Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/25 E. 2021/1600 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/25
KARAR NO : 2021/1600

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2019
NUMARASI : 2017/724 Esas, 2019/151 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
YAZIM TARİHİ : 26/10/2021

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11/02/2019 tarih ve 2017/724 Esas, 2019/151 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunan …. Gıda ve Tekstil San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait fabrikada bulunan halı dokuma tesgahı makinasının …. nolu makina kırılması sigorta poliçesi ile müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, sigortalı iş yerinde meydana gelen elektrik enerji (voltaj) dalgalanması sebebi ile sigortalı halı dokuma tezganı makinesinde hasar meydana geldiğini makinanın sürücüsünün incelenmesinde normal şartlarda motor tarafında kaynaklanan arızalarda aşırı akım, kısa devre gibi durumlarda sürücünün kendisini korumaya çekerek koruduğunu fakat şebeke geriliminden kaynaklanan ani değişimle sürücüdeki arızanın şebeke gerilimindeki ani dalgalanma veya elektrik kesintisinden oluştuğu kanaatine varıldığını ve bu yönde ekspertiz raporu tanzim edildiğini, Elektrik Üretim ve Dağıtımının lisans yönetmeliğinde geçen Elektrik enerjisinin kalitesizliğinden veya kesintilerinden kaynaklanan zarar ve hasarların ilgili mevzuatta belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde sorumlu olan lisans sahibi tüzel kişiler tarafından tanzim edileceği hükmü karşısında gerek elektrik üreten gerekse söz konusu elektriği dağıtan davaların işbu hasardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından sigortalısına sigortalı makinada oluşan hasar nedeniyle 06/12/2016 tarihinde …. TL tazminat ödendiğini müvekkili şirket tarafından toplam hasar tazminatı olan ….TL’nin ödeme tarihi olan 06/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; kusur ve sorumluluğun gerçek dışı olup yasalara ve hukuka aykırı olduğunu, bu sebeple davalı … şirketine karşı sorumlululuklarının bulunmadığını bundan dolayı açılan davanın reddinin gerektiğini 09/10/2016 tarihinde, bu tesisi besleyen …a ait orta gerilim dağıtım şebekesinde herhangi bir arıza kaydına rastlanılmadığını izah edilen sebeplerce, yasalara ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında söz konusu arızanın sorumluğunun davalıda olmadığı gibi, bu arızanın sorumluluğunun davacının sigortalısı tesise ait olduğuna dair tespitlerin bulunduğu; yine 10.08.2018 tarihli raporda dava konusu arızanın davacı sigortalısının sorumluluğunda olan tesisteki trafodan veya elektrik dağıtım sisteminden kaynaklı olduğu da anlaşılmakla davacı tarafın iddia ettiği zararlanıcı bu eylemin oluşumunda davalı tarafın BK 49-50 maddeleri anlamında kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının beyanına göre rapor hazırlanmasının kabul edilemeyeceğini, bilirkişinin hazırladığı raporda davalıların ‘arıza kaydı yoktur’ şeklindeki beyanları doğrultusunda rapor tanzim ettiği kanaatinde olduklarını, bilirkişinin elektrik voltaj dalgalanmasının olup olmadığını ilgili kurumun elektrik kayıtlarını inceleyerek bir kanaate varması gerekirken davalı kurumun tek kelimelik ‘arıza yok’ beyanı esas alınarak rapor alınmasının kabul edilemeyeceğini, kaldı ki; söz konusu raporda dahi hasarın enerji dalgalanmasından meydana geldiği de açıkça tespit edilmişken davalının beyanı ile sorumlu tutulmamasının hukuken mümkün olmadığını, davalı kurumun beyanı ile yetinilmeyip bilirkişi heyetine görev verilerek elektrik dağıtım işini üstlenen kurum içerisinde elektrik kayıtlarını inceleme yetkisi verilmesi ve buna göre hüküm tesis edilmesi gerektiğini, söz konusu davada davalının enerji kayıtlarını dosyaya sunmamış olduğundan ispat yükünü