Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1410 E. 2022/1504 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1410
KARAR NO : 2022/1504

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/12/2021
NUMARASI : 2019/675 Esas, 2021/740 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : HASIMSIZ
DAVANIN KONUSU : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
YAZIM TARİHİ : 12/10/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01/12/2021 tarih ve 2019/675 Esas, 2021/740 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren müvekkili şirketin 13/11/2019 tarihinde iş yerinde çıkan yangında resmi evrakların zarar gördüğünü, 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait alış ve satış faturaları, satış irsaliyeleri, veresiye fişleri, özel ve resmi kurumlar ile yapılan yazışmalar ve envanter defterinin yandığını belirterek TTK’nın 82. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, meydana gelen yangına ilişkin olarak hayatın olağan akışına aykırı ve inandırıcılıktan uzak hususların bulunduğu, davacı şirketin petrol istasyonu olarak kullandığı işyerinde meydana gelen yangın nedeniyle kimseden şikayetçi olmadığı, kolluktaki ifadelerde 100.000,00 TL zararın olduğunun beyan edilmesine rağmen soruşturma için şikayette bulunulmadığı, akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren bir şirketin işyerinde yangın çıktığı ve bunun söndürülemediği, çalışanların bu konuda yetersiz olduğu, başka bir anlatımla gerek yangının çıkmasında gerekse de sonraki aşamada davacı şirket çalışanlarının yangın konusunda yeterli olmadıkları, dolayısıyla zararın meydana gelmesinde davacı şirketin gerekli dikkat ve özeni göstermediği, gerekli önlemleri almadığı, basiretli bir tacir gibi hareket etmediği, davacı şirket çalışanlarının kollukta verdikleri ifadelerinde yangının çıktığı yerde kimsenin bulunmadığını beyan ettikleri ancak yangının arşivde bulunan ısıtıcıdan/sobadan çıkmış olabileceğini beyan ettikleri, kimsenin olmadığı bir ortamda ve de arşivde soba/ısıtıcı yakılmasının inandırıcılıktan uzak ve hayatın olağan akışına da aykırı olduğu, her ne kadar itfaiye görevlilerince tutulan tutanakta bir kısım belgelerin zarar gördüğü belirtilmişse de, emniyet olay yeri inceleme ekiplerince tutulan ayrıntılı raporda bir kısım klasör vb’nin yandığının belirtildiği, yine aynı yerde kilitli demir dolapların bulunduğunun yazılı olduğu, davacının gerekli önlemleri alsaydı ve uygun saklama koşullarını sağlasaydı, belgeleri özenle muhafaza etseydi ilgili evrakların (bir an için zayi oldukları kabul edilse bile) zayi olmasını önleyebileceğinin anlaşıldığı, esasen davacının zayi belgesi verilmesini istediği belgelerin yandığına ilişkin bir tespitinin de olmadığı, yangın çıkmışsa da belgelerin tam zayi olduğuna ilişkin bir delilin dosyada bulunmadığı, yine davacının zayi belgesi istediği dönemlere ilişkin vergi incelemelerinin bulunduğu, bir kısım cezaların kesildiği, bizzat davacı vekilinin dava devam ederken mahkememize sunduğu 27/08/2020 tarihli dilekçesi ile de davacı şirket hakkında vergi denetimi yapıldığını beyan ettiği görüldüğünden ve netice itibariyle davacının davasını ispatlayamaması ve kanunda belirtilen şartların gerçekleşmediğine ilişkin vicdani kanaat hasıl olduğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, mahkemenin keşifle rapor aldırması gerekirken, eksik incelemeyle hükme gittiğini, soyut yaklaşımlarla davanın reddine karar verdiğini, yerleşik Yargıtay kararlarına göre yangın ile birlikte düzenlenen itfaiye raporlarının, yangını ve belge zayiini ispatlayıcı olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava hukuksal niteliği itibariyle, TTK’nın 82. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Vergi Dairesi yazı cevabı ekindeki …… tarihli vergi inceleme raporu gereğince davacı şirketin …… yılı hesap döneminde …..’ne verdiği nakliye hizmetleri nedeniyle tahsil ettiği tutarların bir kısmı için fatura tanzim etmediğinden bahisle defterler üzerinde inceleme yapıldığı anlaşılmaktadır.
……….. Noterliği yazısından……. tarihli …. yevmiye sayılı davacı adına envanter defterine rastlanılmadığını, o tarih ve numarada dava dışı Mehmet Şahin adına işletme defteri tasdiki olduğu belirtilmekle; davacıya ait … günlü…..yevmiye sayılı envanter defteri, …… günlü……evmiye sayılı envanter defteri ile …. tarihli ….yevmiye numaralı envanter defteri tasdiklerinin dosyaya gönderildiği anlaşılmaktadır.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 13/08/2020 günlü cevabi yazısı ile; … hakkında 13/11/2019 tarihinde iş yerinde ortaya çıkan yangın olayı ile ilgili açılmış herhangi bir soruşturma dosyası tespit edilemediği belirtilmiştir.
Müşteki sıfatıyla karakola 13/11/2019 tarihinde ifade veren davacı şirket temsilcisi …; yangın haberini alınca olay yerine gittiğini, şüpheli kimseyi görmediklerini arşivde bulunan ısıtıcıdan yangının çıkmış olabileceğini, kimseden şikayetçi olmadıklarını, zararlarının takriben 100.000,00 TL olduğunu, yangın çıkması nedeniyle kamera kayıtlarının olmadığını beyan etmiştir.
Bilindiği üzere bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri korumak için gerekli özeni gösterme ve kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333 maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir. 12/10/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”