Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/849 E. 2022/235 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/849
KARAR NO : 2022/235

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2019
NUMARASI : 2018/312 Esas, 2019/1181 Karar
DAVACI BİRLEŞEN
DAVADA DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVALI BİRLEŞEN
DAVADA DAVACI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit, İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
YAZIM TARİHİ : 15/02/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/10/2019 tarih ve 2018/312 esas, 2019/1181 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı birleşen davada davacı vekilince istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı birleşen davada davalı vekili, müvekkili bankanın baskılı ofset kutu ve bi kısım gıda maddelerinin …ülkesine ihracatını yapan bir firma olduğunu, müvekkili şirketin muhtelif şehirlerde faaliyet gösteren ambalaj ve gıda sektöründeki firmalardan, yurtdışındaki siparişlere uygun olarak baskılı ofset ambalaj kutusu, selefon, plastik kutu ve muhtelif gıda maddeleri satın almakta ve Irak ülkesine ihratacını gerçekleştirmekte olduğunu, müvekkili şirket ile davalı firma arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davalı firmadan, davalıya ait ….tarih ve Seri A Sıra No:…..sıra nolu fatura …. TL’lik ürün almış olduğunu, müvekkilinin almış olduğu bu ürünü ….’a ihraç ettiğini, ancak gönderilen bu ürünlerin ayıplı olduğunu ve kullanılamayacak durumda olduğunu, bu durumun müvekkili şirket tarafından davalı firmaya defalarca iletildiğini ancak davalı firmanın hep bu talepleri görmezden geldiğini,bahse konu ürün bedeli olarak da müvekkili şirketin …. Bankası … Şubesine ait …keşide tarihli .. TL bedelli çeki keşide ederek vermiş ve bahse konu çekin davalı firma tarafından tahsil edilmiş olduğunu, yine davaya konu ürün bedeline mahsuben müvekkili şirketin ….. ….. Şubesine ait……keşide tarihli …0 TL bedelli çeki düzenleyerek davalı firmaya teslim ettiğini, Davalı firma tarafından sözleşme gereği ayıplı olduğu iddia olunan ürünlerin sorunlarının çözüleceği çözülmediği takdirde çek bedellerinin iade edileceğinin söylendiğini fakat Davalı firma tarafından gönderilen ürünlerin ayıplarının giderilmediğini ve davaya konu çek bedellerinin müvekkiline ödenmediğini, ayrıca günü gelen diğer çekinde müvekkiline iade edilmediğini, davalı firmanın satılan ürünlerdeki ayıbı ve sorunu gidermek için hiçbir atım atılmamış ve sorunun giderilmediğini, ve davalının sözleşme gereği hiçbir yükümlülüğü yerine getirmediğini, müvekkilinin mağdur olduğunu, açıklanan bu nedenlerle; taraflar arasında düzenlenen …tarihli sözleşme gereğince müvekkili şirketin davalı firma tarafından düzenlenen .. tarih ve Seri A Sıra No:…sıra nolu ve…..TL bedelli ürünlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini Müvekkilinin ödenmiş olduğu ….Bankası …..şubesine ait …. tarihli .. TL bedelli çekin ödeme tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkiline ödenmesini, müvekkili firmaya ait …..Bankası ……Şubesine ait … tarihli …TL’lık çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı birleşen davada davalı vekili, birleşen davada vermiş olduğu cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, takibe dayanak faturaya konu malların ayıplı çıktığını, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi kapsamında takibe dayanak faturadan başka faturalar da düzenlendiğini ve …. tarih ve ….numaralı faturaya konu malların ayıplı çıkmış olması sebebiyle davacı aleyhine Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/312 esas sayılı dava dosyası üzerinden dava açtıklarını, eldeki dava ile anılan dava dosyasının birleştirilmesinin yargılamanın selameti açısından elzem olduğunu, öncelikle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı birleşen davada davacı vekili, davacının süresi içerisinde usulüne uygun şekilde ayıp ihbarında bulunmadığını, ticari satışa konu edilen ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin hiç bir varsayımı kabul etmediklerini, davacının ödemiş olduğu satış bedelinin faiziiler birlikte iadesini istemesinin hukuka aykırı ve haksız olduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, açıklanan bu nedenlerle; müvekkili aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı birleşen davada davacı vekili, birleşen davada vermiş olduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya satıp, teslim ettiği mal karşılığında düzenlediği …. tarih ve …numaralı faturaya konu tutarın … TL tutarındaki kısmının ödenmediğini, davalı aleyhine başlatılan takibin de itiraz üzerine durdurduğunu, … İcra Dairesinin …. esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptalini ve icra takibine yapılmış olan itirazın haksız ve kötüniyetli olduğundan borçlunun takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, dava