Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1151 E. 2022/489 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1151
KARAR NO : 2022/489

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2020
NUMARASI : 2018/811 Esas, 2020/475 Karar
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
YAZIM TARİHİ : 17/03/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/06/2020 tarih ve 2018/811 Esas, 2020/475 Karar sayılı kararın istinaf incelemesinin davacı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili: müvekkilinin ile davalının yedek parça satışı hususunda sözlü olarak anlaştıklarını, müvekkilinin anlaşma kapsamında davalıya ait hesaba “yedek parça bedeli” açıklaması ile …. TL para gönderdiğini, ancak davalının müvekkiline göndermesi gereken yedek parçaları göndermediğini, parayı da iade etmediğini, alacağın tahsili için ……..nün ..Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalı tarafın itirazında takibe konu bedelin müvekkilin dava dışı….’ne olan borcuna karşılık kendilerinin de o şirketten alacaklı olduğundan bahisle temlik ettirdiğini bununla ilgili resmi belgelerin mevcut olduğunu iddia ettiğini, ancak müvekkilinin böyle bir temlik sözleşmesinin tarafı olmadığını ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Vekili; davacının yedek parça işi yapmadığını, davacı ile aralarında herhangi bir sözleşmenin mevcut olmadığını, müvekkili şirkete borcu olan dava dışı …..nin müvekkili şirkete olan borcunu, ……. den olan alacağına karşılık ……TL’lik kısım alacağını temlik ettirmiş olduğunu, bununla ilgili resmi belgelerin müvekkili şirket nezdinde bulunmakta olduğunu, internet bankacılığıyla havale ettiği dekontun açıklama kısmında “yedek parça bedeli” ifadesiyle de …nin müvekkil şirketten almış olduğu yedek parçaların bedelini-kendi kabulü ile de gönderdiğini açıkça kabul etmis olduğunu, … …. tarafından … tarihinde …. …… nolu dekont ile gelen …TL, …..’nin imzalı ve kaşeli göndermiş olduğu bilgilendirme ve mahsuplaşma yazıları ile borcuna karşılık mahsup edilmiş olduğunu, davacının bu durumu sözlü olarak kabul ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; Davacının satım sözleşmesi nedeniyle ödediği para karşılığında davalının edimini yerine getirmediği iddiası ile takip başlattığı, davalının havaleyi kabul ettiği, ancak havalenin 3.kişi ile aralarındaki borç ilişkisi nedeniyle yapıldığını savunduğu, davalının beyanının vasıflı ikrar niteliğinde olduğu, bu nedenle ispat yükünün halen davacıda olduğu davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin ispat yükünün davacıda olduğu, davacının davasını ispatlanamadığı yönündeki gerekçesinin hukuki geçerliliğinin olmadığını, müvekkili şirket ile davalı şirketin yedek parça alımı konusunda anlaştıkalrını ve müvekkilinin iyi niyetli olarak .. tarihinde davalıya hemen ….. gönderdiğini, dekont açıklamasında da açıkça görüleceği üzere yedek parça bedeli yazdığını, bir an için müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin olmadığı varsayılsa bile davalı taraf hesabına yatan parayı neden hemen geri iade etmediği anlaşılamadığını, basiretli bir tacirin hesabına gelen parayı açıklama kısmında özellikle yedek parça bedeli yazan bir havaleyi “bizim sizinle ticari ilişkimiz yok” diyerek geri iade etmesi gerektiğini, müvekkiline ait ticari defterlerin incelenmesi sonucunda …Ticaret Mahkemesi’nin …Talimat sayılı dosyaya sunulan bilirkişi raporunda da açıkça görüleceği üzere davacı tarafın davalı taraftan …. tarihli … yevmiye madde numaralı kapanış fişinde dava ve icra takibine konu ….TL tutarında alacaklı olduğunun sabit olduğunu, mahkemece işbu bilirkişi raporunda tespit edilen hususa itibar edilmediğini, müvekkilinin dava dışı ….’e herhangi bir borcu olmadığını, …’den alınan tüm yedek parçaların faturaları dosyaya sunulduğunu, tüm bu faturalara karşılık dava dışı ….e … keşide tarihli .. Çek nolu …TL miktarlı çek ile ödeme yapıldığını, davalının iddia etmiş olduğu gibi müvekkilinin sadece pompa ayar tezgahı değil yine dosyaya sunulu faturalardan da anlaşılacağı üzere bir çok yedek parça alımı yaptığını, müvekkilinin yedek parça alım satımı yapmadığı iddiasının yerinde olmadığını, davalı hesabına yatan paranın iadesi gerektiğini, müvekkilinin dava dışı firmaya borçlu olmadığı gibi adı geçen firmadan alacaklı olduğunu, bu alacağın tahsili için müvekkili tarafından ……..İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı dosyası ile …… TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatıldığını davalı ile dava dışı…. arasında var olduğu iddia edilen temlik ilişkisinden ve aralarında imzalanan belgeden de müvekkilin hiçbir şekilde haberi dahi bulunmadığını, yapılan tüm işlemlerin muvazaalı olarak yapıldığını, davalı …. ile dava dışı … şirketinin yetkilileri hakkında mahkemeye yanıltıcı belge sunmaktan dolayı …. ……’na şikayette bulunulmuş olup…… Soruşturma numarasını aldığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava itirazın iptali talebine ilişkindir.

Davacı taraf, davalıya gönderdiği……TL’nin avans niteliğinde olduğunu iddia etmekte, davalı taraf ise sözkonusu ödemenin dava dışı…’nin davacıdan olan alacağının davalıya temlik edildiğini, davalının ödediği bedelin dava dışı……’in borcuna karşılık yapıldığını savunmaktadır. Türk Borçlar Kanunu’nun 555. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal nitelikçe (tıpkı onun özel biçimlerinden biri niteliğindeki çek gibi) bir ödeme vasıtasıdır. Eş söyleyişle, havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin tersini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havaleci (muhil), bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Buna göre dava konusu somut olayda davacı, davalıya göndermiş olduğu dava konusu havalelerin, bir borcun ödenmesinden başka bir amaca yönelik bulunduğunu kanıtlama yükümlülüğü altındadır. Davacı tarafça davalıya gönderilen havalede yer alan “yedek parça bedeli” açıklaması, sözkonusu havalenin avans niteliğinde olduğunu ispatlayacak mahiyette bir açıklama değildir. Davacı tarafça havale üzerinde yazan bu açıklamadan başka herhangi bir delil ileri sürülmediğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/03/2022


Başkan

(e-imzalıdır)


Üye

(e-imzalıdır)


Üye

(e-imzalıdır)


Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”