Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/777 E. 2022/1714 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/777 – 2022/1714
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/777
KARAR NO : 2022/1714
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …………
ÜYE : ……
ÜYE : …………
KATİP : ……….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/11/2020
NUMARASI : 2019/540 Esas, 2020/512 Karar

DAVACI :………….
VEKİLİ : Av. …….UETS
DAVALI : ………
VEKİLİ : Av. ………UETS
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Mal Satımından Kaynaklı Fatura)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
YAZIM TARİHİ : 09/11/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11/11/2020 tarih ve 2019/540 esas, 2020/512 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, mal satımından kaynaklı olarak tanzim olunan fatura bedelleri ile cari hesap bakiye bedellerinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali ile takibin devamını, asgari % 40 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf süresinden sonra ibraz ettiği yanıt layihasında, yanlar arasındaki anlaşma uyaınca satım bedelinin yarısını peşin olarak teslimattan önce, kalan yarısını ise malın …’da yer alan firmaya iadesinden sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin davacıdan satın aldığı malzemeleri ….’da yer alan karşı taraf firmaya gönderdiğini, ilgili firmanın gümrükten teslim aldığı numunenin belirtilen nitelikte olmadığı ve makinelerin montajının yapılamadığı, bu nedenle kalan malzemeyi gümrükten teslim almayacağını, malların ayıplı olduğunu belirttiğini, bunun üzerine müvekkilinin davacı şirket ile iletişime geçtiğini, malzemede yer alan ayıpların bildirildiğini, teslim edilen malzemelerin gümrükte yer aldığını, gümrüğün kapalı olduğunu, malların gümrükten teslim alındığında davacı şirkete iade edileceğini, bu nedenle satış bedelinin kalanının müvekkilinden tahsil edilemeyeceğini, ilgili malzemede yer alan ayıpların giderilerek veyahut ayıpsız olan misli ile değiştirilerek müvekkiline ödeneceği hususunda anlaştıklarını, sonrasında müvekkilinin o tarihten bu yana gümrükte yer alan malzemelerin elde olmayan sebeplerle iadesi sağlanamadığından malzemeleri gümrükten teslim alamadığını, bu nedenle davacı firmaya iade edilemediğini, bu durumdan davacı şirketin haberi ve bilgisinin olduğunu beyanla davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; davalının ….İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin …. TL asıl alacak yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağın likit olması sebebiyle %20 inkar tazminatı ….TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı vekili, 14/04/2021 tarihli beyan dilekçesini tekrarla mahkeme tarafından yapılan incelemede alınan bilirkişi raporuna esas alınan ticari defterleri müvekkil şirketin, dürüstlükle bilirkişiye teslim ettiğini, ancak takibe konu faturanın deftere işlenmiş olmasından dolayı bilirkişi tarafından salt defterler baz alınarak rapor tanzim edildiğini, uyuşmazlığın esasının, teslim edilen malzemelerin ayıplı olmasından ve ….’daki şirket tarafından teslim alınmamasından kaynaklandığını, faturaya konu malzemelerin halen gümrükte bulunduğuna dair fotoğrafların sunulduğunu, ancak bu delillerin mahkemece değerlendirilmediğini beyanla kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari mal satımı kapsamında tanzim olunan fatura bedellerinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

İnceleme, HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
TBK’nın 207. maddesi gereğince asıl olan aynı anda teslim ve peşin ödemeli satış olup, veresiye ya da avans ödemesi biçiminde taraflar arasında satım ilişkisinin kararlaştırıldığını iddia eden taraf ispat etmekle mükelleftir. Davalı yan savunmasında bedelin yarısının avans olarak ödendiğini, bakiyenin ise … firmasına teslimden sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını dermeyan etmişse de, bu yönde herhangi bir yazılı sözleşme ya da davacının kabulü dosya kapsamında mevcut değildir. Havale dekontlarında da bu yönde herhangi bir açıklama bulunmamaktadır.
Bir kimsenin kendi hazırladığı belge veya yazının kendi aleyhine kanıt olarak kullanılması usul hukuku kuralları gereğidir. Somut olayda; dava ve takibe konu faturaların davalı defterlerinde çekincesiz olarak kaydedildiği yaptırılan inceleme ile sübuta erdiği gibi, davacı yana düzenlenmiş ayıba ilişkin reklamasyon faturasının da düzenlenip gönderildiği iddia ve ispat edilmiş değildir. Ayrıca ilgili faturanın da davalı tarafından maliyeye alış olarak bildirildiği anlaşılmaktadır. Davalı yan istinaf başvurusunda salt defter incelemesi ile sonuca gidilemeyeceğini ileri sürmüşse de, faturanın defterlere çekincesiz olarak kaydedilmiş olması, malın ayıpsız ve tam olarak teslim alındığına karine teşkil eder. Bu noktadan sonra artık ispat külfeti davalı yan üzerine geçecektir. (Yargıtay 15. HD 2020/266 E. 2020/3200 K. 14/12/2020)
Malların ayıplı olduğuna dair, herhangi bir ihbar ve bildirime dair belge sunulmadığı gibi, bakiye mal bedelinin dava dışı …. firmasının kabulüne bağlı olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığı da anlaşılamamıştır. Dosyaya sunulu gümrük fotoğrafları ile …. belgeleri de ayıp ihbarının ispatına yeterli görülmemiştir.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.303,91 TL harçtan peşin alınan 825,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.477,93 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/11/2022

…………
Başkan
………..

………….
Üye
………….

……….
Üye
………

…………….
Katip
………

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”