Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/46 E. 2022/302 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/46
KARAR NO : 2022/302

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN V. : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2021
NUMARASI : 2020/157 Esas, 2021/858 Karar
DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av. …
…….
Av. …
………..
Av. …
………
Av. …
[….] UETS
DAVALI : 1-…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2-….
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 3-…

VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
YAZIM TARİHİ : 23/02/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 09/11/2021 tarih ve 2020/157 Esas, 2021/858 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekilince istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunan …San. Ve Tic. A.Ş.’ne ait fabrikada bulunan elektronik cihaz ve makineler …. Nolu makina …Sigorta Poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, Müvekkili şirketin nezdinde sigortalı iş yerinde … tarihinde saat …de …’a ait …. trafosunda meydana gelen arıza kaynaklı olarak OSB’nin tamamında Enerji Gerilimi Dalgalanması voltajların aniden yükselmesi ve alçalması sabebi ile sigortalı cihazlarda ağır hasar meydana gelerek kullanımaz hale geldiğini, hasarı nedeni konusunda Hazine Müsteşarlığına bağlı bağımsız ve tarafsız eksperler tarafından teknik incelemeye alınmış olup, inceleme neticesinde de yukarıda tespit edilen hususun belirlendiğini, ayrıca arıza sebeplerinin makinelerin yetkili servis tarafından da tespit edildiğini, elektrik üretim ve dağıtım lisans yönetmeliğinde geçen elektrik enerjisinin kalitesizliğinden veya kesintilerinden kaynaklanan zarar ve hasarların ilgili mevzuatta belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde sorumlu olan lisans sahibi tüzel kişiler tarafından tanzim edileceği hükmü karşısında gerek elektrik üreten gerekse elektriği dağıtan davalıların iş bu hasardan müştereken ve müteselsilen sorumluğu bulunduğunu, hasar ihbarının davalı kuruma yazılı olarak iletildiğini, ancak bu güne kadar taraflarına ödenmediğini, müvekkili tarafından sigortalısına … tarihinde … TL tazminatın ödendiğini, açıklanan nedenlerle … TL ödeme tarihi olan …. tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili, davacı tarafın zararının hangi kurumdan kaynaklandığının tespitini yaptırmadığından ve konu hakkında bilge sahibi olmadığından elektrikle ilgili kurumlara rasgele dava açıldığını, müvekkilinin mülga T…l Müdürlüğü’nün devamı olduğunu, 233 sayılı KHK ve 4628 sayılı Kanun çerçevesinde kurulan …olmak üzere dört ayrı kamu ihtisadi teşekkülünden biri olduğunu, müvekkili kurumun sermayesinin tamamının devlete ait bulunduğunu, ülkedeki tüm iletim tesislerini devralmak, elektrik iletimi, yük tevzi ve işletme planlaması hizmetlerini yürütmek üzere 01/10/2001 tarihinde faaliyete geçirildiğini, müvekkili idarenin bireysel ve ticari abonelere elektrik dağıtım hizmeti sunmadıklarını, müvekkili idarenin esasen yüksek gerilim hatları vasıtasıyla iletim faaliyeti gerçekleştirdiğini, sigortalı şirkete doğrudan elektrik vermesinin söz konusu olmadığını ve dava konusu olayla ilgili müvekkilinin herhangi bir kusuru ve illiyet bağı olmadığını, olay tarihine ilişkin frekans ve gerilim grafiğinden anlaşılacağı üzere … tarih, saat …. itibariyle herhangi bir enerji dalgalanmasının söz konusu olmadığını, …’dan kaynaklanan bir arıza bulunmadığından ilgili lisans sahibi dağıtım şirketinin sorumluluğunun söz konusu olacağını, … Bölge Müdürlüğü’nden olay tarihinde arıza kaydı bulunup, bulunmadığının sorulmasına, frekans ve gerilim grafik kayıtlarının istenmesine, ayrıca lisans sahibi dağıtım, iletim ve üretim şirketleri hakkında bilgi sahibi uzman bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmesine, ayrıca müvekkili aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle veya esastan reddine karar verilmesini gerektiğini savunmuştur.
