Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1895 E. 2023/13 K. 04.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1895 – 2023/13
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1895
KARAR NO : 2023/13

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …..
ÜYE : ……
ÜYE : …..
KATİP : …..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2022
NUMARASI : 2022/673 Esas, 2022/838 Karar
DAVACI : ……..
VEKİLİ : Av. ….
.
DAVALI : 1-…..
VEKİLLERİ : Av…..
.
Av…..
.
DAVALI : 2-
….
DAVANIN KONUSU : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 04/01/2023
YAZIM TARİHİ : 04/01/2023

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20/10/2022 tarih ve 2022/673 Esas, 2022/838 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı Mehmet Can Tuğsuz vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …. 2002 ile 2012 yılları arasında …… bünyesinde sigortalı işçi olarak çalıştığını, müvekkilinin iş akdi iş veren …. tarafından haksız nedenle feshedildiğini ve müvekkilinin hak etmiş olduğu işçilik alacakları kendisini ödenmediğini, ….. gneel kurul kararı ile …… tüm aktif ve pasifleri ile devredildiğini, bu şirketin de terkin edildiğini, bu nedenle işçilik alacağı davasında …… de husumet yöneltilmesi hukuken mümkün olmadığını, açıklanan nedenlerle müvekkilinin işçilik alacakları davası nedeniyle tasfiye halinde ….. tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
Mahkemece; “….Eldeki ihya davası açılmazdan önce her ne kadar davacı tarafça ihyası istenen şirkete karşı açılmış bir alacak davası bulunmasa da davacı asilin daha önceden SGK’lı olarak çalıştığı ….. ihyası istenen ….. devredilmiş olduğu UYAP kayıtlarında çıkartılan SGK dökümü ile anlaşılmış olduğundan davacının dava dışı şirketin ihyasını talep etmesi hususunda hukuki yararının olduğu…” gerekçesiyle davanın kabulü ile, …… Ticaret Sicil Müdürlüğünün ….. numarasında kayıtlı …..’nin davacı ….. açacağı işçilik alacağı davası ile sınırlı olarak ihyasına, …… T.C. Kimlik numaralı ….. tasfiye memuru olarak atanmasına, (1) ve (2) nolu ara kararların ……… Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı …… vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı ….. vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararını kabul etmelerinin mümkün olmadığını, eldeki davada taraf olarak gösterilmelerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu davada Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin E …. K. ….. sayılı ilamında da görüleceği üzere yerel mahkemece husumet yokluğundan davanın reddedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bahse konu şirketin mevzuata ve usulüne uygun olarak eksiksiz tasfiye edildiğini, yerel mahkemenin kararında belirtildiği şekilde şirketin tasfiyesi sürecinde herhangi bir eksikliğin söz konusu olmadığını, bu nedenle de müvekkilinin tasfiye memuru olarak atanmasının isabetsiz olduğunu, bir an için, ek tasfiye işlemlerinin yapılması için şirketin ihyası söz konusu olabileceği düşünülürse bile; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/1 hükmünün aynen; “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.” şeklinde olduğunu, yukarıda açıklanan kanun hükmü uyarınca da davacının dava açabilecek kişilerden olmadığını, yerel mahkemenin herhangi bir gerekçe belirtmeden davacının şirketten alacaklı olduğunu iddia ederek davacıyı taraf olarak kabul ettiğini, davacı işçinin dava dışı söz konusu şirketten herhangi bir alacağının bulunmadığını, yerel mahkemenin davacının alacaklı olup olmadığını yeterince incelemeden söz konusu hükmü vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle davacının taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle husumet yokluğundan davanın reddinin gerektiğini belirterek, istinaf olunan kararın istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasını ve dosyada yeniden karar verilerek davanın reddine, işbu dava hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesi mümkün değil ise, istinaf başvurularının kabul edilerek dosyanın talepleri doğrultusunda karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, tasfiye sonucu terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya bir kaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmü yer almaktadır.
Ticaret sicilinden tasfiye suretiyle terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan şirketin tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkin iş bu davanın, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki terkin işlemini yapan …. birlikte husumet yöneltilerek açılması yerindedir.
Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin ….. Esas, …. Karar sayılı kararında ise; ” Sicilden terkin edilmiş şirket hakkında alacak davası açılacağı istemiyle ihyasının istendiği davada, davacının alacağın varlığını kesin suretle ispatlamasına gerek bulunmamaktadır. İhyası istenen şirketten olan alacağı muhtemel gösteren bilgi ve belgelerin bulunması halinde, şirketin ihyasını istemekte davacının hukuki yararının olduğu kabul edilmelidir. ” denilmiştir.
Uyuşmazlığa konu somut olayda; davacının, SGK hizmet dökümlerinden ihyası istenin şirkete devrolunan ….. çalıştığı, …… tarih, 9707 saylıı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen ….. tarihli genel kurul kararı ile tüm aktif ve pasifleri ile birlikte ihyası istenen şirkete devrolunduğu, bu durumda davacının alacağını asgari ölçüde gösteren belgeleri sunduğu, bu suretle sicilden terkin edilen şirket hakkında alacak davası açılmak üzere ihyasını istemekte hukuki yararının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Tasfiye, yapıldığı tarih itibariyle usulüne uygun olsa bile, tasfiye sonrası açılan ya da açılacak davanın/takibin yürütülmesi amacıyla şirketin ihyası yasal zorunluluktur. Tasfiyede ilanların yapılmış olması, davacının tasfiye memuruna başvurmaması sonucu değiştirmez. TTK’nın 547. Maddesine göre açılan davalarda zamanaşımı ve hak düşürücü süre öngörülmemiştir.
Hal böyle olunca; TTK’nın 547. maddesindeki ek tasfiye işlemleri için şirketin ihyası isteminin koşullarının oluştuğu, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı …… vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf istemide bulunan davalı tarafından yatırılması gereken :…. TL istinaf karar harcından, peşin alınan …. TL’nin mahsubu ile bakiye …. TL harcın davalı …. tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı ….. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-Kararın taraflara Dairemizce tebliğine,
HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/01/2023

….
Başkan
…..
e-imzalıdır.
….
Üye
….
e-imzalıdır.
….
Üye
….
e-imzalıdır.
….
Katip
…..
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”