Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1447 E. 2023/126 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1447 – 2023/126
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1447
KARAR NO : 2023/126
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …….
ÜYE : ……
ÜYE : …….
KATİP : …….

İNCELENEN KARARIN :
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2019
NUMARASI : 2017/613 Esas, 2019/1320 Karar
DAVACI : ……..
VEKİLİ : Av……..
DAVALI : …….
VEKİLİ : Av……
DAVANIN KONUSU : İpoteğin Fekki
İSTİNAF KARARININ :
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
YAZIM TARİHİ : 18/01/2023

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/11/2019 tarih ve 2017/613 Esas, 2019/1320 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davalı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, davacı şirket ile dava dışı……. arasındaki kredilerin teminatı olarak……. İli …..lçesi, ……h. ……Pafta, …… Ada …. Parselde kayıtlı Zemin kat A Blok, Bağımsız Bölüm 2’de bulunan mesken vasıflı taşınmaz maliki …… tarafından ….. tarihli ve ….. yevmiye sayısı ile …… TL bedelle 2. dereceden davacı banka lehine ipotek verildiğini, taşınmaz üzerine ayrıca davalı ….. . lehine …… TL bedelli 1. dereceden ……. yevmiye ve …….. tarihli ipotek tesis edildiğini, davalı taraf davacının yaptığı ödemeye rağmen taahhütnamesine aykırı hareket ederek dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek kaydını fek etmediğini, davalıya ihtar gönderildiğini, ödeme dekontun …… tarihinde tebliğ edildiğini, ancak dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotekin fek edilmediğini beyanla …… bulunan taşınmaz üzerindeki 1. derece ipoteğin feki ile, 2. derecedeki ipoteğin 1. derece ipotek kaydı olarak yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava dışı …… davalı banka nezdinde kredi riskinin devam ettiğini, dava dışı …… hesabına yaptığı EFT işleminde davacı bankanın kusuru bulunması nedeniyle açılan ipotek fekki davası hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu, ayrıca …… tarafından sabit faizli konut finansmanı kredi sözleşmesi öncesi bilgi formu imzalattırıldığını, davaya konu ipoteğin tesis edildiği taşınmazın …….. olduğunu, davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı bankanın davacı bankaya …… tarihinde kapama bakiye borcu olan …… TL müşteri hesabına transfer edildiğinde adı geçen müşterinin kredi borcunun kapatılarak ipotek fek yazısının …. gün içinde müşteriye verileceği yönünde yazı verdiği, anılan belgede paranın yatırılması için kesin bir tarih belirtilmediği….. tarihinde kapama bakiyesi olan ….. TL’nin yatırıldığını, kapama bakiyesi bedelinin yaklaşık ….. gün sonra şubeden çekildiği, davalı banka, davacı bankaya verdiği belgede kapama bakiyesinin yatırılması durumunda ipoteğin fekkine karar verileceğini taahhüt etmesi ve kapama bakiyesinin ödendiği halde yaklaşık ……. gün sonra 3. kişiye ödeme yapılması karşısında davalı bankanın basiretli bir tacir gibi davranmayarak fekki sağlamadığı ve davanın açılmasına sebep olduğu, davalı vekilinin ……. tarihli dilekçe ile ……. şubesine ….. tarihinde ……. TL erken ödeme yapılarak kredi kapatıldığından davalı bankaca ipotek fek işlemlerine başlandığını bildirdiği, davalı tarafça …… tarihinde ipoteğin fekine ilişkin talepte bulunulduğu, tapunun cevabında ipoteğin devam etmediği terkin işlemine ait terkin talep yazının gönderildiği, davalı tarafça dava tarihinden sonra fek talebinde bulunulduğu, davanın açılmasına sebebiyet verildiği anlaşıldığı gerekçesiyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilerek konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davalı vekili, müvekkil banka ile dava dışı …… arasında akdedilen ……. tarihli konut finansmanı sözleşmesinin teminatı olarak davaya konu taşınmaz üzerine müvekkil banka lehine 1. dereceden …… TL tutarlı ipotek tesis edildiğini, ayrıca dava dışı …… tarafından ‘Sabit Faizli Konut Finansmanı Kredi Sözleşmesi Öncesi Bilgi Formu’ imzalandığını, davaya konu ipoteğin tesis edildiği taşınmazın maliki dava dışı ….. olduğundan davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davaya konu edilen taşınmaz kayıtları tetkik edildiğinde mezkur taşınmazın malikinin dava dışı …… olduğu görüleceğini, dolayısıyla işbu taşınmaza ilişkin davacı bankanın davada taraf ehliyeti bulunmadığını, davacı banka tarafından taahhütnameye uygun hareket edilmediğinden müvekkil bankaya yapılan ödemelerin önemli bir bölümü dava dışı ……. tarafından hesaptan cekildiğini, bu nedenle kredi kapatılmadığından bankanın riskinin devam ettiğini, davacı bankanın taahhütnameye aykırı ve kusurlu bu fiili nedeniyle dava dışı ……. tarafından, davacı tarafından yatırılan ……. TL tutarın ……. TL’si hesaptan çekildiğini, bilahare hesaptan çekilen tutarın, dava dışı ….. tarafından çekildiğini gösteren ……. tarafından müvekkil bankaya beyan ve taahhüt yazısı verildiğini, davacı bankanın bu kusurlu fiilleri nedeniyle müvekkil banka tarafından dava dışı …… kredi alacağı tahsil edilemediğini, müvekkil bankanın da zarara uğradığını, davacı tarafın hiç kimse kendi kusurundan yararlanamaz ilkesine aykırı olarak ipoteğin fekkine ilişkin ikame edilen hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz işbu davanın reddi gerektiğini, müvekkil banka ile müşteri arasındaki sözleşmeye ve mevzuat hükümlerine göre müvekkil bankanın riski devam ettiğinden davaya konu ipoteği fek etmeme hakkı bulunduğunu, bilirkişi raporları davadaki haklılıklarını ispatlar nitelikte olduğunu, dolayısıyla davanın açılmasına müvekkil banka sebebiyet vermediğinden davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilecekse dahi yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Dava hukuksal niteliği itibariyle; ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
İnceleme; HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken ….. TL istinaf karar harcından peşin alınan ……. TL harcın mahsubu ile bakiye ….. TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesine göre kararın taraflara dairemizce tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir. 18/01/2023

Başkan
(e-imzalıdır)

Üye
(e-imzalıdır)

Üye
(e-imzalıdır)
Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”