Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/761 E. 2022/1657 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/761
KARAR NO : 2022/1657

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2021
NUMARASI : 2017/904 Esas, 2021/52 Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … -……
Av. …
Av. … – …….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … – ……….
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/10/2022
YAZIM TARİHİ : 31/10/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19/01/2021 tarih ve 2017/904 esas, 2021/52 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, taraflar arasında ….tarihinde,….fatura numaralı …. USD bedelli, …. fatura numaralı …. USD bedelli, …. tarihinde, …. fatura numaralı ….USD bedelli, …. fatura numaralı ….USD bedelli, …. fatura numaralı …USD bedelli faturalar karşılığında hammadde alışverişi gerçekleştiğini, yapılan bu alışverişlere binaen müvekkili adına, davalı şirket tarafından kaşeli ve imzalı faturaların düzenlendiğini, müvekkilinin ihracat yapan bir firma olup, bu ihracat neticesinde …. tesis etmiş olduğu KDV iadesi imkanından yararlandığını, müvekkili şirketin bütün beklenti karının KDV iadesi üzerine olduğunu, bu imkandan yararlanabilmesi için belli denetimlerden geçtiğini, ….tarafından düzenlenen KDV iadesi kontrol raporunda; … Şubat döneminde davalı şirket tarafından sahte belge düzenleme fillinin işlendiğinin tespit edildiğinden KDV iadesi yapılmadığını, düzenlenen faturaların sahte olduğu belirtilse de, yapılan alışverişin gerçek olduğunu ve müvekkilinin hammaddeyi almış olup, ücretini de ödediğini, davalıya, kendi kusurlu hareketleriyle sebep olduğu zararlarının tazmini için noterden ihtarname çekildiğini, müvekkilinin satış sözleşmesine uyduğunu, yükümlülükleri yerine getirdiğini, davalının eylemininden müvekkilinin etkilediğini ve ticari itibarının zedelendiğini belirterek şimdilik 140.646,00 TL (39.618,79 USD karşılığı) maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili tarafından gönderilen faturaların tamamen gerçek olup, bu hususta vergi dairelerinin veya vergi müfettişlerinin herhangi bir raporu ve kararının söz konusu olmadığını, müvekkili şirket hakkında başka bir şirket tarafından düzenlenen faturalar nedeniyle karşıt inceleme yapıldığını, bu incelemenin henüz karara bağlanmadığını ve devam ettiğini, bu inceleme neticelendiğinde gerçeklerin ortaya çıkacağını beyanla davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı hakkında vergi inceleme raporunun bulunmadığı, kontrol raporunun tetkikinde ise, sahte belge düzenleme tespitinin olduğu fakat, davalı tarafça katma değer vergisi kontrol raporuna karşı açılan dava neticesinde İstanbul 5. Vergi Mahkemesi tarafından …. kayıtlarından sahte belge düzenleme tespitinin kaldırılmasına ilişkin hüküm tesis edildiği, fakat mahkemenin bu tespitinin süreci bitirmeyeceği ayrıca, davalı hakkında vergi incelemesi yapılacağı, vergi incelemesinin yapılması neticesinde ise sahte belge düzenlendiği tespiti durumunda davacıya iade edilecek ürünlere ilişkin katma değer vergisinin haksız iade olarak değerlendirilerek geri alınması gerekeceğinin bildirildiği, henüz davalı tarafından düzenlenen faturalarla ilgili sürecin tamamlanmadığının bildirildiği, davalı tarafın davacı tarafla aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklı düzenlemiş olduğu faturalarla ilgili sahteliğe ilişkin bu aşamaya kadar yapılmış bir tespitin olmadığı, sahteliğin tespitine ilişkin tespit bulunmayan bu faturalardan kaynaklı davanın açıldığı ve yargılamanın devam ettiği süreçte herhangi bir zararının doğmadığı, zararın varlığına ilişkin tespitin davanın açıldığı tarih itibariyle değerlendirileceği gerekçesiyle davasının reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile yaptığı hammadde ticaretine ilişkin davalı tarafından müvekkili adına kesilen faturalarla ilgili olarak …. tarafından düzenlenen …tarih ve …. numaralı KDV iadesi kontrol raporu neticesinde davalı firmanın sahte belge düzenleme fiili kapsamında değerlendirilmesi nedeniyle ilgili faturaların müvekkili kayıtlarından çıkarılmasının istendiğini ve taraflarına faturaların KDV iadelerinin gerçekleştirilmediğini, ilgili raporun dosyaya sunulduğunu, yargılama sırasında ….’na yazılan 05/04/2019 tarihli müzekkereye verilen 09/04/2019 tarihli cevap yazısında da davalı şirket hakkında “Sahte Belge Düzenleme Tespiti” bulunduğunun ortaya konulduğunu, davalı şirket hakkında devam eden vergi incelemesinin sonucu beklendikten sonra karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava hukuksal niteliği itibariyle, sahte fatura düzenlendiği iddiasına dayalı KDV iadesi alınamamasına bağlı olarak uğranılan maddi manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.

İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalı tarafından vergi dairesince kod listeye alınmasına ilişkin idari işlemin iptali için açılan davada İstanbul 5. Vergi Mahkemesi’nin 2017/1820 E. 2018/178 K. Sayılı 09/02/2018 tarihli kararı ile vergi mükelleflerinin kanunda olmayan şekilde sınırlandırılamayacağı gerekçesi ile özel esaslara alınmasına dair işlemin iptaline karar verildiği, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nin 2018/1869 E. 2018/2310 K. Sayılı 26/09/2018 tarihli kararı ile de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Oysa ki, vergi dairesi tarafından gelen yazı cevaplarından da anlaşılacağı üzere davalının sahte fatura düzenlediği iddiasına dayalı olarak davacıya KDV iadesinin yapılmadığı, sahtelik iddiasının esası açısından bu aşamada henüz net bir saptama olmadığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesince iptal edilen işlem ise faturanın sahteliğine dair esas işlem olmayıp idarenin kanuna aykırı sınıflandırma işlemine ilişkindir.
HMK’nın 165/I fıkrası gereğince, bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir. Somut olayda adı geçen dava konusu KDV iadesi alınamayan faturalara ilişkin olarak vergi incelemesinin esas yönünden halen devam edip etmediği, sonuçlanıp sonuçlanmadığı, sonuçlanmışsa idari yargıda bu işleme dair iptal davası açılıp açılmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, dava teorisinden bahisle dava tarihinde kesinleşmiş bir tespit ve zarar olmadığından hareketle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Dava tarihinde kesinleşmiş bir sahte fatura tespiti olmasa da henüz devam eden bir inceleme sürecinin bulunması halinde eldeki davanın da sonucuna etki edeceği aşikar olduğu gibi somut olayda dava teorisinin uygulanma yeri bulunmamaktadır. Zira, sahtelik tespiti geçmişe etkili sonuç doğurur.
Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince HMK’nın 165/I maddesi bağlamında idari makamın sahte faturaya ilişkin müfettiş incelemesinin sonucu bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi için HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca KABULÜNE,
2-Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/01/2021 günlü 2017/904 esas, 2021/52 karar sayılı istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın yeniden görülmesi için mahal mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda nazara alınmasına,
6-İşbu gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/10/2022


Başkan


Üye


Üye


Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”