Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/935 E. 2022/257 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/935
KARAR NO : 2022/257

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2020
NUMARASI : 2019/581 Esas, 2020/282 Karar
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
YAZIM TARİHİ : 16/02/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/02/2020 tarih ve 2019/581 Esas, 2020/282 Karar sayılı kararın istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; … tarihli …. TL bedelli, …. tarihli …. TL bedelli, …tarihli …. TL bedelli ve …tarihli … TL bedelli çeklerin davalıya sipariş avansı olarak verildiğini, çekler karşılığında müvekkiline teslim edilmesi gereken malların teslim edilmediğini ileri sürerek müvekkilinin çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Vekili; mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Denizli mahkemeleri olduğunu, davacının çeklerin bedelsiz kaldığını ispatlamakla yükümlü olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; Davacı vekilinin son duruşmada davanın konusuz kaldığını beyan ettiği, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumu araştırmasına göre davacının davasını haklı bir nedene dayalı olarak açtığı konusunda kanaat oluşmadığı gerekçesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, taralar lehine ücret takdirine yer olmadığına karar verilmiştir

Davacı Vekili; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla davalı şirket davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, davalı şirketin dava açmadan önce yapılan görüşmelerde çekleri iade etmeye yanaşmadığını, ayrıca taraflarınca gönderilen ihtarnameye de olumlu cevap vermediğini, davanın açılmasından sonra ise davalı taraf söz konusu çekleri iade edeceği bahanesi ile taraflarını oyaladığını, taraflar arasında yapılan uzun görüşmeler sonucu çeklerin bir kısmının aynen iadesi, bir kısmının ise karşılığı olarak piyasa fiyatından oldukça yüksek bedelli mallar vermek suretiyle anlaşmak zorunda bırakıldığını, bu nedenle açılan dava konusuz kaldığını, yerel mahkemece vekalet ücretine, kötü niyet tazminatına ve yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekirken bu hususların reddine karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı şirketin 26/02/2020 tarihinde mahkeme dosyasına göndermiş olduğu dilekçede yer alan “2- Davacı yan tarafından dava konusu yapılan çeklerin tarafımızca ödenmiş olması, ödenen çeklerin davacı yana iade edildiğinden ve ödenmeyen çekler için de davacı asile ürün teslimi yapıldığından dava konusuz kalmış olup bu nedenle davanın reddi gerekmektedir.” şeklindeki beyanının ikrar mahiyetinde olduğunu, davalının bu beyanı ile çeklerin elinde olduğunu ve çek bedellerinin davalı tarafından ödendiğini açıkça ikrar ettiğini, davalı şirket tarafından müvekkilinin borçlu olduğu çeklerin ödenmesi ve bu çeklerin müvekkiline iade edilmesinin davanın haklı nedenlerle açıldığının ispatı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması ve yargıama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesi ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Dava, menfi tespit talebine ilişkindir.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Çek, bir ödeme aracı olup, çeklerin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla verildiği yolunda yasal karine mevcuttur. Bu durumda, davacının söz konusu çekleri mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla verdiğinin kabulü gerekir. Yasal karinenin aksini yani çekin borç ödenmesinden başka bir amaçla verildiğini, bedelsiz bir avans çeki olduğunu iddia eden davacı tarafın bunu kesin delillerle ispatlaması gerekir. (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2018/2939 Esas, 2019/4786 Karar sayılı 2017/3521 Esas, 2019/1844 Karar sayılı kararları)

Somut olayda; davacı taraf, dava konusu çeklerin davalıya avans olarak verildiğini, davalının çekler karşılığında teslim etmesi gereken malları teslim etmediğini ileri sürmektedir. Bu durumda çekin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla verildiği yönündeki yasal karine davalı lehinedir. Davacı tarafça söz konusu karinenin aksini ispatlayacak yazılı bir delil sunulmamıştır.

Buna göre mahkemece davanın açılış tarihi itibariyle davalının haklılığını ispatlayamadığının kabul edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,

Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi 16/02/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”