bilimsel ve somut delil ile yerine getiremediğini, ayrıca kararda voltaj dalgalanmasının var olup olmadığının tartışılmadığını, Yargıtay 17. HD.’nin 28.11.2013 tarih ve 2013/11570 E. 2013/16850 K. sayılı ilamının da bu doğrultuda olduğunu, ayrıca sigortalının kendi trafosunu kullandığının ifade edildiğini, trafo kullanmanın hasara sebebiyet veremeyeceğini, sonuç olarak; bir fabrikadaki cihazın tüm devrelerinin yanmasının ancak elektriğin düzensizliğinden kaynaklanacağını, bilirkişi tarafından hasarın nedeninin ortaya konulmayacağını, zararın nasıl meydana geldiğinin incelenmediğini, davalı kurumun beyanı ile rapor hazırlanması ve söz konusu raporun hükme esas alınması sebebiyle işbu kararın kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, makine kırılması poliçesinden kaynaklanan maddi tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nun 266/1. maddesinde; “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir” düzenlemesine yer verilmiştir. Kanunun açık metninde de görüldüğü üzere, teknik bilgi gerektiren bir konuda, sadece tarafların talebinin bulunması halinde değil, mahkemenin de re’sen bilirkişi incelemesi yaptırması mümkündür.
Aynı Yasa’nın 282. maddesi hükmüne göre; hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir ise de; bilirkişi raporunun yetersiz görülmesi halinde ve çözülmesi özel ve teknik bilgiyi gerektirir bir husus söz konusu olduğunda mahkemece yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi de zaruri bulunmaktadır.
Somut olayda, mahkemece icra edilen keşif sonucu elektrik-elektronik mühendisi bilirkişiden 15/01/2018 tarihli rapor alındığı, raporda hasar tarihinde …. Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü’ne ait dağıtım hatlarında herhangi bir arızanın, enerji dalgalanması ve kesintinin bulunmadığı, davalının hasardan sorumlu olmadığı, tesisin özel trafolu olması nedeniyle arızanın sorumluluğunun da işletmeye ait olduğunun belirlendiği, davacı vekilinin rapora itirazı üzerine bu defa dosya İstanbul’a gönderilmek suretiyle elektrik- elektronik mühendisi başka bir bilirkişiden 10/08/2018 tarihli rapor alındığı, bu raporda da …. Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü’ne ait dağıtım hatlarında herhangi bir arızanın, enerji dalgalanması ve kesintinin bulunmadığı, tesis içinde bulunan trafo veya farklı bir cihazın da etkilenmediği dikkate alındığında davalının hasardan sorumlu olmadığı, hasarın sigortalının sorumluluğundaki trafo veya iç elektrik dağıtım sisteminden kaynaklı olduğunun bildirildiği, mahkemece iş bu rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; frekans ve gerilim kayıtlarına ilişkin grafik istenilmeden, davacı vekilinin dava dilekçesine eklemiş olduğu elektronik mühendisi bilirkişi …tarafından düzenlenen 25/10/2016 tarihli rapor ve eksper raporu ile mahkemece hükme esas alınan rapor arasındaki çelişki giderilmeden, davacı vekilinin hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazları konusunda ve özellikle de sigortalı işyerinde trafo bulunduğunun anlaşılması karşısında trafonun elektrik dalgalanmalarını ve frekans değişikliklerini süzüp süzmediği, trafonun sağlıklı çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa elektrik dalgalanmalarının ne şekilde makineye zarar verdiği hususlarında bilirkişiden ek rapor veya yeni bir heyetten rapor alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen11/02/2019 tarih ve 2017/724 Esas, 2019/151 Karar sayılı kararın HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Talep halinde, istinaf karar ve ilam harcının davacıya İADESİNE,
4-HMK’nın 359/3. maddesine göre kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dair HMK’nın 353/1-a-6. maddesine göre dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/10/2021


Başkan

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”