Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1175 E. 2023/1301 K. 07.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1175 – 2023/1301
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1175
KARAR NO : 2023/1301

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ……..
ÜYE : ……
ÜYE : ……..
KATİP : ……
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/05/2022
NUMARASI : 2021/200 Esas, 2022/421 Karar
DAVACI : …….
VEKİLLERİ : Av. …….
DAVALI : ……
VEKİLİ : Av…….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/12/2023
YAZIM TARİHİ : 07/12/2023

Taraflar arasında görülen davada GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nce verilen 10/05/2022 tarih ve 2021/200 esas, 2022/421 karar sayılı kararın istinaf incelemesi … vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından …… esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibe konu senetteki imza ve yazılardan hiçbirinin müvekkilinin eli ürün olmadığını, başlatılan takipte icra mahkemesi nezdinde itirazda bulunmak için yasal süreleri sehven kaçırdıklarını, davacının davaya ve icra takibine konu olan kambiyo senedinden dolayı davalıya hiçbir borcunun olmadığını, davacının ……. yaşadığını, bu nedenle icra ödeme emri tebligatının usulsüz olarak yapıldığını ileri sürerek davanın kabulüne fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin mağdur olmaması için yasa ve tüm dosya kapsamı gereğince icra takibinin geçici olarak ihtiyati tedbir verilmesini, davalıya ……..esas sayılı takip dosyası kapsamında …….. TL borçlu olmadıklarının tespitine, takibin iptaline, davalının kötü niyetli olarak başlattığı takip nedeniyle davacının takip borcunun %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemenin ……. Mahkemeleri olduğunu, dava şartı olan arabuluculuğa başvurma şartının yerine getirilmediğini, açılan davanın tamamen haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, dava dilekçesini ve içeriğini kabul etmediklerini, açılan davanın varlığını geciktirmeye yönelik haksız ve kötü niyetli bir dava olduğunu, davacının bonoda yer alan adresine tebligatın çıkartıldığını, bu tebligatın iade edilmesi sonucu borçlunun sistemde kayıtlı mernis adresine tebligatın çıkartıldığını, borçlunun yurt dışında olması halinde güncel adresinin de sistemde yurt dışı adresi olarak görünmesi gerekeceğini, takibe konu senedin müvekkili şirkete takibe konu edilmiş haliyle imzalanarak verildiğini, imzanın ……….’e ait olduğunu, davacının imzaya itirazlarının haksız ve gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, “…Davacı vekili Uyap üzerinden dosyaya sunduğu 01/06/2021 tarihli dilekçesinde, müvekkili ile telefon ile irtibat kurduğunu, davacının henüz ……. oturma izni alamadığını, bu nedenle Türk konsolosluğuna gidemediğini, hiçbir işlem yapamadığını ve ülkeye dönemediğini, bu sepele huzurda imza örneklerinin alınamadığını, incelemenin davaya konu bonodaki imza ile mukayese belgelerdeki imzalar karşılaştırılarak yapılmasını talep etmiş ise de, davacının mernis kaydına göre işlem yapılmış olup davacı vekilinin müvekkilinin yurtdışında yaşadığına dair iddiası ispata muhtaç kalmış, HMK’nın kesin süreye ilişkin ………bentleri hükmü ve imza inkarına ilişkin ………maddelerindeki düzenlemeler gereğince bu talep yerinde görülmeyerek davacı taraf imza incelemesi yaptırılmasına yönelik talebinden vazgeçmiş kabul edilerek dosyadaki mevcut delil durumuna göre ispatlanamayan davanın reddine karar vermiş gerekmiştir. Kaldı ki davacı tarafın imza örneği vermeyeceği davacı vekilinin duruşmadaki beyanıyla sabit olup aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. 1-Davanın reddine” karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın yasaya, usule ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava dilekçesinde açıkça borca ve imzaya itiraz edildiğini, bu doğrultuda mahkemeye dava dilekçesi ekinde gerekli delillerin sunulduğunu, yargılama esnasında müvekkilinin ailevi sebeplerden dolayı zorunlu olarak yurt dışına gitmek zorunda kaldığını, bu yüzden duruşma esnasında müvekkilinden samimi imza örnekleri almanın mümkün olmadığından 09/04/2021 tarihinde delil dilekçesinde müvekkili kurumlar nezdinde olan samimi imza örneklerini mahkemeye bildirildiğini, ancak yerel mahkemece söz konusu delillerin celp edilmediğini, 18/11/2021 tarihli yazılı dilekçeleri ile müvekkilinin …… …’daki adresinin mahkemeye bildirildiği ve istinabe yoluna gidilmesinin talep edildiğini, davacının yurt dışında yaşadığına ilişkin iddialarının soyut olmayıp gerçek olduğunu, yerel mahkemenin bu hususta herhangi bir işlemin yapmadığını, mahkemece iddialarını kanıtlamaya ve somutlaştırmalarına hiçbir şekilde izin verilmediğini, hakimin davayı aydınlatma ödevi kenar başlıklı 6100 sayılı HMK’nın 31. Maddesine mahkemece itibar edilmeyerek eksik ve hatalı inceleme sonucu karar verildiğini belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken …… TL harçtan, peşin alınan …… TL’nin mahsubu ile bakiye …….. TL’nin davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere 07/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..
Başkan V.
……
e-imzalıdır.
…..
Üye
……
e-imzalıdır.
…….
Üye
…….
e-imzalıdır.
……
Katip
…….
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”