Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1844 E. 2022/1922 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1844
KARAR NO : 2022/1922

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 03/10/2022
NUMARASI : 2022/1164 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN (DAVACI) : ……
VEKİLİ : Av. …
ALEYHİNE İHTİYATİ TEDBİR
İSTENEN (DAVALI) : ……..
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
YAZIM TARİHİ : 13/12/2022

Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2022/1164 Esas sayılı dosyasında verilen 03/10/2022 tarihli ara kararın istinaf incelemesi ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

İhtiyati tedbir talep eden vekili; davalının … İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı takip dosyası ile aleyhine yürüttükleri icra takibi dosyasında borca itiraz ettiğini, müvekkili şirketin davalıya …. tarihinde EFT yoluyla …TL ödeme yaptığını, bu ödemenin … TL ana para alacağının davalı şirkette iade edilmediğini, müvekkili şirketin davalı şirkete ve şirket sahibi gerçek kişi… kredi çekmek suretiyle borç olarak nakit verdiğini, banka üzerinden davalıya aktarıldığını, davalının söz konusu bedelin kendilerine ödenmesinden sonra kendi ticari defterlerine işlediğini, davalı şirketin müvekkili şirkete borçlu olduğunu, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazının herhangi bir hukuki mahiyetinin ve dayanağının olmadığını ileri sürerek davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazının iptaline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, davalının %10’dan aşağı olmamak üzere kötü niyeti tazminatı ödemesine, şirketin devir ve temlikinin önlenmesi bakımından ticaret sicil kayıtlarına ve tapu kaydı üzerine uygun görülecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 03/10/2022 tarihli ara karar ile; “…Bu kapsamda, huzurda görülen dava itirazın iptali davası olduğu olmakla uyuşmazlığın konusunun bir miktar para alacağı olduğu, davanın takibe konu edilen alacağın itiraza uğraması nedeniyle açılan şahsi hakka ilişkin bir dava olduğu görülmektedir. Hakkında ihtiyati tedbir talep edilen davalı şirketinin hisseleri ve taşınmaz malları “uyuşmazlığın konusu” olmadığından, uyuşmazlık konusu olmayan şirket hisse ve taşınmaz mallar üzerine ihtiyati tedbir konulması yönündeki talebin HMK 389. maddesi koşullarını taşımadığından talebin reddine” karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece haksız olarak tedbir taleplerinin reddedildiğini, müvekkili şirket kayıtlarından bankayı kayıtlarından ve davalı şirketin kayıtlarından anlaşılacağı halde alacaklarının kişisel alacak olduğundan bahisle taleplerinin ret edilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davalı taraftan alacağının sabit olduğunu, davalının …’ye devredilmiş olmasının yerel mahkemenin tedbir vermesine engel olmadığını, davalı kurumun …. tarihinde satışı yapılacağını, tüm aktifleri ile satılacak olan davalı şirketin alacaklılarının alacaklarının semeresiz kalmasının ihtimal dahilinde olduğunu, davalı şirketin …’ye devrolduğundan ilamlı takipler için dahi şirket kayıtlarında ilgili alacağın görülmemektedir denerek ödeme yapmadığını, müvekkili şirketin davalı şirketten …. TL likit anapara alacağının mevcut olduğunu, davalı şirketin …ye devir olmasından ilgili alacağın ödenmediğini, davalı şirketin kayıtları ve ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığında müvekkili şirketin banka dekontları ile borç mahiyetinde davalı şirkete gönderdiği alacaklarının işlenmiş olduğunu ve müvekkili şirketin davalı şirketten alacağının olduğunun ortaya çıkacağını belirterek ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, uyuşmazlığın konusu olmayan mallar üzerine tedbir konulması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-f bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/12/2022


Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip

e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”