Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1144 E. 2023/1243 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1144 – 2023/1243
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1144
KARAR NO : 2023/1243

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ……
ÜYE : …….
ÜYE :………
KATİP : …….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/05/2022
NUMARASI : 2022/94 Esas, 2022/613 Karar
DAVACI : ……
VEKİLLERİ : Av. ………..
DAVALI : ………
VEKİLLERİ : Av. …….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/11/2023
YAZIM TARİHİ : 23/11/2023

Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11/05/2022 tarih ve 2022/94 Esas, 2022/613 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ……. San. ve Tic. A.Ş’ye ait domates salçası emtiasının ……….’de mukim fabrikasından, alıcı … İnş.Nakl.Gıda Tic. A.Ş’nin …’te bulunan tesislerine nakliyesi hususunda … A.Ş nezdinde …… numaralı …… Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesi poliçesi ile sigortalı anlaştığını, bahse konu emtiyanın………. plakalı araç sahibi nakliyeci … tarafından üstlendiğini, davalının fiili taşıyıcı sıfatını haiz olduğu taşıma esnasında ……. tarihinde …’un sevk ve idaresindeki nakliye aracı ile tek taraflı trafik kazası neticesinde devrildiğini ve davalının taşımak üzere sağlam ve eksiksiz olarak teslim aldığı eşyanın taşınması esnasında meydana gelen ziyandan ve hasarından sorumlu olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin tüm hak alacak ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile …….. TL hasar tazminatının…….. ödene tarihinde itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … Sigorta A.Ş. tarafından davalı … adına açılmış olunan işbu davanın hukuka aykırı olduğunu, söz konusu 657 adet 1/1 kg salça değerinin ………. olmaması gerektiğini beyan ederek davacının haksız ve hukuka aykırı davasının reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; “….Somut uyuşmazlık, Karayolu Yük Taşıma İşinden kaynaklı olmakla , 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Kara taşımasına ilişkin hükümleri … konvansiyonuyla birlikte değerlendirilerek sonuca gitmek gerekmiştir. Davaya konu trafik kazası nedeniyle, tarafların ve varsa üçüncü kişilerin kusur durumunun tespiti için mahkememizce,İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen ………. tarihli kusur raporunda; sürücü …’un % 100 oranında kusurlu olduğuna ilişkin uzmanlık görüşü ve kanaat bildirilmiştir. Bilirkişi raporu ve Adli Tıp Kusur raporunun kaza tespit tutanağı ile olayın meydana geliş biçimine uygun olduğu, tarafların kusur durumlarının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve bu kanuna dayalı olarak hazırlanan Karayolları Trafik Yönetmeliğine olarak hazırlanmış olduğu değerlendirilmiş olduğu görülmüştür. Buna göre davacının sigortalısına ait ticari emtinanın zarar görmesine neden olan trafik kazası tek taraflı trafik kazası olup; davalı taşıyanların işleteni oldukları çekici ve römorkun geçirmiş olduğu kazada üçüncü kişilere atfı kabil bir kusur bulunmamakta olup; kaza tespit tutanağında maddi vakıaya ilişkin tereddüt bulunmamaktadır. HMK 266. Maddesi gereğince aktüer ve tazminat hesabının çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgi gerektiren bir konu olması nedeniyle bilirkişi görüşüne başvurulmuş olup; talimat mahkemesi aracılığı ile yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporda; taşıyıcının kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur kuralı uyarınca, kazaya sebep olan sürücüsünün tamamen kusurlu bulunduğundan, davacı Sigorta şirketinin ödediği sabit olan ……. TL’yi talep edebileceği kanaati bildirilmiştir … .Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla alın bilirkişi heyet raporunda; Davacı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş.ile sigortalısı … …….Nak.TAŞ. San.ve Tic.ŞTİ ile …….. tarihlerini kapsar ………. seferde araç başına azami sorumluluk limiti …….. olan …….. poliçe numaralı Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesi (Blok) poliçe genel ve özel şartları gereği dava konusu hasarın poliçe teminat kapsamında olduğu, Poliçe özel şartları gereği sigortalısına ödeme yapan davacı sigorta şirketine alt taşıyıcıya (fiili taşıyıcı) başvuru hakkının bulunduğu, Dava konusu olayda alt taşıyıcı olarak emtianın sevk edildiği ve hasara uğradığı kazadaki kazadaki ..