Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1008 E. 2022/1667 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1008
KARAR NO : 2022/1667

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/03/2022
NUMARASI : 2021/873 Esas, 2022/276 Karar
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
İLİŞKİLİ KİŞİ : …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
YAZIM TARİHİ : 02/11/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/03/2022 tarih ve 2021/873 Esas, 2022/276 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davalı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; ….İcra Müdürlüğü’nün…. takip dosyasında müvekkili belediye aleyhine takibe konu çekten dolayı yapılan itiraz neticesinde Bursa 6.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 14/12/2016 tarih ve 2016/1196 E. ve 2016/1104 K. sayılı kararı ile çekin keşide yeri, muhatap banka şubesi ve müvekkilinin ikametgahının ….olduğu, çek üzerindeki imzanın müvekkilli idare yetkilisine ait olmadığı, takibin iptalini talep ve dava edilmesi üzerine …. İcra Daireleri’nin yetkisizliğine karar verildiği, davalının istinaf başvurusu üzerine, davanın süresinde olmaması sebebiyle reddine kesin olmak üzere karar verildiği, davalı tarafından müvekkili belediye hesaplarına bloke konulduğu ve dosya meblağı kadar paranın icra müdürlüğüne gönderildiğini, açılan takibin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takip konusu çekin sahte olduğunu belirterek müvekkilinin sahte çekin borçlusu olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece; eldeki davada; davacı, takibe dayanak çekteki keşideci imzasının davacı temsilcisine ait olmadığını iddia ettiğine göre sahtelik iddiası mutlak def’i olup herkese karşı ileri sürülebileceği açık olduğu, Tahkikat kapsamında, imzaların çekin keşide tarihi itibariyle davacı adına çek düzenleme ve imzalamaya yetkili kılınan … eli ürünü olup olmadığının tespiti amacıyla imza örneklerini içerir belge asılları celp edildiği, isticvabı yapıldığı, İstinaf kaldırma kararı sonrasında Gaziantep 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nden dava konusu çek aslı celp edilerek imza incelemesi için …. rapor aldırıldığı, dosyaya ibraz edilen raporda; keşideci hanesinde davacı adına atfen atılı bulunan imza ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada farklılıklar tespit edildiği, inceleme konusu çekin keşideci hanesinde atılı bulunan imzanın …. eli ürünü olmadığı bildirildiği anlaşıldığı, bu surette sübut bulan davanın kabulüne, davalının takibe konu bonoda üçüncü ciranta olduğu, imzanın davacıya ait olup olmadığını bilemeyeceğinden ve kötüniyeti ispat olunamadığı gerekçesiyle kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerektiği, dava konusu çek sebebiyle, davacının şikayeti üzerine başlatılan soruşturma neticesinde sanıklar … ile ….hakkında resmi belgede sahtecilik ve bilişim sistemleri banka ve kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarından Bursa 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2019/797 Esas sayılı dosyasında açılan dava derdest ise de, Mahkemece dosyanın sonuçlanmasının beklenilmesine gerek görülmediği, zira gerek soruşturma dosyasında alınan bilirkişi raporu, gerek ceza dosyası kapsamında alınan kriminal rapor, gerekse Mahkemece alınan raporun aynı yönde olduğu, aralarında herhangi bir çelişki bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu çekteki keşideci imzasının keşide tarihindeki yetkilisinin imzası ile uyuşmaması nedeniyle alındığını, anılan çek keşide tarihinden en az 6 yıl önce davacıya teslim edildiği bizzat banka yetkililerince taraflarına sözlü olarak bildirildiğini, bir çek sahibinin 6 yıl sonrasına çek düzenlemesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, o halde ilgili bankaya işbu çekin hangi tarihte davacı Belediyeye kimin imzası ile teslim edildiğini, hangi tarihte belediye envanterine girdiğini, hangi tarihte çıktığını yada çıkmadı ise ne olduğunu, ilgili Belediyenin bu çek ile ilgili daha önce kayıp yada çalıntı başvurusu yapıp yapmadığını, banka tarafından bu çekin iadesi için mevzuata göre aradan çok zaman geçmesi nedeniyle iade talebinde bulunup bulunmadığını, bulunmadıysa sebebini açıklatmak gerektiğini, bu savunmalarının değerlendirilmediğini, çekteki imzanın keşide tarihi değil belediyece kullanıldığı sabit tarih ne ise ona göre değerlendirilmesini, çekin belediyece teslim tarihinden itibaren tüm imza yetkililerinin imza örneklerinin alınması gerektiğini, şayet iyi niyetli hamil olarak taraflarına çekin borca karşılık alındığı tarihte banka şubesine sorulduğunda, bu çekle ilgili herhangi bir şikayet, açılmış bir kayıp yada iptal davası olsa zaten müvekkilince kabul edilmeyeceğini, aksine müvekkilinin talebine banka şubesince çekin sağlam ve gerçek olduğu bildirildiği için çekin müvekkilince kabul edildiğini, bu hususlarında davada araştırılmadığını, delillerin eksik toplandığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.

İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava, imza inkarına dayanan menfi tespit talebine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.356,81 TL harçtan peşin alınan 740,00 TL harç mahsup edilerek bakiye 1.616,81‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”