Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1372 E. 2023/656 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1372 – 2023/656
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1372
KARAR NO : 2023/656

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN V. : ……..
ÜYE : …….
ÜYE : ……
KATİP : ……..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/05/2022
NUMARASI : 2022/252 Esas, 2022/475 Karar
DAVACI :………
VEKİLİ : Av. ……
DAVALILAR : 1-……….
VEKİLİ : Av………
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
YAZIM TARİHİ : 22/06/2023

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 12/05/2022 tarih ve 2022/252 Esas, 2022/475 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi taraf vekillerince istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile …….. Gıda Akr. İnş. Tar. Tüt. Nak. Tic. ve San. A.Ş arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların ise bu krediye kefil olarak imza attıklarını, işbu kredi borcunun ödenmediğini ve alacağın tahsili için ……… İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, asıl borçlu adına kayıtlı 2 adet rehinli araçlardan birinin satıldğını ve …… TL’nin müvekkili banka lehine tahsilat yapıldığını, bu miktarın işbu davadaki alacak kaleminden düşüldüğünü, borçluların adı geçen takip dosyasına itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, davalıların bu itirazlarının tamamen kötü niyetli ve takibi uzatmaya yönelik olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle ……… İcra Müdürlüğünün ……… Eass sayılı dosyasına yapılan itirazların iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
Mahkemece; ……… tarihli karar ile, “…Dava nevi itibariyle genel kredi sözleşmesinden kaynalı olarak davalıya kullandırılan kredilerin davalı tarafça ödenmemesi üzerine davacı tarafça açılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazının iptaline ilişkin itirazın iptali davasıdır. Mahkememizce davaya konu edilen icra dosyası getirtilmiş ve dosyanın incelenmesinde, davalının hakkında açılan icra takibine itiraz edildiği görülerek icra takip talebinde borcun dayanağı olarak gösterilen genel kredi sözleşmesi ve bu sözleşmeye ait hesap ekstreleri getirtilerek incelenmiş ve akabinde mevcut kredilerin ana para ve faizlerinin ne olduğu hususlarında hesaplama yapılmak üzere dosya bankacı bilirkişiye tevdi olunmuştur. Bankacı bilirkişi ………. ve ……… tarihli raporularının incelenmesinde Yargıtay 19. H.D’nin ve Yargıtay 11. H.D’nin içtihatlarına uygun bir şekilde davalının temerrüt tarihinin ihtarnamelerin tebliğ tarihi kabul olunmak suretiyle temerrüt faizlerinin ve akdi faizlerin hesaplanarak mahkememize rapor edildiği görülmüştür. Bu nedenle mahkememizce bankacı bilirkişinin raporuna itibar edilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ve kısmen reddi ile davalıların ……… . İcra Müdürlüğünün ………. Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazlarının kısmen kabulü ve kısmen iptaline karar verilmiştir.
