Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1338 E. 2023/147 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1338 – 2023/147
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1338
KARAR NO : 2023/147

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ……..
ÜYE : ……..
ÜYE : ………
KATİP : ………..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2021
NUMARASI : 2020/408 Esas, 2021/180 Karar

DAVACI : ………….
VEKİLİ : Av. …………
DAVALI : ………….
VEKİLLERİ : Av. ……….
Av. ……….
DAVANIN KONUSU : Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/01/2023
YAZIM TARİHİ : 23/01/2023

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 23/03/2021 tarih ve 2020/408 esas, 2021/180 karar sayılı kararın istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı bankadan farklı dönemlerde toplamda ………. TL tutarında rötatif (borçlu cari hesap) kredi kullandığını, müvekkili şirketin rötatif krediyi kullandığı dönemde davalı bankanın faizi çok yüksek oranda tahakkuk ve tahsil ettiğini, faiz oranlarının TCMB’nin ortalama faiz oranlarının çok üzerinde uygulandığını, davalı bankanın, müvekkilinin rötatif kredi kullandığı dönemlerde değişken olan faiz oranlarının artması durumunda faiz oranını arttırırken, oranların düştüğü dönemde ise faiz oranlarını düşürmeyerek yüksek faiz tahakkuk ederek haksız kazanç sağladığını, bu nedenle müvekkilinin rötatif kredi kullandığı …….. – ………. ve ……… – ……. dönemlerinde fazla olarak tahakkuk ettirilip tahsil edilen fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ……… TL’lik faiz alacağının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, söz konusu alacağa arabulucuya başvuru tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanan avans faiz oranının uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının tacir olup, tüzel kişiliği haiz bir şirket olduğunu, tüketici hukukundan kaynaklanan hakların tacirlere uygulanamayacağını, ücret uygulamasından önce müşteri bilgilendirmesinin müvekkil banka çalışanları tarafından yapıldığını, davacı tarafa bildirimin ulaştığının müvekkili bankadan teyit edildiğini, davacıdan tahsil edilen periyodik hizmet komisyonunun mevzuat ve sözleşmelere uygun olduğundan davacı tarafın iddia ve beyanlarını kabul etmediklerini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, mahkemenin dava dilekçesindeki delillerle ilgili yeterli değerlendirme yapmadığını, bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, bilirkişi raporunda mahkemenin ara kararında belirttiği gibi faiz tutarı ve faiz oranlarının tespiti için davalı bankanın sunmuş olduğu müvekkiline ait olan kredi hesap özetlerinden bağımsız olarak hesaplama yapılmadığını, raporun çelişkili olduğunu, mahkemenin davanın konusunu ve dayanağını oluşturan vakıalara ilişkin hukuki nitelendirme yapmadığını, hukuki nitelendirmede yanıldığını, GKS’ler yönünden bir değerlendirme yapılmadığını, davalı bankanın dürüstlük kuralını ihlal ettiğini, davalı banka tarafından mahkemeye sunulan müzekkere cevabında müvekkili şirkete en düşük ….oranında faiz uygulandığının belirtildiğini, ancak bilirkişi raporunda ise, kredi hesap özetlerine dayanarak faiz oranlarının en düşük %……. uygulandığının iddia edildiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

İnceleme, HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, dairemizce de usul ve yasaya uygun görülen bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya kapsamına göre davalı Banka tarafından uygulanan faiz oranları ve miktarının taraflar arasında düzenlenen rötatif kredi sözleşmesi hükümlerine uygun olduğu, buna göre mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın reddine yönelik kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken ……. TL istinaf karar harcından peşin alınan………. TL harcın mahsubu ile bakiye ………. TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/01/2023

………
Başkan
………..

………
Üye
……..

………..
Üye
………..

………..
Katip
………..

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”