Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1001 E. 2022/463 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1001
KARAR NO : 2022/463

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2020
NUMARASI : 2019/405 E., 2020/445 K.

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/03/2022
YAZIM TARİHİ : 16/03/2022

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2019/405 Esas, 2020/445 Karar sayılı dosyasında verilen 24/06/2020 tarihli kararın istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari bir ilişkisinin söz konusu olduğunu, müvekkili şirketin bu ilişki dolayısıyla davalı taraftan 132.707,70 TL hesap alacağının bulunduğunu, müvekkilinin borcunu tahsil edebilmesi amacıyla davalıya İzmir …. Noterliğinin …. tarih …. yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, söz konusu alacağın davalı taraftan tahsil edilemediğini, davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin davalıdan davaya konu 132.707,70 TL muhtelif faturalardan kaynaklı cari hesap alacağının tahsil edilebilmesi için arabuluculuk yoluna başvurduğunu, ancak taraflar arasında anlaşmanın sağlanamadığını ileri sürerek davanın kabulüne, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, takibin devamına, davalı tarafından %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, “…takip konusunun bir takım satım sözleşmeleri sonucu oluşan davalı borçlunun borcunu ifa etmediğinden bahisle başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline yönelik olup, davalı taraf takibe yaptığı itirazda dava konusu borcun bulunmadığını bildirerek hukuki ilişkiyi inkar etmiştir. Bu durumda ispat yükü davacı alacaklıda olup davalı taraf ticari defterlerini sunmamış, davacının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dava konusu alacağın kayıtlı olduğu anlaşılmış, ancak bu durum tek başına hukuki ilişkiyi ispatlar nitelikte değildir. Takip dosyasındaki faturaların da imzalı olarak mal teslimini gösteren bir kaydın bulunmamasına göre hukuki ilişkiyi ispatlayan bir delil değildir. HMK 200 gereği senetle ispat zorunluluğu bulunan davada davacı herhangi bir senet mahkemeye sunmamıştır. Davacı vekili yemin delilini kullanmayacaklarını mahkemeye bildirmiş, ispatlanamayan davanın reddine” karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında bulunan ticari ilişki sebebiyle müvekkili şirketin davalı taraftan 132.707,70 TL cari hesap alacağının bulunduğunu, müvekkili şirkette alacağını tahsil edebilmek için noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, söz konusu ihtarnamenin usulüne uygun olarak davalı tarafından tebliğ alındığını, ihtarnamede yer alan borca ve faturalara ilişkin davalı tarafın müvekkili şirkete herhangi bir itirazda bulunmadığını, herhangi bir ödeme yapmadığını, dosyaya sunulan belgelerin taraflar arasında mevcut olan hukuki ilişkiyi ispatlar nitelikte olduğunu, dosya kapsamında alınan … tarihli bilirkişi raporunda davalının borçlu olduğu miktarın 132.707,70 TL olduğunun tespit edildiğini, davalının ticari defter ve muhasebe kayıtlarını incelemek üzere mahkemeye sunmadığının belirtilmesi ile taraflarınca gerçekleştirilen ve itiraza konu olan ….. İcra Müdürlüğünün ……..esas sayılı takibinin son derece haklı ve hukuka uygun olduğunun ortaya konulduğunu, bilirkişi tarafından ayrıntılı olarak incelenen cari hesaplarda davalı aleyhine düzenlenen muhtelif faturalar ile çeklerin de davalı kurum tarafından davacı müvekkiline teslim edildiğine ve bu çeklerin kabul edildiğine ilişkin çek alındı kayıtlarının bulunduğunun açıkça görüldüğünü, senet kanununda yer alan şekilde ve maddi şartları taşıyorsa mahkemece yapılan yargılamada kesin delil olarak inceleneceğini, davalı tarafından müvekkili şirkete ciro edilen çekler ve davalı aleyhine düzenlenen faturalar ve davalı tarafından cari hesaba mahsuben yapılan ödemelerin taraflar arasında mevcut olan ticari ilişkiyi ispatlar nitelikte olduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
HMK’nın 353. maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, ilamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, tüm dosya kapsamından; karar gerekçe içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davacının alacağı her ne kadar usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerinde kayıtlı olsa da; cari hesaba konu olan ve dosyaya sunulan 6 adet faturada mal teslim olgusunun ispatlanamaması ve yerleşik Yargıtay kararlarına göre salt fatura düzenlenmesinin alacağın varlığını göstermeyeceği, alacaklının mal teslimini usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE,
2-İstinaf isteminde bulunan davacı tarafından yatırılması gereken 80,70 TL istinaf karar harcının peşin alınan 1597,00 TL’den mahsubu ile bakiye 1516,30 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa geri verilmesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğine,
Dair, HMK. 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/03/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip
..
¸e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”