Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2315 E. 2021/1544 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2315 – 2021/1544
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2315
KARAR NO : 2021/1544

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ……
ÜYE : ……
ÜYE : ……….
KATİP : ……….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2019
NUMARASI : 2018/434Esas, 2019/687 Karar
DAVACI : ……..
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. …
DAVALI : 1 -…….
VEKİLLERİ : Av. ……..
Av. …
Av. ….
DAVALI : 2 -……….
VEKİLLERİ : Av. ………
Av. ….
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 20/10/2021
YAZIM TARİHİ : 20/10/2021

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/05/2019 tarih ve 2018/434 Esas, 2019/687 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, 6100 sayılı HMK’nın 353. Maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi tarafından Makine Kırılması Sigorta Poliçesiyle sigortalı dava dışı…. San. ve Tic. A.Ş.’ye ait tekstil makinesinin voltaj dalgalanması sonucu hasarlandığını ve müvekkilince sigortalısına 11/02/2017 tarihinde 39.735-Euro ödeme yapıldığını beyanla, anılan tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….Müdürlüğü vekili cevap dilekçesi ile özetle: Enerji dağıtım iş ve işlemlerinin müvekkilince yerine getirildiğini ancak sigortalının uğradığı iddia olunan hasar ile müvekkili arasında bir ilgi bulunmadığını; zira hasarın gerçekleştiği tarih olarak bildirilen 06/02/2017 tarihinde şebeke üzerinde bir arıza veya bir enerji dalgalanması yaşanmadığını ve buna dair bir kayıt da oluşturulmadığını beyanla, davanın reddini dilemiştir.
Davalı …. Üretim A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile özetle: Enerji dağıtım iş ve işlemleri ile ilgisi bulunmayan müvekkili yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davacı sigorta şirketine Makine Kırılması Sigorta Poliçesi ile sigortalı işyerinin ….içerisinde bulunduğu ve işyerine güç sağlayan elektrik şebekesinin davalı … Müdürlüğü’nün sorumluluğunda olup elektrik dağıtımını yapan kuruluşun davalı … Müdürlüğü olduğu, şebekenin bakım ve her türlü arızası ile ilgili sorumluluğun da yine davalı …’ne ait olduğu, davalı … A.Ş.’ye husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığı, davacı sigorta şirketi vekilinin, sigortalıya ödeme yapılmasına sebep olan hasarın elektrik kesintisinden kaynaklandığını belirterek, ödenen miktarın rücuan tazminini talep ettiği; dava dışı sigortalı şirkete ait işletmenin özel trafolu olduğu ve trafonun bakım-onarımından ve dağıtım panolarını besleyen hatlardan sigortalı şirketin sorumlu olduğu, buna göre, bu tip kesintinin sorumlusunun sigortalı şirkete ait işletme olduğu, dağıtım şebekesinde herhangi bir arıza kaydına veya enerji dalgalanmasına rastlanılmadığı da gelen cevabi yazılardan anlaşıldığına göre, kesintinin trafoyu besleyen hattan kaynaklanmadığının kabulünün gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının beyanına göre bilirkişi raporunun hazırlanmasının kabul edilemeyeceğini, işbu raporun hükme esas alınamayacağını, raporda davalıların ‘arıza kaydı yoktur’ şeklindeki beyanları doğrultusunda rapor tanzim ettiği kanaatinde olduklarını, bilirkişinin elektrik voltaj dalgalanmasının olup olmadığını ilgili kurumun elektrik kayıtlarını inceleyerek bir kanaate varması gerektiğini, davalı kurumun tek kelimelik ‘arıza yok’ beyanı esas alınarak rapor alınmasının kabul edilemeyeceğini, hasarın kesinti gibi elektrik arızasından değil elektrik voltajının ani dalgalanması neticesinde meydana geldiğini, hasarın ispatlanamadığına dair gerekçe ile davanın reddinin hukuka aykırı olduğunu, davalarının somut deliller ile ispatlandığını, dava dosyasına sunmuş oldukları ekspertiz raporunda söz konusu hasarın