Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/612 E. 2022/66 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : ..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : ..
NUMARASI : … Esas,… Karar

DAVACI : … – (…)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – (…)
VEKİLİ : Av. … ..
DAVANIN KONUSU :
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ :..
YAZIM TARİHİ : ..

Taraflar arasında görülen davada …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce… Esas, …Karar sayılı dosyasında verilen …. tarihli kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkili aleyhine… Dairesinin ….esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalı ile müvekkili arasında daha önce ticari ilişki söz konusu olduğunu, müvekkili ile davalının …tarihinde bir araya gelerek ibralaştıklarını, davalının hiçbir hak ve alacağının olmadığını beyan ettiğini, müvekkili …’ın davalıdan kendisinde bulunan çek ve senetleri istediğinde evrakları kaybettiğini verdiği ibranın kendisi için yeterli olduğunu beyan etiğini, davalının kötü niyetli olarak davaya konu ….keşide tarihli çeki icraya konu ettiğini ileri sürerek takibin durdurulmasını, müvekkilinin …. Dairesinin ….Esas sayılı dosyası ile icra takibine konulan….keşide tarihli 37.500,00TL’lik çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan ibra örneğinin incelenmesinde davaya konu icra takibindeki çek bilgisinin bulunmadığını, takibe konu çek yönünden ibranın söz konusu olmadığını, ibra belgesi kapsamındaki müvekkilinin elindeki çeklerin davacıya teslim edildiğini, takibe konu çekin müvekkilinin elinde olan bir çek olmadığını, çekin incelenmesinde bankaya ibraz eden hamilin …. olduğunun görüldüğünü, çekin müvekkili tarafından ciro edilerek …’a verildiğini, çekin ödenmediğinin daha sonra öğrenildiğini, müvekkilinin bu çek bedelini ….’a ödediğini ve çeki teslim aldığını, ödemeyi yapan müvekkilinin davacı ile görüştüğünü, davacının ödeme yapacağını beyan ettiğini, ancak ödemenin yapılmadığını belirterek davanın reddine, borç miktarının %20’si oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “…Davalı vekilince ibraya dayanak yapılabilecek bir ödeme belgesi sunulmaması sebebiyle davanın reddine hükmedilmesine ilişkin beyanı ise hukuken dinlenilebilir değildir. Nitekim Yargıtay 19 HD’nin 06/12/2018 tarihli 2018/2688 E. 2018/6390 K. Sayılı kararında ibranamenin varlığı halinde ödemeye ilişkin belgenin olmamasının, borçlu olunmadığının tespitine bir etkisi olmayacağı içtihat edilmiştir. Davalı tarafın davacıyı ibra etmesine rağmen ilgili çek sebebiyle takibe girişmesi kötüniyetli olduğunu gösterdiğinden icra inkar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Tüm bu açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde davanın kabulüne, ….Dairesinin ….Esas sayılı takip dosyasında davacının ….Bankası…. Şubesine ait, Keşidecisi …. İnş. Taah. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Olan….nolu …. tarihli 37500,00 TL bedelli çek sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. 1-Davanın KABULÜNE, Davacının ….Müdürlüğünün…. Esas sayılı takibi sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, Asıl alacağın %20 oranında 7.500,00 TL kötüniyet tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dosya durumu değerlendirildiğinde söz konusu ibranamede ibraya konu çekin bilgilerinin verilmediğini, dosyadaki belgelerden de anlaşılacağı üzere ibranamenin verildiği ancak hangi alacak için veya hangi çek için hangi tarihli alacak için verildiğine dair bilgiye rastlanılmadığını, ibra kapsamındaki müvekkilinin elindeki çeklerin davacıya teslim edildiğini, takibe konu çekin müvekkilinin elinde olan bir çek olmadığını, kötü niyet tazminatı açısından bakıldığında ibranamenin yapıldığı tarihte …. İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı takibe konu çekin müvekkilinin elinde bulunmayıp tedavülde olduğundan takibe konu çeki ibranameye konu etmenin davacının zenginleşmesine neden olacağını, bu yönüyle ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın hatalı olduğunu, kötü niyet tazminatının kabulü için davalı alacaklının tereddüte yer vermeyecek derecede borçlusunu zarara uğratma kastının anlaşılması gerektiğini, dosya incelendiğinde tereddüte mahal verecek derecede bir durumun bulunmadığını, tarafların dava açılmadan önce arabulucuya gittiklerini, arabuluculuk tutanağı incelendiğinde davacının kötü niyet tazminatı yönünde bir talebinin bulunmadığını, söz konusu davada davacı tarafından kötü niyet tazminatı talebinde bulunulduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, icra takibine konu çek nedeniyle menfi tespit ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkindir.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, tüm dosya kapsamından; karar gerekçe içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.561,62 TL harçtan peşin alınan 640,41 TL harç mahsup edilerek bakiye 1.921,21 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. ..


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”