dosyasının ekinde yer alan ve taraflarca imzalanmış olan davalı tarafça da altındaki imzası inkar edilmeyen sözleşmenin incelenmesi neticesinde, …. tarih ve Seri A sıra no:… nolu … TL bedelli faturaya konu mallarla ilgili olarak dava dışı ….Company firmasının davacı tarafa iletmiş olduğu sorunların davalı tarafından 1 ay içerisinde …. ülkesine göndereceği teknik elemanlar ile sorunların çözüme kavuşturulacağı, bu sorun çözülmediği takdirde faturaya istinaden davacı tarafça davalıya teslim edilmiş olan …..Bankası … Şubesine ait …keşide tarihli … TL bedelli ve … şubesine ait … keşide tarihli … TL bedelli çeklerin tahsil edilmeyeceği, tahsil edilmiş ise tahsil edilen bedelin davacı tarafa iade edileceği hususunda tarafların anlaşmış olduğu, davalı tarafça yargılama aşamasında dava dışı ….Company firmasının iletmiş olduğu sorunların çözümlendiğine dair herhangi bir delil ibraz edilemediği, her ne kadar davalı tarafça ibraz edilen cevap dilekçesinde, ayıbın süresinde ihbar edilmediği ve ayıbın varlığının davacı tarafça ispat edilmesi gerektiği beyan edilmiş ise de; yapılan sözleşmede davalı tarafın satılan ürünlerdeki ayıbı kabul ettiği, bu aşamada ayıp ihbarının süresinde ve şekle uygun olarak yapılıp yapılmayacağı hususunun değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davacının, davasının kabulüne birleşen dosyadaki itirazın iptaline konu icra takibinden kaynaklı alacağında taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu ….. tarih ve Seri A sıra no:….nolu … TL bedelli faturadan kaynaklı olduğu anlaşıldığından birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı birleşen davada davacı vekili, Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından kesin olarak verilen birleştirme kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, her iki davanın tarafları aynı olsa da davaların niteliği ve konusunun tamamen birbirinden farklı olduğunu, … tarihli sözleşmeye göre, davacı tarafça, davalı müvekkilimden alınarak…. ülkesine ihracatı gerçekleştirilen … tarih ve …Seri A sıra nolu faturadaki malların ayıplı olduğunu, teknik eleman gönderilmediğini, sorunun giderilmediğini, dava dışı …. ülkesindeki …Company şirketinin, davacıya ödeme yapmadığını, bu nedenle mağdur olduğunu beyanla bedel iadesini istediğini, dosya münderecatında mevcut olan…. Noterliğinin …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameye cevaplarında da belirttikleri gibi, satın alınan malların kullanılamadığının bildirilmesi üzerine, müvekkili firmanın teknik elemanı olan …..’ün, ürünlerle ilgili bir sorun olup olmadığının tespiti için …’a gittiğini, yapılan incelemeler sonucu, ayıplı bir ürün olmadığını, sorunun …’taki çalışanların yetersiz bilgi ve çalışma standartlarından kaynaklandığını davacıya bildirdiğini, bunun üzerine davacı tarafça 3 ton ürün daha sipariş edildiğini, şayet dava konusu mallar ayıplı ürün idiyse, davacının neden bir kez daha ürün sipariş ettiği hususu konusunda mahkemenin dikkatini çekmek istediklerini, bunun yanı sıra dilekçelerinde de belirttikleri üzere müvekkili firmanın elemanı olan ….’ün satıma konu malların ayıplı olması iddiası nedeniyle …’a gitmesine rağmen, gerçekten teknik elemanın var olduğu iddia edilen sorunun çözümü için ….’a gidip gitmediğinin de araştırılmadığını ve bu hususta hiç bir araştırma yapılmaksızın gerekçeli kararda ürünlerin ayıplı olduğuna kanaat getirilerek davanın haksız ve hukuka aykırı surette reddine karar verildiğini, belirtmiş oldukları iş bu durumun tespitinin, emniyet genel müdürlüğüne yazılacak müzekkere ile teknik elemanın ülkeden giriş çıkışlarının celbi sonrası teyit edilmesi mümkün ve kolay iken mahkemenin bu noktada hiçbir araştırma yapmadan davanın reddine karar vermesinin yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre; satıma konu malların ayıplı mal olması halinde; müvekkili şirketin davacının zararlarını karşılayacağı yönünde olduğunu, bu sözleşmede katiyen, ürünlerde bir ayıp olduğu kabul edilmediğini, ürünlerin ayıplı olup olmadığına dair, ….’taki firmanın daha sonra inceleme yapılmasını engellediğini, bu hususun davacı tarafa bildirildiğini, hükme esaş alındığı belirtilen malların ayıplı olduğu hususunda ki kabul beyanının, davanın hiçbir safhasında gerçekleşmediğini, davacı tarafın da en başından beri, sözleşmeye aykırılık nedeniyle dava açtığını beyan etmesine rağmen, şayet mallar ayıplı ise ve sorun giderilememişse bedel iadesi olabileceğinden, mahkemenin, müvekkilin sözleşmeye aykırı davranıp davranmadığını tespit için, muhakkak bir bilirkişi raporu aldırılması gerekirken bunların hiçbirinin yapılmadığını ve buna ilişkin tüm itirazlarının reddedildiğini, ayıplı mal nedeniyle satıcının sorumluluğundan bahsedebilmek için; TTK m. 18/3’de belirtilen şekilde ve TTK m. 23/1-C’de belirtilen sürede ayıp ihbarının yapılması