voltaj dalgalanması neticesinde meydana geldiği, makine ana motorunun anlık aşırı akım çekmesinden dolayı bağlı olduğu invertörün hasarlandığının tespit edildiğini, hemen hasar sonrası hasar mahallinde ve cihaz üzerinde Yeminli Elektrik Mühendisleri Odası’ndan görevli bilirkişinin tespit incelemesinde ‘’cihazdaki hasarın ani voltaj dalgalanmasından meydana geldiğinin’’ bilimsel olarak tespit edildiğini, hasarın hemen akabinde tarafsız ve bağımsız meslek odası tarafından hazırlanan rapor var iken ve bu raporun aksini kanıtlayabilecek hiçbir delil yok iken hükme esas alınan bilirkişi raporunda aksi yönde görüş bildirilmesinin kabul edilemeyeceğini, söz konusu hasarın elektriği bir bedel karşılığı satın alan tüketicinin üzerinde bırakılması ve bunu satana sorumluluk atfedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, davalıların ispat yükünü bilimsel ve somut delil ile yerine getiremediklerini, açıklanan bu nedenlerle yerel mahkemenin kararının kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın tüm davalılar yönünden müştereken müteselsilen tahsili yönünde kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, makine kırılması poliçesinden kaynaklanan maddi tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nun 266/1. maddesinde; “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir” düzenlemesine yer verilmiştir. Kanunun açık metninde de görüldüğü üzere, teknik bilgi gerektiren bir konuda, sadece tarafların talebinin bulunması halinde değil, mahkemenin de re’sen bilirkişi incelemesi yaptırması mümkündür.
Aynı Yasa’nın 282. maddesi hükmüne göre; hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir ise de; bilirkişi raporunun yetersiz görülmesi halinde ve çözülmesi özel ve teknik bilgiyi gerektirir bir husus söz konusu olduğunda mahkemece yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi de zaruri bulunmaktadır.
Somut olayda, mahkemece icra edilen keşif sonucu elektrik ve makine mühendisleri ile sigortacı bilirkişi heyetinden 11/12/2018 havale tarihli rapor alındığı, raporda hasar tarihinde ……. Müdürlüğü’ne ait dağıtım hatlarında herhangi bir arızanın, enerji dalgalanması ve kesintinin bulunmadığı, bu sebeple davalı …….Müdürlüğü’nün kusurunun bulunmadığının belirlendiği, mahkemece iş bu rapor hükme esas alınarak, davalılardan … A.Ş. yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine, davalı … … Müdürlüğü yönünden ise esastan reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; frekans ve gerilim kayıtlarına ilişkin grafik istenilmeden, davacı vekilinin dava dilekçesine eklemiş olduğu elektronik mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapor ve eksper raporu ile mahkemece hükme esas alınan rapor arasındaki çelişki giderilmeden, davacı vekilinin hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazları konusunda ve özellikle de sigortalı işyerinde trafo bulunduğunun anlaşılması karşısında trafonun elektrik dalgalanmalarını ve frekans değişikliklerini süzüp süzmediği, trafonun sağlıklı çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa elektrik dalgalanmalarının ne şekilde makineye zarar verdiği hususlarında bilirkişi heyetinden ek rapor veya yeni bir heyetten rapor alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/05/2019 tarih ve 2018/434 Esas, 2019/687 Karar sayılı kararın HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Talep halinde, istinaf karar ve ilam harcının davacıya İADESİNE,
4-HMK’nın 359/3. maddesine göre kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dair HMK’nın 353/1-a-6. maddesine göre dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/10/2021

….
Başkan
….
e-imzalıdır.
….
Üye
….
e-imzalıdır.
….
Üye

e-imzalıdır.
….
Katip
….
e-imzalıdır.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”