ı aracın sahibinin davalı … olduğu, yukarıda detayları belirtilen ve kaza sonucu taşınan emtiada meydana gelen hasar miktarı olarak tespit edilen ……… TL’nin ekspertiz raporundaki tespitlere uygun olduğu, sonrasında poliçe özel şartları gereği düşülen muafıyet ile ödenmiş olan …… TL tazminat miktarının poliçe şartlarına uygun olduğu kanaati bildirilmiştir. Alınan bilirkişi raporunun somut hadiseye ve dayanak mevzuat hükümlerine uygun, denetime ve kanaate elverişli olduğu görülmüştür. Davalı fiili taşıyanın (alt taşıyan) eylemlerinden sorumlu olduğu araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, hasar miktarının kazadan sonra sigorta eksperince tespit edilmiş olduğu ve bu raporun takdiri delil niteliğinde olduğu, bilirkişilerce oluşan kazanın hasar tespit raporu ile uyumlu olduğu görülmektedir. davacı sigorta şirketince sigortalanan ticari emtinanın zarar görmesi nedeniyle davacı sigortacı tarafından, sigortalısına hesaplanan ………. TL zarar miktarı üzerinden %1 istisna uygulandıktan sonra ……. TL ödemiş olduğu ve bu tazminat ödemesinin davalı taşıyana rücu edilebileceği değerlendirimiştir. Öte yandan temerrüt tarihinin üçüncü kişiye yapılan hasar ödemesini tarihi olarak ……. tarihi olduğunun kabulü gerekmiştir. Ticari iş ticari faiz karinesi gereğince hükmedilen alacağa ticari faiz yürütülmesi gerekmiştir. Elde edilen sonuca göre de davacının davasının kabulü ile …….. TL’nin, temerrüt tarihi olarak kabul edilen …….. tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’tan tahsili ile davacı … Sigorta A.Ş.’ne ödenmesine….” karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin hiçbir şekilde söz konusu emtia sözleşmesinin bir tarafı olmadığını, sadece araç sahibi olan müvekkilinin dava dışı araç sürücüsü … ile akrabalık ilişkisi dışında taşınan salçalar ile bir ilgisi ve bağlantısının bulunmadığını, dolayısıyla davacı vekili tarafından müvekkilinin davalı olarak gösterilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, davanın taraf yoksunluğu sebebi ile reddi gerekirken yazılı yargılamaya devam edilerek davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı vekili tarafından her ne kadar ……… sayılı Sigortacılık Kanunu’nun m 22 hükmü esas alınarak bağımsız ve uzman eksperler tarafından hasarın miktarı ve niteliği tespit edilmiş ise de, eksper incelemesinde taşınan …….. adet salçadan ……… adetinin kaza mahallinde zayi olduğu geri kalan ………. adet salçanın ise ezik ve patlak olduğu için satılabilme özelliğini kaybettiğinin belirtildiğini, kaza sonrasında gerek taşımaya yardım eden işçiler gerekse orda bulunan tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere yüklenen malların %…….. oranında sağlam ve darbesiz olduğunun sabit olduğunu, kaldı ki cevap dilekçesinin ekinde sunmuş oldukları fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere iade edilen malların sağlam ve darbesiz olup satılabilme özelliği olan mallar olduğunu, söz konusu salça kutularının ezik olmasının içindeki salçanın bozulduğu anlamına gelmediğini, söz konusu ezilen kutuların içindeki salçaların fabrikaya götürüldüğünü ve tekrardan yeni ambalajlara konularak satışa sunulduğunu yani, sözleşmeyi yapan fabrikanın aslında kendi malından iki defa kar etmiş olduğunu, bu hususun hukuk düzeni tarafından kabulünün mümkün olmadığını, her ne kadar davacı vekili tarafından müvekkiline daha önce rücu yazısı bildirildiği iddia edilmişse de davacı vekilinin bu iddiasının ispata muhtaç bir iddia olduğunu, kaza sonrası davacı tarafça kaza yapan sürücü …’a ihbarname gönderildiğini, müvekkilinin meydana gelen kazadan bihaber olduğu gibi kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusur ve sorumluluğunun da bulunmadığını belirterek, açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İnceleme, HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, davacı sigorta şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalının sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki hasar nedeni ile davacının sigortalıya ödediği hasar bedelinin TTK m. 1472 maddesi gereği davalıdan rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli ……… TL harçtan peşin alınan …… TL harcın mahsubu ile bakiye ………. TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nin 353/1-b-1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir.23/11/2023

….
Başkan
….
e-imzalıdır.
……
Üye
…..
e-imzalıdır.
…..
Üye
……
e-imzalıdır.
…….
Katip
…..
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”