Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1263 – 2023/1383
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1263
KARAR NO : 2023/1383
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN :……..
ÜYE : ……….
ÜYE : ……….
KATİP : ………..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/03/2022
NUMARASI : 2019/656 Esas, 2022/215 Karar
DAVACI : ………
VEKİLİ : Av……….
DAVALILAR : 1 -………
VEKİLLERİ : Av. ………
: 2-……..
VEKİLLERİ : Av………..
: 3-…….
DAVANIN KONUSU : Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/12/2023
YAZIM TARİHİ : 22/12/2023
Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14/03/2022 tarih ve 2019/656 Esas, 2022/215 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın ………… şubesi ile davalılardan …………. San. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan genel kredi ve kefalet sözleşmeleri uyarınca davalı lehine verilmiş bulunan toplam ……….. TL bedelli …….. adet çek yaprağının iade edilmemesi nedeniyle çek yaprağı bedellerinin, faizin BSMV’si ve KKDF’si ile birlikte taksit edilmesi kaydıyla depo edilmesinin dava etmiştir.
Davalılar tarafından yasal süre içinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Mahkemece; “….Davalılardan ………… Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden; Davacı ve davalılardan ……….. Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasınd…………. sözleşmesi bulunup hesabın kat edilmesi nedeniyle sözleşme ilişkisinin sona erdiği görülmüştür. Sözleşme ilişkisi sona erdiğine göre davalı şirket çek yapraklarını ya da bu çek yapraklarına ilişkin bedellerini iade etmekle yükümlüdür. Dosya kapsamında alınan …………. tarihli bilirkişi raporunda ödenmeyen …….. adet çek yaprağı bedelinin toplamının ……. TL olduğu mütalaa edilmiştir. Her ne kadar dava dilekçesi ile %39 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği belirtilmiş ise de sözleşme de azami faiz oranını belirler bir hüküm bulunmamaktadır. Davalılardan …………. yönünden; Davalılar ………un Genel Kredi Sözleşmesi nedeniyle ödenmeyen banka alacakları yönünden müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı bulunmakta ise de gayri nakdi risk alacakları yönünden kefaletleri bulunmamaktadır. Genel kredi sözleşmesine göre gayri nakdi risk alacakları yönünden de kefillerin sorumluluğundan bahsedebilmek için kefillerin gayri nakdi risk alacaklarına ilişkin kabul beyanı bulunmalıdır. Zira kefillerin sorumluğunu ağırlaştıran nedenler yönünden kefillerin rızası alınmalıdır. Tüm bu açıklamalar ve ……… tarihli bilirkişi raporu da bir ara değerlendirildiğinde davanın kefiller yönünden reddine, davalılardan …………. Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden ise kısmen kabulüne….” karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece kefiller yönünden davalarının reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, zira davalı kefillerin genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını ve söz konusu nakdi ve gayri nakdi kredilerden sorumlu hale geldiklerini, müşterek borçlu ve müteselsil kefilin gayri nakdi krediden sorumlu tutulabilmesi için sözleşmede açıkça hüküm bulunması gerektiğinden bahisle hükme esas alınan bilirkişi raporunda sözleşmede buna ilişkin açık hüküm bulunmadığının belirtildiğini, oysa ki, davaya konu kredi genel sözleşmesinin ”Teminatların Bankanın Her Türlü alacağının Karşılığını Oluşturması” başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasının e) bendinde ”müşterinin kullandığı/kullanacağı çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu tutarlar nispetinde müşteriye açılmış sayılacak gayri nakdi kredilerden” ibaresinin açıkça yer almakla müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin de gayri nakdi kredilerden asıl borçlu ile birlikte sorumlu olacaklarının açıkça belirtilmiş olduğunu, bu nedenle bilirkişi raporundaki müşterek borçlu ve müteselsil kefilin gayrinakdi krediden sorumlu olmadığına ilişkin hususa itirazlarının değerlendirilmediğini, bu yönüyle de kararın hukuka aykırı olup kaldırılması gerektiğini ayrıca müvekkil banka kayıtlarında dolaşımda olan 42 adet çek yaprağı mevcut iken hükme esas alınan bilirkişi raporunda 41 adet çek yaprağından bahsedildiğini ve Mahkemece bu hususun yeteri kadar araştırılmadan ve itirazları değerlendirilmeden hüküm kurma yoluna gidildiğini, keza müvekkil bankaca ticari kredilere işleyecek faiz oranı % 39 olarak belirlenmişken Mahkemece bu hususta hüküm bulunmadığından bahisle faiz oranına ilişkin taleplerinin de reddedildiğini belirterek, açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve talepler gibi kabul edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İnceleme, HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, ……….. TL bedelli ……… adet çek yaprağının iade edilmemesi nedeniyle çek yaprağı bedellerinin (kullandırılan gayrinakdi kredinin işleyişinden sonra dava sırasında nakde dönüşmesi halinde işleyecek % ……… temerrüt faizi (cari faiz oranlarının artması halinde temerrüt faizi artan oranının % …… fazlası ile uygulanacaktır) faizin ……..’si, komisyonu ile birlikte tahsil edilmesi kaydıyla) depo edilmesine karar verilmesi talebine ilişkindir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı banka, harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere 22/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi
………
Başkan V.
…….
e-imzalıdır.
…….
Üye
……..
e-imzalıdır.
……..
Üye
…….
e-imzalıdır.
…….
Katip
………
e-imzalıdır.
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”