Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/125 E. 2022/1001 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ………… Esas
KARAR NO : …………

HAKİM : ………..
KATİP : …………

DAVACI : ………….
VEKİLİ : Av. ………..
DAVALI …………….
VEKİLİ : Av. ………..

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2022
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 28/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 17/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; 23/07/2015 tarihinde davalı şirket nezdinde ZMMS kapsamında sigortalı …………. plakalı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde araç içinde yolcu olan müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının ve 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsilini dava etmiştir.
Davalı tarafça yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı vekili 29/09/2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat etmiştir.
GEREKÇE
Uyuşmazlık 23/07/2015 tarihli trafik kazası sebebiyle davacının davalı sigorta şirketinden ZMMS kapsamında sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali BK m. 46/I’de özel olarak hükme bağlanmıştır (6098 sayılı TBK m. 54). Bu hüküm gereğince “Cismani bir zarara düçar olan kimse külliyen veya kısmen çalışmaya muktedir olamamasından ve ileride iktisaden maruz kalacağı mahrumiyetten tevellüt eden zarar ve ziyanını ve bütün masraflarını isteyebilir”. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin mal varlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Çalışma gücü, zarar görenin iş gücünün, yani beden ve fikir gücünün, gelir getirici şekilde kullanılması demektir. Burada asıl önem arz eden kazanç kaybı veya azalması değil, kazanma gücünün kaybı veya azalmasıdır. Bu kayıp ve azalmadan doğan olumsuz ekonomik sonuçlar, zararı oluşturur (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 713).
Feragat HMK’nın 307-309-310-311. md’leri hükmüne göre davaya son veren taraf işlemlerinden olup hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabildiği gibi mahkemenin muvafakatine de bağlı değildir. Feragat kayda ve şarta bağlanamaz.
Düziçi ………Noterliğinin 23/12/2021 tarihli ve…………yevmiye numaralı vekaletnamesinde, davacı vekilinin davadan ve kanun yollarından feragat etme yetkisi bulunduğu görülmüştür.
Tüm bu açıklamalar bir ara değerlendirildiğinde davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç miktarı, maktu karar ve ilam harcı üzerinden hesaplanması ve alınması gerektiğinden, işbu feragat yargılamanın ilk celsesinden sonra olduğundan maktu karar ve ilam harcının 2/3 oranına isabet eden 53,80 TL harcın, peşin alınan harçtan mahsubu ile fazladan alınan 26,90 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, varsa artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1-2 Maddesi gereğince 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Hazine tarafından karşılanan arabulucu gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde bakiye avansın yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda bedel itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 08/12/2022