Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1157 E. 2023/1296 K. 07.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1157 – 2023/1296
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1157
KARAR NO : 2023/1296

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …………
ÜYE : ……….
ÜYE : …………
KATİP : ……….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/06/2022
NUMARASI : 2021/390 Esas, 2022/468 Karar
DAVACI : ……..
VEKİLİ : Av………
DAVALI : ……..
VEKİLİ : Av. ……..
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/12/2023
YAZIM TARİHİ : 07/12/2023

Taraflar arasında görülen davada GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nce verilen 08/06/2022 tarih ve 2021/390 esas, 2022/468 karar sayılı kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 11/10/2020 tarihinde işletmekte olduğu … Hastanesinde bulunan 1 adet sedye asansörünün bakımı ve onarımını yaptırmak için davalıya ait … asansör ile anlaştığını, aralarında bakım sözleşmesi bulunan müvekkili şirketin … firması ile müvekkili şirkete ait hastanede bulunan sedye asansörünün bir kat aşağı düşmesi sonucu fren paraşüt sisteminin dişlilerinin kırıldığı sedye asansörünün fren paraşüt sisteminin ve gerekli parçaların yenisi yapılması yönünde anlaşıldığını, anlaşma neticesinde davalı firma ile 11/10/2020 tarihinde gerekli parça ve dişlilerinin değiştirildiğini beyan ederek ………. TL KDV dahil tutarındaki faturayı müvekkili şirkete kestiğini, kesilen bu faturaya isnaden müvekkili şirket tarafından faturanın ödemesinin yapıldığını, davalı tarafından yüklenilen işin tamamlanmasının ardından müvekkili şirkete ait hastanede bulunan asansörü kullanan personel ve hastalardan sürekli şikayetin söz konusu olduğunu, taraflar arasındaki görüşmeler neticesinde sonuç alınamamasından ve müvekkili şirketin hastane işletmesinin bir kamu hizmeti olarak değerlendirildiğin asansördü meydana gelen soruna çözüm bulmak amacıyla … ile asansörün bakımı ve onarımını yapmak üzere anlaştıklarını, kanun ve yönetmelikler gereği … Asansörün yüklenmiş olduğu ticari hizmeti sözleşmede belirtildiği üzere ifa etmemesi sebebiyle asansöre yapıştırılan kırmızı etiket sebebiyle asansörün kullanıma kapatıldığını, ……… tarihinde … tarafından kesilen faturadan da anlaşılacağı üzere müvekkili şirketçe ………….. TL KDV dahil ödemenin yapıldığını, taraflarınca ……… tarihli ihtarname ile söz konusu durumun yazılı olarak davalıya ihtar edilerek ödenen bakiyenin iadesi için süre verildiğini, müvekkili şirket tarafından 27/02/2021 tarihinde e arşiv iade faturasının düzenlenerek mail olarak gönderildiğini, ancak davalı borçlu tarafından faturanın ödenmediğini, herhangi bir itirazda da bulunulmadığını………… esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından ilamsız icra takibine itiraz edildiğini, taraflarınca dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu ancak tarafların anlaşamadıklarını ileri sürerek davanın kabulüne, davalı tarafça icra takibine yapılan haksız itirazlar nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkilinin ……….. TL tutarındaki faturada yazan parçalar için anlaşma yaptıklarını, davacı şirketin faturada belirtilen asansör mekanik parçalarının değiştirilmesini talep ettiğini, müvekkilinin de söz konusu işlemleri yerine getirdiğini, davacının müvekkilinden istemediği bir iş için müvekkilini sorumlu görmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili tarafından değişim ve tamiratı yapılan parçaların … standartlarına uygun parçalar olduğunu, müvekkili şirketin yapmış olduğu işlemlerin hatalı olduğuna başka bir asansör firmasının karar verdiğini, bu durumun hukuka uygun olmadığını, davacı şirket eğer hatalı bir işlemden şüphelendiyse .. maddeleri arasında sayılan delil tespiti aracılığıyla yaptırması gerektiğini, müvekkilinin saygın bir asansör firması sahibi olduğunu belirterek davanın reddine, davacının takip konusu alacağın %20’sindan az olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, “…Söz konusu uyuşmazlığa konusu hususların değerlendirilmesi yönünde üçlü makine mühendisi bilirkişi heyetinden rapor alınmış olup, alınan rapor ve dosyaya ibraz edilen delillerin değerlendirilmesinde; sözleşmeye konu asansörlerin aylık periyodik bakımlarının düzenli olarak yapıldığı; davacının belirttiği ve iade faturasına konu ettiği ayıplar sebebiyle üçüncü bir firmaya yaptırılan tespit ve bu tespitte belirlenen eksiklerin, davacının bedel iadesi talebine dayanak 11/11/2020 tarihli faturaya konu bakım, onarım ve parça değişimi kapsamında davalı tarafından yerine getirilen işlerle doğrudan bağlantılı olduğu, bu hususun üçüncü firma … tarafından düzenlenen tutanaklar ile ………… Belediyesi tarafından hizmet alınan ve yetkilendirilen asansör muayene kuruluşu olan ……. firması tarafından düzenlenen tutanaklar kapsamında sabit olduğu değerlendirilmiştir. Davalı tarafça dönemsel olarak yürütülmesi gereken edim yükümlülüğü üstlenildiğinden, arızalı parçaların söz konusu olması halinde sözleşmeye göre bunların davalı tarafından giderilmesi gerektiğinden ve ayrıca yukarıda değinilen şekilde sözleşmede garanti şartına yer verildiğinden somut olayda ayıbı ihbar mükellefiyetinin bulunmadığı değerlendirilmiştir. …………. sözleşmelerinde yüklenici, edimi eseri fen ve tekniğine ve iş sahibinin amacına uygun imâl edip teslim yükümlülüğü altındadır. Yukarıda yapılan tespit ve değerlendirmeler ile deliller birlikte değerlendirildiğinde davalının edimin ayıplı olduğu iddiasının yerinde olduğu, davalı tarafından gerçekleştirilen ayıplı edim sebebiyle yetkilendirilen asansör muayene kuruluşu olan …….. firması tarafından asansörün kullanıma uygun olmadığının tespit edildiği, firma tarafından yapılan tespit ve ayıpların davalı tarafından yerine getirilen 11/11/2020 tarihli fatura konusu edimler ile doğrudan bağlantılı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne ve alacak likit olduğundan davalı aleyhinde icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir. 1-Davanın KABULÜNE; …………. esas sayılı takip dosyasına vaki davalının itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, 2-Hükmolunan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporlarına itirazlarının değerlendirilmeden ve Yargıtay’ın emsal içtihatlarına aykırı biçimde yeni bir rapor alınmadan hüküm kurulduğunu, davacı şirketin müvekkilinin yapmış olduğu işi beğenmediği ve delil tespiti yaptırmak yerine yetkili firmaya tespit yaptırdığını, delil tespitinin yapılması aleyhine tespit istenene savunma hakkını verdiğini, yetkili firmanın düzenlediği raporun müvekkiline savunma imkanı vermediğini, firmanın düzenlediği raporun müvekkiline gösterilmediğini, düzenlenen rapora istinaden icra takibinin yapıldığını, dolayısıyla bu firmanın tutmuş olduğu tutanağa göre karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yapmış olduğu hiç bir işte belgesiz malzeme kullanmadığını, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yerel mahkemece hukuka aykırı soyut gerekçesiz ve mesnetsiz karar verildiğini belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli ……… TL harçtan peşin alınan ……. TL harcın mahsubu ile bakiye ………. TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nin 353/1-b-1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir. 07/12/2023

……
Başkan V.
……
e-imzalıdır.
…..
Üye
……
e-imzalıdır.
…..
Üye
……
e-imzalıdır.
…..
………
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”