Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1525 E. 2022/1542 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1525 – 2022/1542
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1525
KARAR NO : 2022/1542

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ……….
ÜYE : ………….
ÜYE : ……………
KATİP : ……….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2021/1397 Esas(Derdest)
DAVACI : ……….
VEKİLLERİ : Av………..
DAVALI : ………..
VEKİLİ : Av……….
DAVANIN KONUSU : İhtiyati haciz
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
YAZIM TARİHİ : 17/10/2022

Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/08/2022 tarih ve 2021/1397 Esas(Derdest) sayılı ara kararının istinaf incelemesinin davalı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili ; Yargılama aşamasında mahkemenizce bilirkişi raporu alınmış olup bilirkişi raporunda müvekkilin alacaklı olduğu açıkça görüldüğünü, Müvekkilinin alacaklı olduğu şu anki delil durumundan açıkça anlaşıldığından ve müvekkilin alacağı risk altına girdiğinden dolayı ihtiyati haciz/tedbir talebimizi yineleme zarureti hasıl olduğunu, 6100 sayılı HMK Madde 389. Maddesinde “1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” açıkçamevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi durumunda ihtiyati tedbir/haciz kararı verilebileceği ifade edildiğini, belirterek davalının mal kaçırma amacı olduğundan ve müvekkilin alacağı risk altına girdiğinden dolayı öncelikle davalıya ait bütün taşınır, taşınmaz ve alacaklarına ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.

Davalı vekili; müvekkili hakkında açılmış bulunan işbu itirazın iptali davasının reddine, karşı davalarının kabulüne, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; davacının İİK-257-264. Maddeleri şartlarını sağlayan ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davacının ….. İcra Dairesi’nin ….Esas sayılı dosyası ile yapılan takip tutarı olan …. TL’lik talebi yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesinin dosya içeriğine uygun olacağı anlaşılmış olduğu, bu miktar yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar vermek gerektiği, ayrıca 2004 sayılı İİK 264 yollaması ile uygulanması gereken 6100 sayılı HMK 392 maddesi gereği, dosyadaki belgeler ile yaklaşık ispat kuralının gerçekleşmiş olması nedeniyle ihtiyati haciz isteyenin davacının ileride haksız çıkması halinde diğer tarafın ve üçüncü kişilerin gerçekleşmesi muhtemel zarar ve ziyanlarına karşılık olmak üzere HMK’nın 87. maddesi uyarınca icra takibine konu alacak olan …. TL’nin %15 ‘i (….TL) oranında teminat yatırılması yahut kesin teminat mektubunun mahkemeye sunulması halinde talebin kabulüne, borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin (Vergi No:….) TAŞINIR ve TAŞINMAZ MALLARI ile ÜÇÜNCÜ KİŞİLERDEKİ HAK ve ALACAKLARININ İİK’nun 257. ve devamı maddeleri gereğince …TL borca yeter miktarda ihtiyaten haczine karar verilmiştir.

Davalı Vekili; mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, geçici hukuki koruma olan ihtiyati haczin şartları İİK 257-258 maddelerinde düzenlenmiş olduğunu, buna göre öncelikle alacağın yaklaşık olarak ispatlanması gerekmekle beraber borçlunun da alacağı semeresiz bırakmak için bir kısım mal kaçırma faaliyetleri içerisinde olması gerektiğini, yukarıda anılan yasanın açık hükmü karşısında, dosya üzerinden yapılan değerlendirmede, dosya kapsamında müvekkilinin malvarlıklarını kaçırdığına dair herhangi bir delil bulunmamasına ve itiraz ettikleri ancak itirazlarımızın henüz değerlendirilmediği bilirkişi raporunun gerekçe gösterilerek yaklaşık ispat hususunun sağlandığı gerekçesi ile ihtiyati haciz kararı verilmesi hakkaniyete aykırı olduğunu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu alacağı yaklaşık olarak ispatlamadığı gibi davacıya karşı açtıkları karşı davalarınında dosya kapsamında mevcut olduğunu, bununla beraber davanın açıldığı sırada müvekkil şirketin malvarlığında bulunmayan bir gayrimenkulde mal varlığına eklendiğini, yerel mahkemenin yargılama sırasında karşı dava hususunda herhangi bir araştırma yapmadığını, salt davacı tarafın iddialarına kıymet vererek tarafsızlığını yitirdiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Talep; faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin davada talep edilen ihtiyati haciz istemine ilşkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, ihtiyati haciz talebinin %15 teminatla kabulüne ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/10/2022

………….
Başkan
…………
(e-imzalıdır)
……….
Üye
………..
(e-imzalıdır)
…………
Üye
………..
(e-imzalıdır)
……….
Katip
……..
(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”