Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1075 E. 2022/462 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1075
KARAR NO : 2022/462

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN V. :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/07/2018
NUMARASI : 2017/179 Esas, 2018/811 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/03/2022
YAZIM TARİHİ : 16/03/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/07/2018 tarih ve 2017/179 Esas, 2018/811 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından davalı/borçlular lehine kredi kullandırıldığını ancak ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasından icra takibine başlandığını, ancak davalı/borçlular tarafından icra takibine itiraz edildiğini, bu nedenle …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından davalı borçlular tarafından yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından hazırlanan ve gönderilen herhangi bir ihtarnamenin müvekkilerine ulaşmadığını, itirazın iptali davasının reddini, uzman bir bilirkişi tarafından rapor aldırılması gerektiğini, açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; “…Dava nevi itibari ile genel kredi sözleşmesinden kaynaklı verilen kredinin ödenmemesinden dolayı hakkında yapılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin davadır. Davaya konu edilen Genel kredi sözleşmesi ile bu sözleşmeye bağlı hesap ekstreleri bankadan istenilmiş ve dosya bankacı bir bilirkişiye tevdi olunmuştur. Bankacı bilirkişi ….in raporunun incelenmesinde davalıya 4 ayrı kredi kullandırtıldığı ve bu kredilerden kaynaklı asıl alacak miktarları ile işlemiş faizlerin ne olduğu yönünde rapor tanzim ettiği görülmüş ve incelenen raporun dosya arasındaki mevcut genel kredi sözleşmesine ilişkin hükümlere istinaden ve bu hükümler çerçevesinde tanzim edildiği ve mevcut raporun usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenle mahkememizce mevcut rapor doğrultusunda karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile davalıların ….İcra Müdürlüğünün……. esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazlarının kısmen iptaline karar verilmiştir.

Karara karşı davalılar vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; itirazın iptali davasında ispat yükünün kural olarak davayı açan alacaklıda olup alacağını ispatla yükümlü olduğunu, genel hükümler çerçevesinde ispat edilecek alacağın da yine takip talebine konu olan ve borçlu tarafça itiraza uğrayacak olan alacak olduğunu, hal böyle iken müvekkilinin aleyhine başlatılan haksız ve usulsüz olan takibe istinaden davacı alacaklının davalı müvekkilleri nezdinde alacağının bulunduğunu ispatla yükümlü hale geldiğini, yerel mahkemece yapılan yargılama aşamasında, davacı vekilince her ne kadar müvekkillerine hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edildiği beyan edilmiş ise de, davacı tarafından hazırlanarak müvekkillerine herhangi bir kat ihtarnamesinin tebliğ edilmediğini, taraflarına gönderilmeyen kat ihtarnamesine rağmen müvekkilleri aleyhine başlatılan icra takibi ve ikame edilen işbu davanın müvekkillerinin mağduriyetine sebep olduğunu, söz konusu kat ihtarnamesi davalı müvekkillerine tebliğ edilmediğinden ortada vadesi dolmuş ve muaccel hale gelmiş likit hale gelen bir borç bulunmadığını, davalı müvekkillerinin davacının …. şubesi nezdinde bulunan hesaplarında teminat olarak yer alan çeklerin, çekleri keşide eden üçüncü kişiler tarafından ödenmesine rağmen davacı tarafın bu ödemeleri hiç almamış gibi hareket ederek, icra takibinde yer alan meblağ üzerinden takibe devam ettiğini, bu konudaki itirazlarının yerel mahkemece hiçbir surette dikkate alınmadığını ve takipten sonra yapılan ödemelerin tespiti hususunda da bilirkişi raporları aldırılmadığını, eksik ve hatalı incelemeler sonucu tanzim edilen bilirkişi raporuna göre hüküm tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, izlenilen yol bakımından davacının iyi niyetli hareket ettiğinin kabul edilemeyeceğini, davacı tarafın davalı müvekkillerini borçtan sorumlu kılmaya çalışarak takibe devam etmesinin afaki olup, hukuken ve usulen desteklenmez nitelikte olduğunu, açıklanan bu nedenlerle yerel mahkemenin kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğundan istinaf incelemesinde kaldırılarak, davanın tamamen reddine karar verilmesini talep etmiştir.

HMK’nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İnceleme 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinin belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların bulunup bulunmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı tarafın istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1.b.1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 9645,99 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 2709,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 6936,09 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davalıların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5- Kararın taraflara tebliğine,
HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 16/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan V.

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”