Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1339 E. 2022/667 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2019
NUMARASI : 2018/148 Esas, 2019/1425 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1 -… – …
VEKİLİ : Av. …
: 2 -….
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
YAZIM TARİHİ : 07/04/2022

Taraflar arasında görülen davada kararının istinaf incelemesinin davalılar vekilleri tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; dava dışı ….’nin müvekkili … nezdinde sigortalı olduğunu, ……. ile ….. arasında poliçe teminatıyla sigorta teminatı altına alan poliçe akdedildiğini, sigortalı şirkete ait olan emtiaların …… tarihinde davalıların sorumluluğunda iken taşınması esnasında ürünlerin alıcıya teslim edilmediğinin tespit edildiğini, sigortalı ….. tarafından sevkiyatı……. tarihli ve…… numaralı navlun faturasını düzenleyen ……’nin üstlendiğini, sevkiyatı alt taşıyıcı müvekkili …’in ruhsat sahibi olduğu ….. plakalı çekici ile birlikte gerçekleştirdiğini, sevk irsaliyesi muhteviyatı ürünün …tarihli ürünün Muğla’ya sevk edilmek üzere araç sürücüsü …..’a teslim edildiğini, ancak teslim edilen bu ürünlerin …. tarihinde teslim edilecek alıcılara teslim edilmemesi üzerine, müvekkilli şirkete yapılan ihbar neticesinde bağımsız ekspertiz incelemesi başlatıldığını, poliçe özel ve poliçe genel şartları uyarınca müvekkilli şirket tarafından …… poliçe öze ve poliçe genel şartları uyarınca müvekkili şirket tarafından ……tarihli ödeme belgesi ile ….. TL hasar bedelinin sigortalısına ödendiğini, hasar bedelinin ödenmesi için davalılara başvuruda bulunulduğunu ancak sonuç alınamadığını, davalılardan ….’in fiili taşıyıcı,….’nin üst taşıyıcı olarak meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu belirterek ……. TL’nin ödeme tarihi olan…..tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ….vekili; müvekkili şirketin nakliyat komisyonculuğu işi ile iştigal ettiğini, müvekkili şirketin ….. ‘nin sevkiyatlarından ürünleri … adına kayıtlı ve sürücülüğünü …‘ın yaptığı … plakalı sayılı çekici ile …..plakalı dorseyle Muğlaya götürülmek üzere yüklendiğini, ancak ürünlerin sürücünün ve emtiaları teslim edenin kusurundan dolayı ilgili yere ulaşmadığını, davacı tarafça dava dilekçesinde ekspertiz incelemesi sonucunda zararın ….. TL olduğunun tespit edildiği bildirildiğini, ancak davacı şirketinin bildirdiği zararı kabul etmediklerini, taraflarına hasar bedeli için herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, müvekkilli firmanın basiretli bir iş adamı gibi davrandığını, davacı sigorta şirketi …’nin de bu bağlamda fiili taşıyıcı ile olan sözleşmenin kontrol ve denetimi yapması gerekirken bu denetimi ağır kusurlu olarak yapmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

