdikleri yapılmadığından davacı tarafın ticari defterlerinin davacı lehine delil olarak kabul edilemeyeceği, davacının yemin deliline de dayanmadığı , davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı Vekili; Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkeme kararının gerekçesinde davacının ticari defterlerinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılmadığının belirtilerek ticari defterlerin davacı lehine delil olarak kabul edilmediğini, Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte devam eden dosyadan dolayı evrakların mahkeme dosyasında bulunmasından dolayı kapanış tasdiklerinin de yapılmadığını, müvekkilinin alacaklı olduğunu, mahkemece bilirkişi raporlarına karşı yapılan itirazların dikkate alınmadığını, sağlıklı bir rapor hazırlanabilmesi için davalı tarafın da ticari defterlerinin incelenmesi gerektiğini davalı tarafın defterler kayıtlarını sunmakta imtina ettiğini, davalının bu durumu lehine kullanamayacağını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın reddine ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,

Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/06/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”