Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO:
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :
VEKİLLERİ :

KARŞI TARAF :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
YAZIM TARİHİ : 15/09/2021

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince …. kararının istinaf incelemesi ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin sahibi olduğu petrol istasyonunu dava dışı 3. kişi olan …’ye sattığını, …’nin ödemenin bir kısmı için nakit bir kısmı için de çek verdiğini, vadesi gelen çeklerin bankaya ibraz edildiğinde karşılıksız çıktığını, bu çeklere istinaden ….esas numaralı icra takipleri başlatıldığını, bu takiplerin petrol şirketi yönünden kesinleştiğini ancak ….yönünden kesinleşmediğini, petrol şirketini işletme devri sözleşmesi ile devrettiğini, devralanın şirket borçlarından sorumlu olduğunu, buna istinaden ….’nin firmasını borçlandırıp icra takipleri açtırdığı, davalı şirketi ve mal varlığının büyük kısmını oğluna satması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ….’ün hiçbir malvarlığı olmadığını, ….Petrol ile ….Petrol arasında fiili ve organik bağ bulunduğunu, işbu sebeple …, …. Petrol İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. ve … adına kayıtlı malvarlıkları üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasını, davalı şirket ve şahıs adına kayıtlı tüm taşınmazlar üzerinde teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İhtiyati haciz ve tedbire itiraz eden …, …. Petrol İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. vekili dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki borçluların adreslerinin … olduğunu, muhatap bankanın bulunduğu yerin …. Şubesi, çekin keşide edildiği yerin de ….İlçesi olduğunu, dolayısı ile başlatılmış olan icra takiplerinin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış olup takiplerin ….İcra Müdürlüğünde başlatılması gerektiğini, karşı tarafın ihtiyati tedbir ve ihtiyati hacze dayanak olarak gösterdiği … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra takip dosyalarına karşı takip borçlusu ….İ tarafından yetkiye, borca ve imzaya itiraz edilmiş olup bu itirazlara ilişkin olarak Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …, Gaziantep 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, Gaziantep 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…. Esas, Gaziantep 3. İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas, Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ve Gaziantep 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, sayılı dosyaları üzerinden davalar açıldığını, Gaziantep 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …, Gaziantep 3. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas ve Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyalarında yetki itirazı kabul edilmiş ve dosyaların yetkili icra dairesi olan .. İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesine karar verildiğini, diğer dosyalar ise halen derdest olduğunu, Müvekkillerinin davacıya herhangi bir borcu bulunmamakla beraber talebe konu çeklerde müvekkillerin taraf sıfatı bulunmadığını, ancak davacı bu borçtan dolayı borçlularla müvekkiller arasında muvazaa olduğunu iş yeri devri olması sebebi ile müvekkillerinde borçtan sorumlu olacaklarını ve bu sebeple ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmesi hukuken mümkün olmadığını, Karşı tarafın işbu talepleri usul ve yasalara aykırı olup hukukumuzda böyle bir sebeple HMK 389 maddesi uyarınca tedbir kararı verilemeyeceğini, …. Petrolün… Petrol ve … ile herhangi fiili veya organik bağı bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; karşı tarafın ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinde bulunan karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; talep dayanağının bir kısım muvazaalı satış ve nâmı müstear olgularına dayandığı, bu hususların yargılamayı gerektiren nitelik taşıdığı dolayısıyla yaklaşık ispat şartının sağlanmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin …. tarihli değişik iş kararı ile davaya konu olay yargılamayı gerektirdiğinden ve yaklaşık ispat şartı sağlanmadığından ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verildiğini, bununla birlikte, mahkemece açılacak tasarrufun iptali davasında hak kaybına uğramamak adına karşı tarafların taşınmazları üzerine konulmasını talep ettikleri ihtiyati tedbir talepleri yönünden de bir değerlendirme yapılmadığını, ayrıca yerel mahkemenin kararının gerekçesiz ve eksik olduğunu, dilekçe ekinde sundukları delillerin neden yaklaşık ispata elverişsiz görüldüğünün belirtilmediğini ve delillerin incelemediğini, bu deliller incelenmiş olsaydı yaklaşık ispat şartının gerçekleşmiş olduğunun görüleceğini, yerel mahkeme kararının aksine dava dilekçelerinde belirttikleri hususların işbu ihtiyati tedbir ve haciz kararları için gerekli yaklaşık ispat şartını sağladığını, müvekkilinin sahibi olduğu petrol istasyonunu dava dışı 3. kişi olan …’ye sattığını, …’nin satım bedelinin bir kısmını nakit ödemişse de bir kısmını ileri vadeli düzenlenen çekler aracılığıyla ödediğini, vadesi geldiğinde işbu çekler bankaya ibraz edilmişse de çeklerin karşılıksız çıktığını, bunun üzerine … İcra Müdürlüğü’nün … numaralı dosyaları ile dava dışı borçlu …’ ve çekte cirosu bulunan …’nin yetkilisi olduğu dava dışı … Petrol Akaryakıt Ürünleri Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi unvanlı şirket adına icra takibi başlatıldığını, başlatılan takiplerde yapılan mal varlığı araştırmasında dava dışı ….Petrol’ün hiçbir mal varlığının olmadığının tespit edildiğini, ayrıca dava dışı şirketin ticaret sicil gazetesinde kayıtlı …..adresine …. İcra Dairesinden talimat ile hacze çıkıldığını, haciz esnasında …. 12. Noterliği tarafından düzenlen …yevmiye numaralı işletme devir sözleşmesi ile … Petrol’ün davalı …. Petrol unvanlı şirkete devredildiğinin görüldüğünü, … Petrol ve ….Tiryaki’nin hukuki boşluk ve ticari hayatın kendisine tanıdığı imkanlardan yararlanarak başka nam ve ünvanla perde arkasından faaliyetlerini devam ettirdiğini açıkça ortaya koyduğunu, bu kapsamda dosya borçluları ile davalı şirket ve şirket yetkilisi arasında fiili ve organik bağ olduğu ve borçluların alacaklı müvekkillerinden ve diğer alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla faaliyetlerini “… Perol” firması üzerinden sürdürdüklerinin sabit olduğunu, açıklanan bu nedenlerle davalılar adına kayıtlı gayrimenkuller ile menkul ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesine, kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı taraf, davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar ve diğer davalıların şahsi malvarlıkları bakımından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda mahkemece, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
HMK’nın hükmün kapsamı başlıklı 297. maddesinde “(1) Hüküm “Türk Milleti Adına” verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini.
b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.
c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.
e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
(2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi yer almıştır.
Ancak somut olayda talep edenin ihtiyati tedbir talebiyle ilgili olarak olumlu ya da olumsuz yönde herhangi bir karar verilmediği, kararın bu yönüyle HMK’nın 297. maddesine uygun olmadığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle talep edenin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK’nın 355. Maddesi dikkate alınarak kararın kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1- Mahkemece verilen karar açıklanan gerekçeye göre usul ve yasaya uygun olmadığından HMK’nın 355. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, kaldırma sebebine göre talep eden taraf vekilinin sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
2-Dosyanın mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Talep halinde, istinaf karar ve ilam harcının davacıya İADESİNE,
4-HMK’nın 359/3. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
HMK’nın 353. ve 355. maddesine göre kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/09/2021

…
Başkan
…
e-imzalıdır.
…
Üye
…
e-imzalıdır.
…
Üye
…
e-imzalıdır.
…
Katip
…
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”