Davalı … davaya cevap vermemiş, davalı vekili yargılama aşamasındaki beyanları ile müvekkilinin dava konusu taşımanın yapıldığı sırada göz ameliyatı olduğunu, bu nedenle sözkonusu taşımadan herhangi bir bilgisi olmadığını, taşımada kullanılan aracın ruhsatına göre taşıma tarihinde aracın karayolunda yük taşıyamayacağını, gönderenin bu hususu kontrol etmekle yükümlü olduğunu, bu nedenle sorumluluğun diğer davalı …….’ye ait olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; somut olayda taşımaya konu sıvı yağ emtiasının davalı taşıyıcıya teslim edildiğinin ihtilafsız olduğu, taşıma konusu emtianın teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içerisinde eşyanın ziyaından, hasarından ya da teslim edilmesindeki gecikmeden doğan zararlardan taşıyıcının, fiili taşıyıcının ile fiili taşıyıcının yardımcı kişilerin sorumlu olduğu, TTK’nun 1472.maddesi uyarınca davacı sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinden hukuken sigortalının yerine geçtiği ve sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkının sigortacıya intikal ettiği, bu kapsamda taşıyıcı … ile fiili taşıyıcı …..’e dava açma hakkının olduğu, TTK 880 maddesinde zıyadan doğan tazminatın eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre tayin olunacağına hükmedildiği, mahkemece bu hüküm esas alınarak bilirkişi raporunun aldırıldığı, alınan rapor sonucunda zayi olan emtianın ekspertizce hesaplamaya esas alınan değerinin yerinde olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı …vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin nakliyat komisyonculuğu işi ile iştigal ettiğini, müvekkili şirketin …… ilçesinde bulunan ……‘nin sevkiyatlarından ürünleri … adına kayıtlı ve sürücülüğünü …..‘ın yaptığı … plakalı sayılı çekici ile …muğlaya götürülmek üzere yüklendiğini, ancak ürünlerin sürücünün ve emtiaları teslim edenin kusurundan dolayı ilgili yere ulaşamadığını, TTK m. 876 uyarınca Kayıp, hasar veya gecikme taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarına engel olamayacağı bir olaydan doğmuş ise sorumluluğu söz konusu olmayacağını, bu sorumsuzluğu tespitteki ölçünün, deneyimli ve basiretli bir taşımacının göstermesi gerekli özen olduğunu, başka bir anlatımla gerekli özene ve tedbire rağmen bu sonuç ortaya çıkacaksa o halde taşıyıcının sorumlu olmadığı kabul edileceğini, söz konusu olayda müvekkili şirketin basiretli bir iş adamı gibi davrandığını, sevkiyat yapılırken taşımayı yapacak araç ve şoförün taşıma belgesi, araç ruhsatı, sürücü belgesi kontrol edildiğini, ayrıca taşıma için ödenen ücretin faturası alındığını, kısacası yapılması gereken her şeyin yapıldığını, fiili taşıyandan kaynaklanan böyle bir durumun öngörülebilmesinin imkansız olduğunu, bu konuda müvekkil şirketin alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığını, bu sebeplerle müvekkili şirketin kusursuz olduğunu, sorumluluğunun kalktığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Davalı … Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamına bakıldığında açıkça görüleceği üzere, taşımanın yapıldığı tarihte müvekkili adına kayıtlı bulunan …. plaka çekici ile …. plaka sayılı dorsenin muayenesinin olmaması ve bundan kaynaklı K1 yük taşıma belgesinin düşmüş olduğuna dair Ulaştırma Ve Altyapı Bakanlığından alınan belgenin mevcut olduğunu, müvekkilinin taşımanın yapıldığı tarihte göz ameliyatı olduğuna dair epikriz raporu da dosya kapsamında mevcut olduğunu, yapılan taşımadan müvekkilinin herhangi bir bilgisi ve talimatı da bulunmadığını, dosya kapsamında mevcut bulunan araç ruhsatlarında ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından düzenlenen belgede de açıkça görüleceği üzere yüklemenin yapıldığı tarihte aracın karayolunda yük taşıması yapamayacağının görüldüğünü, Karayolu Taşıma Yönetmeliği 45/4 fırkasına bakıldığında gönderen gönderilerini teslim etmeden önce taşımayı gerçekleştirecek gerçek veya tüzel kişiliğin yetki belgesi sahibi olup olmadığını kontrol etmekten /ettirmekten sorumlu olduğunu, ilgili fıkra hükmüne bakıldığında yüklemenin yapıldığı tarihte aracın hem muayenesi hem de K1 taşıma yetki belgesi olmamasına rağmen üst taşıyıcı dosyanın diğer davalısı …… bu sorumluluğunu yerine getirmediğini, muayenesi ve K1 taşıma yetki belgesi olmayan araca yük yüklediğini, bunun neticesinde meydana gelen zarardan müvekkilin sorumlu tutulması son derece hatalı bir karar olduğunu, eğer üst taşıyıcı diğer davalı ….. aracın yetki belgesi sahibi olup olmadığını kontrol etme yükümlülüğünü yerine getirseydi müvekkilin bilgisi ve talimatı olmayan bu yük taşımacılığı gerçekleşmeyeceğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava, sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalıya ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın kabulüne ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 7.872,86 TL harçtan peşin alınan 3.938,00 TL harç mahsup edilerek bakiye 3.934,86 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,

Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak oy birliği ile karar verildi. 07/04/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”