Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1240 E. 2022/657 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ .
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1240
KARAR NO : 2022/657

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : .
ÜYE : .
ÜYE : .
KATİP : .
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2020
NUMARASI : 2020/143 Esas, 2020/360 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : ..
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
YAZIM TARİHİ : 07/04/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/09/2020 tarih ve 2020/143 esas, 2020/360 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalı vekilince istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili, davalının müvekkili şirkete icra takibine ve davaya konu ….tarihli, ….TL bedelli faturadan kaynaklı,….TL borcu olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete faturaya konu borcu ödemediğini, bu nedenle faturaya konu alacağı için davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, itiraz üzerine müvekkili şirketin ….başvuru numarası ile arabulucuğa buşvurduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz neticelendiğini, bu nedenlerle davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine %20 icra intar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece, davalının cevap dilekçesi vermeyerek, davacı tarafça iddia olunan akdi ilişkinin varlığını inkar ettiği, ancak HMK’nun 222. maddesi kapsamında kendisine gönderilen muhtıraya rağmen ticari kayıtlarını sunmadığı, bu durumda davacının ticari defterlerinin HMK m. 222 kapsamında kesin delil olarak değerlendirilebileceği, usulüne uygun tutulmuş davacı defterlerinde bilirkişi marifetiyle yaptırılan incelemede davacının, davaya konu faturadan dolayı davalıdan toplam ….TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, alacak likid olduğundan hükmedilen miktarın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili, davacı şirketin …. İcra Müdürlüğünün …..esas sayılı dosyası ile haksız şekilde başlattığı ilamsız icra takibinin, müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, takibe konu faturanın müvekkiline tebliğ edilmediğini, herhangi bir ticari ilişkiye dayanmayan faturanın haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe konu edildiğini, müvekkili ile davacı arasında söz konusu faturadan kaynaklı ticari bir ilişkinin olmadığını, faturada belirtilen malları almadıkları gibi fatura da müvekkili şirkete ait herhangi bir imza yada kaşe de bulunmadığını, ayrıca söz konusu malların teslim edildiğine dair teslim tesellüm tutanağı ve irsaliyeninde bulunmadığını, yapılan incelemelerde davacının yasal defterinde dava konusu faturanın kaydının bulunduğunun bilirkişice düzenlenen raporda belirtildiğini, fakat müvekkili şirketin yasal defterleri incelenmeden rapor hazırlandığını, söz konusu raporda tek taraflı bir kayda dayanılarak hesaplama yapıldığını, müvekkil şirketin söz konusu ticari defterlerinin inceleneceği yer ve huzurunda incelenecek kişi bilgilerinin mahkemeye bildirildiği halde bilirkişice söz konusu ticari defterlerin incelenmesi ve bilgisine sunulması için müvekkili şirkete makul bir süre tanınmadığını ve davacı tarafın tek taraflı kayıtlarına dayanılarak rapor tanzim edildiğini, söz konusu bilirkişi raporunun hukuka aykırı olarak düzenlendiğini, davanın ispatı açısından hiçbir geçerliliğinin söz konusu olmadığını, müvekkili şirketçe sunulan usule uygun olarak açılış ve kapanış onayları yapılan ticari defterlerin ve davacı tarafça ticari ilişkilerinden kaynaklanan cari hesap raporu incelenmeden rapor tanzim edilmesinin, söz konusu faturanın tek taraflı ve hiçbir ticari ilişkiye dayanmadan düzenlenmesinin ve müvekkili şirkete ait herhangi bir imza yada kaşenin bulunmamasının, faturaya konu mallara ilişkin teslim tesellüm tutanağı ve irsaliyenin bulunmamasının söz konusu takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu ispat ettiğini, davacı tarafından yapılan takibin hukuki hiçbir dayanağının olmadığını, bu nedenle kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece davalının ticari defterlerini sunmadığı gerekçesi ile davacının iddiasını ispatladığı sonucuna varılmışsa da Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 225. Maddesinin 5. Fıkrasında yer alan “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” düzenlemesi gereğince davalının ticari defterini ibraz etmemesi nedeniyle davacının iddiasını ispatlamış sayılabilmesi için davacının davalının ticari defterindeki kayıtları kabul edeceğini bildirmiş olması gerekir. Bir başka anlatımla davacının delillerini sadece davalı tarafın ticari defterine hasretmesi gerekir. Dava konusu somut olayda davacı taraf, delillerini davalının ticari defterlerine hasretmemiştir. Davacı münhasıran davalının ticari defterlerine dayanmadığından davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi aleyhine sonuç doğurmaz. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2013/14659 Esas, 2013/18882 Karar sayılı kararı) Bu nedenle davalının ticari defterini ibraz etmemesi nedeniyle davacının iddiasını ispatlamış sayıldığı yönündeki gerekçe isabetsizdir.
Yargılama devam ederken …. tarihinde HMK’nın 222. maddesinde; “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.

HMK’nın 222. maddesine ek cümle ile, söz konusu hükmün yargılama tamamlanmadan yürürlüğe girmiş olması gözönünde bulundurulduğunda, söz konusu değişiklikle birlikte mahkemesince HMK’nın 222. maddesi gereğince, gerekli ihtarlarda bulunulduktan ve defterlerin söz konusu ihtara rağmen ibraz edilip edilmediğinin, oluşacak sonuca göre değerlendirilmek suretiyle mahkemece hüküm kurulması gerekmektedir. Bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, gerekli yargılama yapılması suretiyle mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/09/2020 tarih ve 2020/143 esas, 2020/360 karar sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin karar harcı olarak alınan harcın isteği halinde davalıya İADESİNE,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dair, HMK’nın 353. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/04/2022


Başkan


Üye


Üye

..
Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”