Mahkeme kararının taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Dairemizin 08/03/2022 tarih, 2020/1003 E-2022/396 K sayılı ilamıyla, “…Davacı takip talebinde kredi nakdi alacak tutarları toplamı ……. TL, gayrinakdi kredi alacak tutarları toplamı ………. TL olmak üzere toplam ………. TL’nin davalılardan tahsilini talep etmiş, itiraz üzerine duran takibin devamı için eldeki itirazın iptali davasını açmıştır. İtirazın iptali davası açılırken dava dilekçesinde, tahsil edilen …………. TL’nin mahsubu ile dava değeri ………. TL olarak belirtilmiştir. Mahkemece davacının nakdi alacakları toplamı ……..TL’nin kabulüne, gayrinakdi alacak talebinin reddine karar verilmiştir. Reddedilen gayrinakdi alacak tutarı ……… TL olduğu halde mahkemece ………. TL üzerinden nispi vekalet ücreti hesaplanmıştır. Davacı dava açarken, tahsil edilen ……… TL’yi dava değerinden mahsup ettiğinden, dava konusu ettiği toplam nakdi alacak tutarı ………… TL’dir. Bilirkişiden kök ve ek raporlar alınmış ise de davacı vekili tarafından dava dilekçesinde ……… . İcra Dairesi’nin …….. esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyası kapsamında tahsil edildiği bildirilen …………. TL’nin hesaplamaya dahil edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece takip tarihi itibariyle borç miktarı belirleyen bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle sonuca gidilerek, ………… TL nakdi alacak bakımından davanın kabul edilmiş olması, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26.maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olmuştur. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere taleple bağlılık ilkesi kamu düzenindendir. (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2020/4983 Esas, 2021/3268 Karar sayılı kararı, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2019/1234 Esas, 2019/3335 Karar sayılı kararı) Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödemenin nazara alınması zorunludur. Mahkemenin ……………. İcra Dairesi’nin ……….. esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyası kapsamında yapılan ödemenin takip konusu alacakla ilgili olduğunu belirlemesi halinde, alacaklının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı üzerinden hüküm kurması gerektiğinde duraksama bulunmamaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, alacak miktarının, takip ya da dava tarihindeki koşullara göre belirlenmesinin, itirazın iptali davasında hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminat türü olan ve bağımsız bir dava konusu yapılamayan icra inkâr tazminatının miktarına da etkili olacağı açıktır. (Bkz Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2015/5469 Esas, 2016/1597 Karar sayılı kararı) Bu durumda mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamaya esas alınmayan ………. İcra Dairesi’nin …………. esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyası getirtilerek, tahsilatın dava tarihinden önce yapılıp yapılmadığı belirlenerek, dava tarihinden önce ödeme yapılmış olması durumunda davacının bu miktar yönünden dava açmasında hukuki yararının bulunmadığının dikkate alınması, takipten sonra davadan önce yapılan ödemelere açıklık kazandırılması, bakiye alacak, asıl alacak ve ferileri de tespit edilerek mahkemece buna göre hüküm fıkrasında kabul edilen asıl alacak ve işlemiş faiz miktarları açıkça yazılmak suretiyle hüküm kurulması, hüküm altına alınan alacak miktarı yönünden İİK’nın 67. maddesi gereği alacak likit ve belirli olduğundan davacı yararına %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Kabule göre de, davacı lehine hüküm altına alınan nakdi alacak miktarı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nispi, reddedilen nakdi alacak yönünden de davalılar lehine nispi (hesaplanacak nispi vekalet ücretinin maktunun altında kalması halinde maktu), tümden reddedilen gayrinakdi alacak tutarı yönünden ise, kararın maktu karar ilam harcına ve maktu vekalet ücretine tabi olduğu gözetilerek davalılar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken (Bkz. ………….. Hukuk Dairesi’nin 2020/2890 Esas, 2020/5953 Karar sayılı kararı), davalılar lehine nakdi-gayrinakdi ayrımı yapılmaksızın reddedilen meblağın tamamı üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamıştır. Bu nedenle taraf vekillerinin istinaf başvurularının kamu düzenine aykırılık yönünden kabulü ile mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın yukarıda açıklanan şekilde yargılama yapılarak hüküm verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesine…” karar verilmiştir.
Mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde, 12/05/2022 tarihli karar ile, “…Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 2020/1003 Esas 2022/396 Karar sayılı ilamında özetle; davacı tarafından kısmen yapıldığı belirlenen ………. TL’lik ödemenin bilirkişi raporu hazırlanırken dikkate alınmadığı ve öncelikle ödemenin hangi tarihte ve davadan önce yapılıp yapılmadığı hususlarının araştırılarak sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerektiği mahkememize bildirilmiş; Uyap sistemi aracılığı ile mahkememiz esas sayılı dosyası içerisine alınan ………. . İcra Dairesinin ………… Esas sayılı takip dosyasında yapılan incelemede ……… TL ödemenin …….. tarihinde dava açılmazdan önce yapıldığı anlaşılmış, fakat bahse konu takip dosyasına birden fazla kredi sözleşmesine ilişkin olduğu anlaşıldığından bu ödeminin kredilerden hangisi için yapıldığı tespit edilememiştir, bu sebeple davacı tarafa yapılan ödemenin hangi krediye ilişkin olduğu hususunda beyanda bulunulması istenilmiş, davacı banka tarafından mahkememize ibraz edilen yazılı beyan dilekçesi ile bahse konu kredinin ….. nolu taşı kredisine ilişkin olduğu mahkememize bildirilmiştir. Mahkememizce öncelikle yapılan ödemenin taşıt kredisinden dolayı yapıldığı ve kaldırma ilamından önce hazırlanan kök ve ek raporda ……. nolu taşı kredisine yönelik davacı talebinin hesaplanmasında herhangi bir faiz veya feri alacak söz konusu olmadığından mahkememizce daha önce hesaplanarak hüküm altına alınan ana para tutarından yapılan ……….. TL’lik ödeme düşülerek hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. Kaldırma ilamında da belirtiği üzere gayrinakli alacak talebinin reddi yönünde de davacı taraf aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ve kısmen reddi ile davalıların ………. İcra Müdürlüğünün ………… Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazlarının kısmen kabulü ve kısmen iptaline, A- 1770101-18-17 nolu ticari kredi yönünden;
Asıl alacak: ………TL
İşlemiş temerrüt faizi: ……TL
Gider vergisi (BSMV) ……. TL
Toplam alacak : …….. TL takip tarihinden başlamak üzere ………TL asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar yıllık %29 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte tüm borçlulardan müştereken ve müteselsilen tahsili şeklinde takibin devamına
B- ………nolu taşıt kredisi yönünden;
Asıl alacak: ………TL
Toplam alacak: ……… TL takip tarihinden başlama üzere ………. TL asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar yıllık %21,12 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte tüm borçlulardan müştereken ve müteselsilen tahsili şeklinde takibin devemına
C- Nakte dönen ………… borçlandırma kredisi yönünden;
Asıl alacak: ……… TL
İşlemiş temerrüt faizi: ……… TL
Gider vergisi (BSMV) …….. TL
Toplam alacak : ………. TL alalacağın takip tarihinden başlamak üzere ……… TL asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar yıllık %48,48 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte tüm borçlulardan müştereken ve müteselsilen tahsili şeklinde takibin devemına fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE toplam asıl alacak miktarı olan ……… TL’nin %20 nispetinden hesaplanan ………TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine…” karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 584. Maddesinin 3. Fıkrasında; “Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler,……….. sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz” düzenlemesi bulunmaktadır. Dava konusu somut olayda davalı ……… ortağı ve yöneticisi olduğu diğer davalı ……….. Gıda Akaryakıt İnş. Tar. Tüt. Nak. Tic. San. A.Ş. lehine kefalet verdiği anlaşıldığından yukarıda anılan kanun hükmü gereğince davalının kefaletinin geçerli olması için eş rızasına gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece davalı Mehmet ……… kefaletinin geçerli sayılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece Dairemizin kaldırma kararı doğrultusunda yargılama yapılarak hüküm verilmesine, tefhim edilen kısa kararda “Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile toplam asıl alacak miktarı olan ……….. TL’nin %20 nispetinden hesaplanan ……….. icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verildiği halde gerekçeli kararda “Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile toplam asıl alacak miktarı olan ……….. TL’nin %20 nispetinden hesaplanan ……….. icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verilmesinin, mahallinde HMK’nın 304. Maddesi uyarınca her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata niteliğinde bulunmasına göre, davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1/b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin ve davalılar vekilinin istinaf başvurularının, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken ……… TL istinaf karar harcından peşin alınan ………. TL’nin mahsubu ile bakiye …….. TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3- İstinaf isteminde bulunan davalılar tarafından yatırılması gereken ………. TL istinaf karar harcından peşin alınan ………. TL’nin ve ………. TL’nin mahsubu ile bakiye ………. harcın davalılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı ve davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333/1. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
6-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/06/2023

Başkan V.

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”