Davalılardan … vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin …’a ait trafo merkezlerinden aldığı orta gerilim seviyesindeki enerjiyi herhangi bir işleme tabi tutmadan iştirakçi müşterilerine dağıttığını, sigortalı şirketin dağıtım şebekesinden enerji kullandığını ve iştirakçilerinden biri olduğunu, orta gerilim seviyesinde dağıtılan elektriği alçak gerileme döndürüp, tesisini beslemek üzere kurduğu kendisine ait bir trafo istasyonu bulunduğunu, bölge içerisindeki firmaların alçak gerilim dağıtım şebekelerinin firmalarca kurulup, tesis edilen ve sadece kendi firmaları için kullandıkları bir trafo sistemi olduğunu, bu nedenle tesis içinde oluşabilecek arızalardan dolayı meydana gelecek hasarların önlenmesini sağlamak üzere tüm tedbirlerin ilgili firma tarafından alınması gerektiğini, hasarın gerçekleştiği 04/11/2016 tarihinde bu tesisi besleyen …’ne ait orta gerilim dağıtım şebekesinde harhangi bir arıza kaydına rastlanılmadığını, bu tür hasarların sebebinin sadece elektrik hattındaki gerilimler olmadığını, EPDK tarafından yayımlanan elektrik piyasası dağıtım sisteminde sunulan elektrik enerjisinin tedarik sürekliliği ticari ve teknik kalitesi hakkındaki yönetmelikte bu tür olaylarda gerekli değerlendirmelerin nasıl yapılacağının belirtildiğini, kurumlarının dağıtıcı konumunda olup, ihtiyacı olan enerjiyi ulusal şebekeden aldığını, tedarik edilen enerjinin alçaltılması veya yükseltilmesinin söz konusu olmayıp, ulusal şebekeden alındığı şekliyle iştirakçı müşterilerine ulaştırıldığını, iştirakçi müşterinin ise bu enerjiden orta gerilim abonesi olarak kendilerine ait trafolar kurarak yararlandıklarını, bu sebeple oluşan maddi hasar sorumlusunun belirlenebilmesi için dava dışı sigortalıya ait trafoda yukarıda değinilen yönetmelik uyarınca belirtilen tedbirlerin alınıp, alınmadığının kontrol edilmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini, zira yönetmelikler çerçevesinde kullanıcı tarafından gerekli önlemler alınması durumunda firmanın dava konusu şekilde maddi hasara uğramasının teknik olarak mümkün bulunmadığını, ayrıca iletim ve dağıtım şebekelerinde oluşabilecek arızalardan dolayı meydana gelecek can ve mal kaybı oluşumlarını engellemek için tüm tedbirleri almanın da kullanıcının sorumluluğunda bulunduğunu, OSB’deki fabrikaların özel trafolu olması sebebiyle bakım, onarım, iç dağıtım hatlarından fabrikaların sorumlu olduğunu, bu sebeplerle fabrika tesisinde trafoların durumunun yerinde incelenerek uygun bir rapor hazırlanabilmesi için keşif incelemesi ve kaza tarihi olan … tarihi itibariyle … Elektrik Bölümünde arıza kaydının bulunup, bulunmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılardan ….A.Ş. vekili, müvekkilinin elektrik dağıtım yetkisi ve görevi bulunmadığını, Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından kendisine sadece elektrik üretim lisansı verildiğini, ayrıca müvekkilinin ürettiği elektriği de doğrudan tüketiciye satamadığını, bu hususta tek yetkilinin …. olduğunu, bu sebeple davaya konu zararın müvekkilinden istenmesine hukuken imkan bulunmadığını, müvekkili açısından davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DAİREMİZİN İLK KALDIRMA KARARI:
Mahkemece verilen 2016/1326 Esas, 2018/732 Karar sayılı ve 12/06/2018 Tarihli karar, Dairemizin 2019/153 Esas, 2020/210 Karar sayılı ve 13/02/2020 Tarihli kararıyla “…Somut olayda, mahkemece icra edilen keşif sonucu elektrik ve makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinden 04/04/2018 havale tarihli rapor alındığı, raporda davalılardan …’ın dava dışı sigortalı şirkete elektrik satmasının mümkün olmadığı, davalı … A.Ş.’nin Enerji Piyasasını Düzenleme ve Denetleme Kurulu’ndan alınan elektrik üretim lisansı bulunup, dağıtım lisansı bulunmadığını, bu nedenle her iki davalının kusurlu olmadıkları, davalı …’nün ise Organize Sanayi Bölgesinin tamamında elektrik dağıtımı yaptığı, bu sebeple dava dışı sigortalı şirkete enerji temin ettiği ancak, hasar tarihinde anılan davalıya ait dağıtım hatlarında herhangi bir arızanın, akım, gerilim değişikliğinin bulunmadığı, voltaj dalgalanmasının olmadığı, bu sebeple davalı …’nün de kusurunun bulunmadığının belirlendiği, mahkemece iş bu rapor hükme esas alınarak, davalılardan …. ve …. Müdürlüğü yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine, davalı …. yönünden ise esastan reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; davalı …’ın delil listesinde yer alan … Bölge Müdürlüğü’ne hasar tarihi itibariyle arıza kaydı bulunup bulunmadığı hususunun sorulmadan, frekans ve gerilim kayıtlarına ilişkin grafik istenilmeden, davacı vekilinin dava dilekçesine eklemiş olduğu davalı …’nün 02/05/2016 tarihli yazısı ile yargılama aşamasında mahkemeye hitaben düzenlemiş olduğu 09/02/2018 tarihli cevabi yazısı arasındaki çelişki giderilmeden, davacı vekilinin hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazları konusunda, bilirkişi heyetinden ek rapor veya yeni bir heyetten rapor alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur…” denilerek kaldırılmış olup, kaldırma sonrasında dosya mahkemenin 2020/157 esasına kaydedilmiş ve kaldırma ilamında belirtilen hususlar doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece … tarihli karar ile; ” İTÜ’den seçilen 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda trafo merkezinde herhangi bir arıza olmadığı, sigortalı eşyaların hasar görmesine neden olan arızanın abonenin kendi iç tesisatından kaynaklandığı mütalaa edilmiştir. Davacı vekili mezkur rapora karşı yasal süresi içerisinde itiraz dilekçesi sunmuş ve davalı kurum tarafından arıza kayıtlarının sunulmadığından bahsetmiş ve raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını dile getirmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki davalı kurumun 26/07/2021 tarihli cevabi yazısında hasar tarihinde herhangi bir arıza olmadığı belirtilmiştir.6100 sayılı HMK m.25 hükmünde yer alan taraflarca getirilme ilkesi de nazara alındığında hasar tarihinde davalı kurum bünyesinde bir arıza olduğuna dair delillerin davacı tarafından dosyaya sunulması ve bu vakıanın 4721 sayılı TMK m.6 ve 6100 sayılı HMK m.190 hükümleri uyarınca davacı tarafça ispatlanması gerekmekte olup davacı yanın bu yönde üzerine düşen iddia ve ispat külfetini yerine getirmemiş olduğu da dosya kapsamı itibariyle sabittir. Böylece mahkememizce akademisyen 3 elektrik mühendisi bilirkişi tarafından tanzim edilen … tarihli rapor dosyada kapsamı itibariyle zararın meydana geliş şekline uygun, denetime hüküm kurmaya elverişli bulunmuş ve bu rapora itibar edilmiştir. Ayrıca burada belirtmek gerekir ki dava dışı sigortalıya enerji sağlayan kurum davalı OSB müdürlüğüdür. Diğer davalıların ise dava dışı sigortalı ile herhangi bir bağı söz konusu değildir. Bu nedenlerle de davalı OSB Müdürlüğü bakımından davanın esastan reddine, diğer davalılar bakımından ise husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Yine burada her ne kadar davacı tarafından müştereken ve müteselsilen tahsil talebinde bulunulmuşsa da davalılar … ve … bakımından ret sebebi ortak olduğundan bu davalılar lehine tek vekalet ücretine, diğer davalı … OSB Müdürlüğü bakımından ret sebebi farklı olduğundan bu davalı lehine ayrıca tek vekalet ücretine hükmedilmiştir.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporunda yine davalının beyanı üzerine hüküm tesis edildiğini, davalı tarafından kayıtların dosyaya sunulması ve heyet tarafından da söz konusu kayıtların bilimsel olarak incelenmesi gerektiğini, işbu hususun bozma ilamında da vurgulanmış olması sebebiyle söz konusu raporun hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, ayrıca söz konusu raporda arızanın kendi iç ünitesinden kaynaklandığı ifade edilmiş ise de kendi trafosunda meydana gelen bir arızanın işletmedeki tüm makinalara sirayet etmesi gerektiğini, nitekim dosya içerisinde de arızanın işletmenin kendi trafosundan kaynaklandığına dair hiçbir delil bulunmadığını, davaya konu fabrikanın …. Sanayi Bölgesi içerisinde bulunmakta olup dosya içerisinde ….Müdürlüğü ile sigortalı fabrika arasında elektrik abonelik sözleşmesi bulunmasına karşın hükümde salt davalının, elektrik dalgalanması bulunmadığına dair ”gerçeğe aykırı” beyanı üzerinden davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine bilirkişi raporunda hasarın cihazların bakım ve onarımının yapılmamış olması sebebiyle meydana geldiği iddia edilmiş ise de buna ilişkin dosya içerisinde hiçbir bilgi, belge veya iddia bulunmadığını, kaldı ki cihazların tüm periyodik bakımlarının yapıldığını, bu hususun araştırılmadan karar verilmesinin bozmayı gerektirdiğini, davalıların ispat yükünü bilimsel ve somut delil ile yerine getiremediklerini, açıklanan bu nedenlerle yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın tüm davalılar yönünden müştereken müteselsilen tahsili yönünde kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır
Dava, makine kırılması poliçesinden kaynaklanan maddi tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, Dairemizin kaldırma kararı doğrultusunda deliller toplanıp değerlendirilerek verilen kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir yön bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,

1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harç mahsup edilerek bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,

4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/02/2022


Başkan V.

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”