Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1183 E. 2021/1370 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1183
KARAR NO : 2021/1370

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/07/2020
NUMARASI : 2020/182 Esas, 2020/574 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
İLİŞKİLİ KİŞİ :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
YAZIM TARİHİ : 29/09/2021

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/07/2020 tarih ve 2020/182 Esas, 2020/574 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Keşidecisi …Şirketi olan ….Bankası ….Şubesine ait, … tarihli, …Nolu, … emrine keşide edilmiş …TL bedelli 1 adet çekin kaybolduğunu tüm aramalara rağmen bulunamadığını, mağdur olduğunu, açıklanan bu nedenlerle; davaya konu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davacı …’un ilgili çekin lehtarı veya cirantası olarak bulunmadığı, 6102 sayılı T.T.K’nın 818/1-s maddesinin yollanmasıyla 757. Maddesinde düzenlenen zayi nedeniyle iptal davası açma hakkının lehtara ve yetkili hamile tanındığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararının hatalı olduğunu, müvekkilinin … İli, … İlçesi, … Ada, .. Parsel, ..Blok … Bodrum Kat … Nl. Bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazı iptal davasına konu çekin keşidecisi ….Şirketi yetkilisi …’in babası …’e sattığını ve satış bedelinin bir kısmına karşılık iptale konu çeki aldığını, çekin müvekkilinin yedindeyken kaybolduğunu ve işbu iptal davasının açıldığını, müvekkilinin çeki mahkemeye ibraz eden …’la ise herhangi bir hukuki ilişkisi olmadığını, müdahil tarafın dosyaya sunmuş olduğu sözleşmede müvekkilinin imzasının bulunmadığının açıkça görüleceğini, müdahil …’ın eşi …’ın 2019 yılının 11. ayından 2020 yılının 3. ayına kadar müvekkilinin muhasebesini tuttuğunu, gerek çeki gerekse dosyaya ibraz ettikleri Maliye ile ilgili evrakları kötü niyetle ele geçirmiş olabileceklerini, bu şahıs ve eşi hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ve soruşturmanın halen devam ettiğini, yerel mahkemenin iptale konu çekte müvekkilinin cirosu bulunmadığı ve bu nedenle lehtar ve yetkili hamil pozisyonunda olmadığı için çek iptal davası açamayacağı yönündeki gerekçesinin isabetli olmadığını, nitekim Yargıtay 11. HD’nin 15/11/2017 gün ve 2016/3882 E., 2017/6192 K. sayılı ilamında; “hasımsız olarak açılan çek iptali davasında kesin ispatın aranamayacağını, davacının çekin kaybolduğunun -kuvvetle muhtemel- olduğunu göstermesinin yeterli olacağı”nın kabul edildiğini, yargılamaya konu çekte müdahil …’dan önce ciranta olarak gözüken …’le müvekkili arasında taşınmaz alışverişi olduğunun görüldüğünü, bu nedenle yerel mahkemenin müvekkilinin yetkili hamil olmadığına yönelik gerekçesinin isabetli olmadığını belirterek hatalı yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılarmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK’ nın 757 vd. maddelerinde yer alan kambiyo senedinin zayi nedeni ile iptal davası, iradesi dışında kambiyo senedi elinden çıkan kişiye, hakkın senetsiz olarak ileri sürülmesi veya borçludan yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilme imkanı verir (TTK m. 651-652).Aynı Kanunun 759. maddesi uyarınca, iptal isteminde bulunan kişi, çek elinde iken zayi olduğunu inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sunmak, çekin bir suretini ibraz etmek yahut da çekin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür.
Esasen hasımsız olarak açılan ve kesin hüküm niteliği de taşımayacak olan bu tür davalarda, davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu konusunda, mahkemeye olumlu bir kanaat verecek kadar delil sunulmasını yeterli saymak gereklidir. Aksinin kabulü ile davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi nedeniyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dava sırasında yapılacak olan ilanlar sonucunda, hak sahipleri varsa ortaya çıkabilecek ve kendilerine karşı istirdat davası açılabilecek, ya da hak sahipleri tarafından hasımlı olarak açılacak bir dava ile çek iptali kararının iptali talep edilebilecektir. Dolayısıyla mahkemeyi tereddüde sevk eden hususlar, esasen anılan davalarda tartışılacaktır.
Çek iptal işlemleri öncelikle mahkemeye bir dilekçe verilmesi ile başlamaktadır.İptal ve ödemeden men talebinde bulunan kişi, zayi olan çekin zilyedi olduğunu gösterir delillerini mahkemeye sunmalıdır. Örneğin çekin önü ve arkasının yer aldığı bir fotokopisi önemli bir ispat aracıdır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 790. maddesinde “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır” düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı tarafından, dava konusu çekin kaybedildiği ileri sürülmüş ve anılan çekin fotokopisi muhatap banka tarafından ilk derece mahkemesine sunulmuştur. Dava konusu çek incelendiğinde, çek keşidecisinin … Şti, çek lehtarının ise … olduğu, lehtar tarafından çekin dava dışı …’e, ondan …’a, ondan ….Şti.’ye, …Şti. tarafından da dava dışı … Şti.’ye ciro edildiği, çekin son hamilinin …Şti. olduğu, davacının ciro silsilesinde yer almadığı anlaşılmıştır.
Görüldüğü üzere, davacının dava konusu çeki dördüncü ciranta olan dava dışı …’den ciro yoluyla devraldığını bildirmesine rağmen, çekin … tarafından …’e ciro edildiği, … tarafından çekin davacıdan alındığı bildirilmiş ise de, davacının meşru hamil olduğunu ispatlayamadığı, bu nedenle çek iptali davasını açamayacağı, ilk derece mahkemesi kararının dayandığı deliller ve delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.-TL maktu karar ve ilam harcı peşin alındığından
3-HMK’nın 333/1. maddesi uyarınca varsa artan gider avansının taraflara iadesine,
4-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nın 362-1.ç maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere, 29/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”