Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/773 E. 2022/1683 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/773
KARAR NO : 2022/1683

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/06/2020
NUMARASI : 2020/87 Esas, 2020/357 Karar
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
YAZIM TARİHİ : 02/11/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/06/2020 tarih ve 2020/87 Esas, 2020/357 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davalı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili : müvekkili davacı ile dava dışı … isimli şirket arasında var olan ticari ilişki kapsamında faturalandırılıp davacıya teslim edilen ürünün yeniden fatura düzenlenerek davalıya satıldığını ve teslim edildiğini, davalının …. tarih ve ….seri numaralı, …. tarih ve….seri numaralı,…. tarih ve …. seri numaralı faturalara konu ürünü teslim almasına rağmen bedeli ödemediğini, fatura bedeli ….-TL’nin tahsili için başlatılan takibe (…. İcra D.nin …. E.) itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptali ile takibin devamını, davalının alacağın %20’sinden az olmayacak şekilde icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

Davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece; eldeki davada, borçlular aleyhine başlatılan takibin dayanağı …. tarih ve …. seri numaralı, ….tarih ve …. seri numaralı, … tarih ve …. seri numaralı faturalar olduğu, takibe dayanak faturaların Türk Ticaret Kanunu m. 21 gereğince kesinleşmiş ve tarafları bağlayıcı olduğunun kabul edilebilmesi için, fatura konusu malla ilgili yanlar arasında sözleşme yapıldığının yasal delillerle kanıtlanması ve bedeli uyuşmazlık konusu malın alıcıya teslim edildiğinin satıcı tarafından kanıtlanmış olması zorunlu olduğunu, işaret edilen koşullar gerçekleşmeden sadece faturanın satıcının ticari defterlerine işlenmiş olması yanlar arasında akdi ilişkinin kurulmuş ve mal bedelinin istenebilir olduğunu kanıtlamayacağı, bununla birlikte davacı vekili, 07/12/2016 muhabere havale tarihli dilekçesi ile takibe konu ana paranın son taksiti … tarihinde olacak şekilde ödendiğini beyan ettiği, takibe konu ana paranın gerçekten davanın ikamesinden sonra bütünüyle ödendiği görüldüğü, buna göre davalı, fatura tutarlarını ödemek suretiyle faturaya konu malın kendisine teslim edildiğini kabul ettiği, yani davacı takibinde haklı olduğu ve takibin devamına karar verilmesi gerektiği, bu sebeplerle, davanın kabulüne karar verildiği, itirazın iptali davalarında, davanın ikamesinden sonra yapılan ödemeler (takip dosyası infazen kapatılmamış ise) infaz aşamasında nazara alınacağından yapılan ödemlerin infaz aşamasında nazara alınmasına şeklinde hüküm kurulduğu, davalının takibe itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu değerlendirildiği gerekçesiyle kabul edilen toplam miktar üzerinden davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

Davalı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yerel mahkeme 12/01/2018 tarih ve 193/51 sayılı kararı ile ” davanın reddine ” karar verdiğini, bu karar B.A.M. 11 H.D.’ nin 09/01/2020 tarih ve 1521/5 sayılı kararı ile kaldırıldığını, Yerel mahkemenin ilk kararı hukuka esas ve usul yönünden uygun olduğunu, yerel mahkemenin direnme kararı vermesi gerektiğini, Yerel mahkeme gerekçesinde ( ilk kararında da olduğu gibi ) davanın neden ret edilmesi gerektiği noktasında çok yerinde tespitler de bulunduğunu, yerel mahkemenin davanın ispat edilmediği sonucuna vardığını, ancak devam ile davalı tarafça ödeme yapıldığının tevşik edildiğini, bunun ise malın alındığı anlamına geldiği şeklinde yorumlanmak sureti ile davanın bu kere kabulüne karar verdiğini, bu kararın yerinde olmadığını, önceki karar da ısrar gerektiğini, velevki karar haklı bile olsa; yapıldığı iddia edilen ödeme “kısmı ” itiraza ilişkin olduğunu, zaten icraya itirazda da alacağın bir kısmına itiraz edildiğini, tamamına itiraz edilmediğini, daha sonra itiraz etmedikleri kısım da ödendiğini, bu nedenle yerel mahkeme tarafından ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari satıma konu bakiye fatura bedellerinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67/1 maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.

İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, tüm dosya kapsamından; bilirkişi raporu, karar gerekçe içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.489,15 TL harçtan peşin alınan 400,00 TL harç mahsup edilerek bakiye 1.089,15‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”