Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1050 E. 2022/1963 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1050
KARAR NO : 2022/1963

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2021
NUMARASI : 2018/422 Esas, 2021/238 Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … – [……] UETS
Av. … -……
Av. …
DAVALI : ……
VEKİLLERİ : Av. … – …. UETS
Av. … – ……
Av. … – ……
DAVANIN KONUSU : Alacak (Deniz Taşımacılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
YAZIM TARİHİ : 16/12/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 09/04/2021 tarih ve 2018/422 esas, 2021/238 karar sayılı kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili şirketin yurt içi ve yurt dışı halı ithalatı ve ihracatı yaptığını, müvekkili şirketin …. tarih, ….numara ve …. USD tutarlı fatura karşılığı …. firmasına halı sattığını, bu satımda taşıma işini davalı firmanın TTK’nın hükümlerinde düzenlenen sıfatıyla üstlendiğini, müvekkilinin malı davalıya teslim ettiğini, davalı tarafından konşimento düzenlenip müvekkiline teslim edildiğini, söz konusu malların davalı aracılığıyla ….nolu konteynır ile taşındığını, malın konşimento ibrazı karşılığı alıcı firmaya teslim edeceğine ilişkin sözleşmenin taraflar arasında kurulduğunu, davalının konşimentoyu düzenlemesiyle birlikte kanun gereği konşimentoda tarif edildiği şekilde aldığını beyan ettiği eşyayı konşimento ve atıfta bulunduğu sözleşmedeki şartlar uyarınca senedin iade edilmesi karşılığında teslim edeceğini taahhüt ettiğinin açık olduğunu, fatura konusu malı müvekkilinin kusursuz bir şekilde davalıya teslim ettiğini, davalının malı kontrol ederek müvekkilinden teslim aldığını, davalının, malın konşimento ibrazı olmadan boşaltma limanında teslimi halinde mal bedelinden TTK’nın hükümlerine göre sorumlu olacağını, davalının malı alıcıya teslim ettiğini ancak mal bedeli konşimentosuz teslim edildiği için …. tarafından müvekkiline ödeme yapılmadığını, müvekkilinin davalının sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle zarara uğradığını, müvekkilinin davalıya konşimento bedeli olarak …. USD tutarının on beş gün içinde ödenmesi yönünde ihtarname gönderdiğini, davalının ihtarnameye rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını, bu nedenle davalının TTK hükümleri uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mal bedeli …. USD’nin …. tarihinden itibaren eşleyecek devlet bankalarına USD ile açılmış bir yıl vadele mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetkili mahkemenin İstanbul (Çağlayan) Mahkemeleri olduğunu, davaya konu taşımanın Türkiye’den ….’a yapılan taşıma olup, müvekkili şirketin söz konusu taşımada yalnızca taşıma işleri komisyoncusu olarak görev yaptığını, müvekkilinin söz konusu zarardan sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığını, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, söz konusu taşımanın …. tarihinde gerçekleştiğini, davanın ise 27/03/2018 tarihinde açıldığını, davanın süresi içerisinde açılmaması nedeniyle zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, davacının dava dilekçesindeki tüm iddialarını ispatlaması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek şartıyla talep edilen bedelin sorumluluk sınırının üstünde olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile, ….USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduat faizini uyguladığı en yüksek faiz oranının uygulanarak işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili, yetki itirazlarının dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu taşımaya ilişkin konşimentonun arka yüzünde yer alan 25. maddesi ile taraflar arasında çıkabilecek uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin “… mahkemeleri”, uygulanacak hukukun “… hukuku” olduğunun düzenlendiğini, Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunmaması ise bir ilk itiraz değil, dava şartı olduğundan her aşamada ileri sürülebileceğini, dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmesi gerekirken Yargıtay uygulamasına aykırı şekilde davanın esasına girilerek, bilirkişi raporlarında vurgulanmış yetki husus irdelenmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, sözlü yargılama günü ihtar edilmeksizin dosya hakkında karar verilmesi nedeniyle savunma haklarının kısıtlandığını, bu nedenle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Dava alacak (deniz taşımacılığından kaynaklanan) istemine ilişkindir.

İnceleme, HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 14.231,14 TL harçtan peşin alınan 3.496,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.734,52‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/12/2022


Başkan


Üye


Üye


Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”