Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/699 E. 2022/134 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : ..
KARAR NO : ..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :..
ÜYE : ..
ÜYE : ..
KATİP : ..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : ..
NUMARASI : E..sas, ..Karar
DAVACI : O..
VEKİLİ : Av. ..
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. ..
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : ..
YAZIM TARİHİ : …

Taraflar arasında görülen davada… Asliye Ticaret Mahkemesince verilen…tarih ve…Esas, ….Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin…. plakalı aracın sahibi olduğunu, aracın trafik tescil kaydı üzerine ….. Tarafından … tarihli ….dosya numarası ile rehin şerhi işlendiğini, müvekkilinin… ile hiçbir ilişkisinin olmadığını, müvekkilinin aracı satacağı esnada noterde aracının kaydı üzerine rehin şerhi olduğu bilgisini aldığını, banka ile şifahi görüşmelerde banka personelleri tarafından usulsüzce rehin tesis edildiğinin öğrenildiğini, müvekkili ile araç alıcısı arasında imzalanan sözleşmede cezai şartın olduğunu, müvekkilinin bu cezai şart olan maddi tutarı alıcıya ödeme tehdidi altında olduğunu, bankadan rehinin kaldırılmasını talep ettiklerini, ancak müvekkilinin aracı üzerindeki rehinin kaldırılmadığını, taleplerinin karşılanması için arabulucuk yoluna başvurduklarını, rehin belgelerinin taraflarına verilmediğinden rehin tutarının, kredi miktarını bilmediklerini, müvekkilinin rehin sözleşmesinde herhangi bir imzasının ve kredi vs. iradesinin mevcut olmadığını ileri sürerek müvekkilinin….plakalı aracının trafik tescil kaydına tesis edilen rehinden dolayı herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, rehinin kaldırılmasına, haksız ve kötü niyetli işlem nedeniyle banka tarafından konulan rehin bedeli üzerinden hesaplanmak üzere %20’den aşağı olmamak üzere tazminatın taraflarına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu…. plakalı araç üzerine tesis edilen şerhin ….tarihi itibariyle müvekkili banka tarafından kaldırıldığını, bu nedenle davanın konusuz kaldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, “…dava konusu uyuşmazlığın araç kaydındaki davalı banka tarafından konulan rehinin kaldırılmasına ilişkin olduğu, taraf vekillerinin beyan ve ikrarları doğrultusunda dava konusu olan araç üzerindeki rehinin kaldırılmış olduğu, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir. Ayrıca belirtmek gerekirse, HMK’nın 331/1. Maddesi de dikkate alınarak, davanın açılmasına davalı bankanın sebebiyet verdiği, davalı vekilinin de beyan ettiği üzere rehin şerhinin sehven yapılan hata sonucunda konulduğunun anlaşılması, yine davadan önce davacının başvurularının sonuçsuz kalması ve de dava sırasında rehin şerhinin davalı tarafça kaldırıldığı da gözönünde bulundurulduğunda, davanın açıldığı tarihte davacının haklı olduğu anlaşıldığından davalı taraf yargılama giderlerinden sorumlu tutulmuştur. Yine işbu davada koşullarının oluşmaması, davanın niteliği gereği hükmedilmesinin mümkün olmaması sebebiyle de davacının tazminat talebi hakkında hüküm tesis edilmemiştir. Bununla birlikte vekalet ücreti takdir edilirken de AAÜT’nin 6. maddesi de dikkate alınarak davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş, neticeten aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. 1-Davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararına kısmi olarak itiraz ettiklerini, davalı bankanın müvekkilinin aracına, herhangi bir borcu bulunmamasına, taraflar arasında herhangi bir işlem tesis edilmemesine rağmen rehin şerhi eklemekle ortalama 1,5 yıl kadar bir süre zarfında yaptığı usulsüz işlemin garantisi olarak şerhi kaldırmadığını, davalının kötü niyetli ve usulsüzce müvekkilinin aracı üzerindeki rehinden ekonomik ve finansal riskleri en aza indirmek adına faydalandığını, dava dilekçesinde dava değeri olarak 100.000 TL gösterildiğini, dava değeri üzerinden harç alındığını, harçların dava değeri üzerinden alınmasına rağmen yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin bu tutar üzerinden karar bağlanmasının hatalı olduğunu, davalı tarafından kabul edilmiş bir davanın söz konusu olmadığını, davalı tarafın sadece ‘rehin kaldırılmıştır, dava konusuz kalmıştır, davanın reddine karar verilsin’ şeklinde beyanda bulunduğunu, kabulün söz konusu olmadığını, karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararlarda da AAÜT’nin altında bir karar verilmesi gerekliliği ve zorunluluğunun düzenlenmediğini belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın sadece yargılama gideri ve vekalet ücreti kısmının tam ve gereği gibi yeniden yapılacak inceleme neticesinde yeniden hüküm kurularak karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, menfi tespit talebine ilişkindir.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek; davacı lehine 1.700 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda; dava değerinin 100.000 TL olduğunu ve bu bedel üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesini, her halukarda 3.400 TL’nin altında bir vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyanla, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava araç kaydı üzerindeki rehin şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Bu tür davalarda, dava konusu değer, araç kaydı üzerindeki rehin senedindeki borç miktarı kadardır. (Yargıtay 19. HD 2017/444 Esas, 2018/6253 K. Sayılı ilamı) Davaya konu rehin bedeli tüm dosya kapsamında belirlenecek değerdir. Davacı dava değerini 100.000,00 TL göstermek suretiyle bu değer üzerinden harç yatırmış, mahkemece dava değeri tespit edilip bu bedel üzerinden eksik peşin harç tamamlatılmadan yargılama yapılıp hüküm kurulmuş, hükümde de eksik karar ve ilam harcı tamamlatılmamıştır. Oysa harç ikmali sağlanmaksızın davanın devamına ve yargılamanın sürdürülmesine 492 sayılı Harçlar Kanunu`nun 30. ve 32 nci maddeleri hükmü gereğince yasal olanak yoktur. Harçlar Kanunu, harç alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re’sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır.
Yukarıda değinilen eksikliklerden yargı harcının tamamlatılmamış olmasının kamu düzenine ilişkin eksiklik olması sebebiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-4 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına ve öncelikle rehin şerhine ilişkin tüm evrakların davalı bankadan getirtilerek dava değerinin belirlenmesi ve bu bedel üzerinden eksik harç tamamlatılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜ ile; … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen… tarih ve …Esas, … Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1.a.4. maddesi gereği KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülerek bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf peşin harcının istek halinde ilk derece mahkemesince istinaf talebinde bulunan davalıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 27/01/2022

..
Başkan
..
e-imzalıdır.
..
Üye
..
e-imzalıdır.
..
Üye
..
e-imzalıdır.

Katip
..
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”