gerektiğini, yine davacı birleşen dosyada ki davalı tarafın TBK’da belirtilen seçimlik haklardan faydalanabilmesi için; TTK m. 23/1-C uyarınca, satışa konu malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içerisinde, açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek ve incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğunu, süreye ilişkin yapmış oldukları açıklamaların yanı sıra ihbarın hangi şekilde yapılacağı hususuna da değinmek gerekirse; “Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır.” denildiğini, mevzuat hükümleri doğrultusunda, somut olayda, ticari satıma konu edilen ürünler alıcı tarafından … tarihinde teslim alınmış olup, malın ayıplı olduğuna ilişkin ihbarın ise 19.02.2018 tarihinde yapıldığı dosya içerisinde mevcut olan ….Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinden açıkça anlaşıldığını, bu veçhede mezkur olay bakımından ayıp ihbarının süresi içerisinde yapılmadığının kabulü gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla; ticari satışa konu edilen ürünün bir an için TTK m. 23/1-C’de belirtildiği üzere ayıplı olduğu varsayılır ise aynı maddede TBK’nın 223. maddesinin ikinci fıkrasının uygulanacağı açık bir biçimde belirtildiğini, davacı birleşen dosyada davalı tarafın, müvekkili ile … tarihinde sözleşme imzaladıklarını, sözleşmen imzalandığı tarihten sonra da dava dışı … Company firmasının davacı birleşen dosyadaki davalıya mail göndererek bahse konu ürünlerde sorun bulunduğunu ve kullanamadıklarını bildirmiş olup, bu bildirimle de aslında malın ayıplı olduğunu öğrenen davacı karşı davalının hemen bu durumu müvekkili şirkete bildirmemesinin, satılanı bu ayıp ile kabul ettiğini gösterdiğini, dava dosyasına sunulan dilekçelerinde de ayrıntılı bir biçimde izah ettikleri üzere; taraflar arasında kurulan ticari satıma konu olan malların,….ta mukim bulunan dava dışı …Company firmasına ihraç edildiğini, ihraç edilen bu mallar ayıplı idiyse neden tekrar müvekkili şirkete iade edilmediği ve yahut iade edilmediği dosya kapsamında net bir biçimde anlaşılan bu malların hali hazırda dava dışı firma tarafından kullanılıp tüketilme ihtimali üzerinde durulmadan ve yine dava konusu malların hiçbir suretle ortada olmadığı hususları dikkate alınmadan son olarak ise halen iddia edildiği şeklide ürünler dava dışı firma elinde ise bu malların ayıplı olup olmadığı hususundan bilirkişi raporu aldırılmadan hüküm kurulmasının hukuka ve yasaya açıkça aykırı olup ilgili ilamının iş bu itiraz nedenleri kapsamında da mutlak olarak kaldırılması gerektiğini, söz konusu yargılamanın sözde son celsesinde davacı birleşen dosyadaki davalı şirket vekilinin dahi delillerinin toplanmasını ve tanıklarının dinlenmesini talep etmesine rağmen yerel mahkemenin bu talepleri reddederek hüküm kurmasının, eksik ve hatalı incelemeler yaptığının ve hüküm kurmaya yeterli delillerin toplanmadan karar verildiğinin bir kanıtı olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Asıl dava, menfi tespit, birleşen dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafın davalıdan 82.770,48 TL’lik plastik ambalaj vs. almış olduğu, bu ürünlere karşılık 2 adet 40.000,00 TL’lik toplamda 80.000,00 TL’lik çek verilmiş olduğu, mahkeme esas dosyasında, davacı tarafın ayıplı maldan kaynaklı ve taraflar arasında düzenlenen ….tarihli sözleşme hükümleri gereğince mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Birleşen Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1660 esas sayılı dosyasında ise; birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Asıl ve birleşen davanın birbirinden farklı olduğu, mahkeme asıl dosyasında; …..tarihli, seri A sıra no: …. sıra nolu faturadan kaynaklı bir dava olduğu, birleşen dosyadaki dava konusunun ise, … tarih, seri A sıra no: … nolu faturadan kaynaklı bakiye alacak talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Birleşen dosyada, davalı istinaf talebinin kabulü ile, söz konusu kararın kaldırılmasına, mahkemece taraf delilleri toplanmak suretiyle taraflara ait ticari defterleri ibraz etmek üzere usulüne uygun olarak süre verilmesi, ticari defterler ibraz edildiği takdirde her iki tarafa ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle davalı birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Kaldırma nedenine göre, sair hususların bilare değerlendirilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2-Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/10/2019 tarih ve 2018/312 esas, 2019/1181 karar sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin karar harcı olarak alınan harcın isteği halinde davalı birleşen davada davacıya İADESİNE,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dair, HMK’nın 353. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/02/2022


Başkan


Üye


Üye


Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”