Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/317 E. 2022/550 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/317
KARAR NO : 2022/550

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN V. : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2021
NUMARASI : 2021/397 Esas, 2021/851 Karar
DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ
DAVANIN KONUSU : Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
YAZIM TARİHİ : 29/03/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/11/2021 tarih ve 2021/397 Esas, 2021/851 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; davalılardan ….’nun müvekkili şirketin 03/05/2011 tarihinden itibaren 3 yıl süre ile davacı şirketin müdürlüğünü yaptığını, davalı …’ın ise 07/08/2010-24/06/2013 tarihleri arasında davacı şirkette yetkili olarak çalıştığını, davalıların temsil yetkisini kullanırken basiretli tacir gibi davranmadıklarını, şirketi bilerek zarara uğrattıklarını, şirketi zarar uğratmanın yanında şirket kayıtlarında olması gereken mal ve sermaye değerlerinin davalılar tarafından zimmetlerine geçirildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 30.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; davacı tarafından tarafları ve konusu aynı olan Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1150 Esas, 2017/179 Karar sayılı kesinleşen kararı ile dava açıldığını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davalı …’in 2010-2013 tarihleri arasında davacı şirkette sigortalı olarak çalıştığını, diğer davalı …’nun ise önceden ortağı olduğu ve davalı ile ortak iş yapan …’nın …şerhindeki şirketten ….’e çalışması için gönderildiğini, işçi müvekkilleri ile davacı şirketin arasındaki davanın haksız fiilden mütevellit açılan alacak davası olduğunu ve davanın İş Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; davacı tarafça ilk dava açıldığı tarihte davacı şirketin müdürü konumunda olan …. ve …’a karşı şirketi zarara uğrattıkları iddiası ile tesisat ve makina, demirbaş, kasada olması gereken miktar, stoklarda görünen miktar ve avanslar kalemleri altında alacak davasının açılmış olduğu, mahkemece davacı tarafın açmış olduğu ilk davanın davalılardan … yönüyle Asliye Hukuk Mahkemesine, … yönünden ise İş Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği ….yönünden verilen görevsizlik kararına karşı bu defa Gaziantep 4. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2019/274 Esas 2019/596 Karar sayılı ilamı ile karşı görevsizlik kararı verildiği, bu karar üzerine Gaziantep BAM 4. Hukuk Dairesi tarafından 2020/941 Esas 2020/1188 karar sayılı ilamı ile eldeki uyuşmazlık yönünden mahkemenin görevli olduğu yönü ile karar verildiği, dosyanın geldiği Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından mahkemeye görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkemede 2020/663 Esas sayısını aldığı, davalı tarafça kesin hüküm itirazı nedeni ile Gaziantep 1. Asliye Tic. Mah. 2014/1150 Esas sayılı dava dosyasının dosyaları arasına alındığı, dosyanın incelenmesinde dava dilekçesinde belirtilen tesisat ve makina, demirbaş, kasada olması gereken miktar ve stoklarda görünen miktar yönü ile aynı davanın daha önce Gaziantep 1. Asliye Tc. Mahkemesine 2014/1150 esas sayılı dava dosyası ile görüldüğü ve ilgili mahkeme tarafından 2017/179 karar sayılı ilam ile davanın reddine yönelik karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılması karşısında mahkemece 2020/663 Esas sayılı dava dosyası üzerinden davacı vekilinin dava dilekçesinde belirtmiş olduğu avanslara yönelik istemi yönü ile davanın tefrikine, diğer talepler yönü ile davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verildiği, avanslar yönü ile tefrik edilen talepler yönünden dava dosyasının mahkemenin 2021/397 Esas numarasını aldığı, bu defa davalı vekili tarafından …’a karşı açılmış olan ve görevsizlik kararı verilerek Gaziantep 4. İş Mahkemesine gönderilen talep yönü ile Gaziantep 4. İş Mahkemesi tarafından kesin hüküm nedeni ile davanın reddine karar verildiği ve bu davanın Gaziantep BAM 9. HD’nin 2021/400 Esas 2021/589 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiğinin anlaşıldığı, ilk derece mahkemesinin kararının incelenmesinde de kesin hüküm nedeni ile ret kararı verilirken Gaziantep 1. Asliye Tic. Mah. ait 2014/1150 Esas ve 2017/179 Karar sayılı ilamı eldeki dosya yönünden kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesinin yer aldığı ve bu kararın Gaziantep BAM ilgili hukuk dairesinin istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiğinin anlaşılması karşısında her ne kadar mahkemeye ait 2020/663 Esas sayılı dava dosyasının 2 nolu celsesinde davacı vekilinin avanslara yönelik talebi yönünden davanın tefrikine karar verilerek tefrik edilen talep eldeki dava dosyası olan 2021/397 Esas numarasını almış olsa da Gaziantep 4. İş Mahkemesinin 2019/90 Esas 2020/283 Karar sayılı dosyasındaki talepler arasında avanslara ilişkin talebin de olduğu, buna rağmen Gaziantep 1. Asliye Tic. Mah. 2014/1150 Esas ve 2017/179 Karar sayılı dosyasındaki taleplerle bahse konu dosyadaki taleplerin aynı olduğu sebebi ile davanın kesin hüküm nedeni ile usulden reddine karar verildiği ve bu kararın da Gaziantep BAM ilgili hukuk dairesi tarafından istinaf isteminin esastan reddine karar verilerek kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle davanın kesin hüküm nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.

Davacı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamı incelendiğinde talep edilen alacak kalemlerinin farklı olduğunun görüleceğini, mahkemenin gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırarak alacak kalemleri hususu açıklığa kavuşturması gerektiğini, ayrıca kesin oluştuğu iddia edilen dosyada esasa ilişkin bir karar verilmediğini, mahkemece dosyada alacak incelemesi yapılmadığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava, alacak talebine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın reddine ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,

Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/03/2022


Başkan V.

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”