Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/707 E. 2022/1623 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/707 – 2022/1623
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/707
KARAR NO : 2022/1623

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ………
ÜYE : …………….
ÜYE : …………..
KATİP : ………..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2021
NUMARASI : 2020/439 Esas, 2021/141 Karar
DAVACI :………..
VEKİLİ : Av. …………
DAVALI : ………..
VEKİLLERİ : Av. ……..
Av. ………
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
YAZIM TARİHİ : 27/10/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/03/2021 tarih ve 2020/439 Esas, 2021/141 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; Müvekkiline ait …. küpe numaralı hayvanın…. tarihinde hastalanması sonucunda …. tarihinde öldüğünü, yine müvekkiline ait TR …. küpe numaralı hayvanın …. tarihinde hastalanması nedeniyle tedavi altına alındığını ve …. tarihinde öldüğünü, ölen iki büyükbaş hayvanın ….kapsamında sigortalı olduğunu, bu nedenle doğan zararın tazmini için davalı tarafa başvuru yapıldığını ancak hayvanlardaki hasarın zeyil başlangıç tarihinden önce meydana geldiği gerekçesi ile talebin reddedildiğini, zararın sigorta teminatı kapsamında olduğunu, teminat ödenmesi için gerekli tüm şartların gerçekleştiğini, davalı taraf ile yaptıkları arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını belirterek müvekkilinin uğramış olduğu ….-TL zararın davalı şirkete başvuru tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili; Davacı tarafın talebinin poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, davaya konu poliçede daini mürtehin bulunduğunu, bu nedenle davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili kurumun ilgili hasara ilişkin olarak mevzuat kapsamında üzerine düşen tüm yasal yükümlülüğü yerine getirdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece; somut olayda, davacı tarafa 03/12/2020 tarihli celsede meydana gelen zararın teminat kapsamında kalıp kalmadığı hakkında rapor tanzimi için yapılacak bilirkişi incelemesine gerekli avansı yatırması yönünde kesin süre verildiği, davacı taraf bu ücreti süresi içerisinde yatırmadığı gibi müteakip ikinci celseye kadar da ödeme girişiminde bulunmadığı, belirlenen avans son celsenin atılı olduğu tarihte eksik yatırılarak celse kaybına neden olunduğu, bu durumda ancak bilirkişi incelemesi ile açıklığa kavuşturulacak yargılama ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece 03.12.2020 tarihli 2 no’lu celsede delil avansı yatırılması amacıyla verilen kesin süreye ilişkin olarak oluşturulan ara karar usulüne uygun oluşturulmadığını, öncelikle …. hakkı sahibinin muvafakatının alınması gerektiğini, dava konusu poliçede, …. A.Ş.’nin dain-i mürtehin sıfatı bulunduğunu, böyle bir durumda sigortadan talep etme hakkı öncelikle dain-i mürtehin hakkı sahibinde olduğunu, Mahkemece öncelikle dain-i mürtehin hak sahibinin muvafakat edip etmediğinin araştırılması gerektiğini, 11.03.2021 tarihli 4 no’lu celsede taraflarınca dain-i mürtehin hak sahibinden alınan muvafakat belgesi mahkemeye sunulduğunu, ancak bu aşamada aktif husumet sıfatı kazanıldığından bu aşamadan sonra esas hakkında inceleme yapılması ve taraflarına delil avansı yatırmaları için süre verilmesi gerekirken 03.12.2020 tarihli celsede kesin süre verilmesinin hatalı olduğunu, nitekim daini-mürtehin hakkı sahibinin davanın devam etmesine muvafakat edip etmeyeceğini bilebilmelerinni mümkün olmadığını, daini-mürtehin hakkı sahibi, …. A.Ş.’den muvafakat alınır alınmaz 1.000 TL bilirkişi ücreti ödendiğini, davalının bilirkişi deliline dayandığını, taraflarınca da bilirkişi deliline dayanıldığını, hem taraflarınca hem de davalı tarafça aynı delillere dayanıldığından bu deliller için gerekli masrafın iki tarafça karşılanması gerektiğini, bu sebeple bu husus göz ardı edilerek bilirkişi masrafının karşılanması için sadece taraflarına süre verilmesinin hatalı olduğunu, her iki taraf da dava konusu sigorta poliçesine, zaylnameye, hasar dosyasına, tutanaklara ve bilirkişi deliline dayandığını, bu sebeple gerekli delil avansının her iki taraftan da yarı yarıya istenmesi gerektiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Dava, devlet destekli hayvan hayat sigorta poliçesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.

İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, tüm dosya kapsamından; karar gerekçe içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde mahkemece yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usulen hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/10/2022

…………
Başkan
………….
(e-imzalıdır)
…………
Üye
…………..
(e-imzalıdır)
…………
Üye
………
(e-imzalıdır)
………
Katip
………
(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”