Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1148 E. 2022/433 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1148
KARAR NO : 2022/433
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/12/2019
NUMARASI : 2018/1051 Esas, 2019/1533 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtrazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/03/2022
YAZIM TARİHİ : 10/03/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 31/12/2019 tarih ve 2018/1051 Esas, 2019/1533 Karar sayılı kararının istinaf incelemesinin davalı vekili tarafından istendiği, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
– K A R A R –

Davacı Vekili : davalı ile müvekkili banka arasında ticari kredi sözleşmesi imzalandığını, borcun ödenmemesi nedeniyle … İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibin başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece; dava değerlendirilmekle davacı bankadan tüm sözleşme ve ihtarnameler dosyaya celbedilmiş olduğu, hesap yapılmak üzere dosya bilirkişiye tevdii edildiği, sözleşme içeriği ile uyumlu ihtarnamesi gönderildiği, ancak tebliğ edilmemekle birlikte bankaya yeni adresin bildirilmemesi nedeniyle ihtarın geçerli olarak yapıldığı ve temerrüde düşümün gerçekleştiği anlaşıldığı, kat ihtarnamesine herhangi bir itiraz görülmediği, asıl alacak, faiz ve gider vergisi hesaplamaları takip talebi ve ödeme emriyle uyumlu olduğu, ayrıntılı denetime elverişli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, mahkemece hükme esas alınmış alacağın likit olduğu görüldüğü gerekçesiyle icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.

Davalı Vekili; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili adına açılan icra takibine yapılan itirazın vekil olarak taraflarınca yapıldığını, dava dosyasında ise taraflarına vekil olarak hiç bir tebliğ yapılmadığını, vekil kayıtlarının eklenmediğini, müvekkiline yapılan dava dilekçesi tebliği incelendiğinde yapılan tebliğ işleminin usule uygun olmadığının görüleceğini, usule uygun olmadan müvekkiline tebliğ yapılmasının müvekkilinin davaya cevaplarını bildirmesine ve davayı takip etmesine engel olduğunu, müvekkilinin bankaya olan borcunu ödediğini, müvekkilinin davacı bankadan 2 ayrı kredi kullandığını, kullanılan bu kredilerin her ikisinin de araç rehni olarak kabul gördüğünü ve rehin alacağı olarak değerlendirildiğini, ancak var olan iki ayrı kredinin tamamının araç rehni olarak değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olacağını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddini talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.

Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın kabulüne ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.079,80 TL harçtan peşin alınan 769,95 TL harç mahsup edilerek bakiye 2.309,85 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nin 353 ve 362/1-a bendi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/03/2022


Başkan

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Üye

(e-imzalıdır)

Katip

(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”