Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/73 E. 2020/622 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ….
KARAR NO :….

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLLERİ : Av. ….

DAVALI : ….
VEKİLİ :….

DAVA : ….
DAVA TARİHİ ….
KARAR TARİHİ :….
GEREKÇE TARİHİ :….

Mahkememize tevzi edilerek yukarıda belirtilen esas numarasıyla kaydedilen tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 15/01//2020 havale tarihli dilekçesinde özetle, davalı şirket nezdinde sigortalı olan…. plakalı aracın….plakalı araca arkadan çarpması neticesinde neticesinde …. plakalı araç içinde yolcu olan müvekkilinin yaralanarak kalıcı maluliyete uğradığını, zararın tazmini için davalıya dava açmadan evvel başvurduklarını ancak ödeme yapılmadığını, arabuluculuk görüşmelerinden de netice alınamadığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sürekli işgöremezlik tazminatına ilişkin 100,00-TL’nin yazılı başvuru tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı taraf Mahkememize sunduğu 11/12/2020 havale tarihli dilekçesi ile talebini 86.428,86-TL arttırarak toplam 86.528,86-TL’ye çıkarmıştır. Dilekçenin karşı tarafa usulüne uygun şekilde tebliği sağlanmıştır.
CEVAP:
Davalı taraf usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş ise de, yargılamanın ilerleyen aşamalarında kendisini vekil aracılığıyla temsil ettirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRLMESİ VE GEREKÇE:
Dava temelinde haksız fiile dayanmakta olup kaza neticesinde uğranılan maddi zararın, kazaya sebebiyet veren aracın sigortacısından aralarında imzalanmış olan poliçe limitleri dahilinde tazminine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunu’nun ”Bedensel zararlar” başlıklı 54.maddesi hükmüne göre; ”Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1-Tedavi giderleri.
2- Kazanç kaybı.
3-Çalışma gücünün azalmasından ya yitirilmesinden doğan kayıplar.
4-Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar. ” Sürekli maluliyet 3.bentte açıkça sayılmıştır.
Yukarıda anılan yasal düzenlemeye istinaden, Mahkememizce 17/01/2020 günlü tensip tutanağı düzenlenmiş, davacının dava dilekçesinde bildirdiği deliller ilgili kurumlara müzekkere yazılmak suretiyle toplanmış, ön inceleme duruşma günü tayin edilerek taraflar duruşmaya davet edilmiştir.
Davalı şirkete müzekkere yazılarak davaya konu kazaya ilişkin hasar dosyası istenmiş, gelen cevabi yazı ve ekleri dosya arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 19/04/2018 başlangıç tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin üst limiti kaza başına 3.600.000 TL, kişi başına 360.000 TL’dir.
SGK’dan gelen cevabi yazıdan davacıya kazaya konu kaza sebebiyle ödeme yapılmadığı ve gelir bağlanmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasında hazır bulunmuş, imzalı beyanı ile dava dilekçesini tekrar etmiştir. Davacının dava açmadan önce usulüne uygun şekilde arabuluculuk yoluna başvurduğu, anlaşmaya varılamadığına dair son tutanağın aslının dosyaya sunulduğu, dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmakla ön inceleme aşaması tamamlanmış, davacı vekilinin karşı taraf ile sulh olma durumlarının bulunmadığını beyan etmesi ile işin esasına girilmiştir.
Mahkememizce 14/07/2020 tarihli duruşmanın 4,5,6 numaralı ara kararlarına istinaden kusur, maluliyet tespiti ve neticede tazminat hesabı için re’sen seçilen konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Dosya kapsamına göre alınan 23/07/2020 havale tarihli raporda kazaya sebebiyet veren…. plakalı araç sürüsünün %100 (8/8),….plakalı araç sürücüsünün ise kusursuz kabul edildiği görülmektedir. Düzenlenen raporun dosyada sunulu kaza tutanağıyla uyumlu olduğu görülmüştür.
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim görevli 6 kişilik akademisyen heyetten aldırılan 21/09/2020 havale tarihli raporda tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %10 olduğu yönünde tespit bildirilmiştir. Rapor ”Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmiş olup dosyaya sunulu hastane tedavi kayıtlarıyla uyumlu olduğu görülmüştür.
Aktüer bilirkişisi tarafından düzenlenen 30/10/2020 havale tarihli raporda bilirkişi tarafından ikili seçenek halinde hesaplama yapılmıştır. Davacının %10 maluliyeti sebebiyle uğradığı zararın, ‘TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre 86.528,86-TL , ‘PMF 1931’ tablosuna göre 111.015,55-TL olduğu mütalaa olunmuştur.
Anayasa Mahkemesi’nin 19/07/2020 tarihli 2019/40 Esas sayılı iptal kararı doğrultusunda, 10/11/2020 tarihli duruşmanın 2 numaralı ara kararı ile maluliyet heyetinden ”Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği”ne göre ek rapor alınmış olup düzenlenen 08/12/2020 tarihli ek raporda maluliyet oranı kök rapordaki gibi %10 olarak değerlendirilmiştir.
Yukarıda sırasıyla açıklanan raporların tamamı denetime elverişli, dosya kapsamına, mevzuat hükümlerine, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin ve Mahkememizin bağlı bulunduğu Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına uygun bulunarak bu raporlarla yetinilmiş, usulüne uygun şekilde taraflara tebliği sağlanmıştır. Gelinen aşamada davacının sürekli maluliyet nedeniyle uğradığı zarara ilişkin olarak talep edebileceği tazminat tutarı dosya kapsamıyla sübut bulmuştur.
Davacı araç içinde yolcu konumunda olup müterafik kusur yönünden değerlendirme yapıldığında, davacının babası ve aynı zamanda …. plakalı aracın sürücüsü….Polis Amirliği’ndeki 08/04/2019 tarihli ifadesinde davacının emniyet kemeri takmadığını beyan etmiştir. Bilindiği üzere araç içinde seyahat eden sürücü ve yolcular, güvenlikleri için emniyet kemeri takmak zorundadırlar. Davacı emniyet kemeri takmayarak araç içinde maruz kaldığı darbenin artmasına (özellikle kafa bölgesinde) sebep olmuştur. Başka bir deyişle davacı zararın meydana gelmesinde müterafik kusurlu olup Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin ve Mahkememizin bağlı bulunduğu Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre hesaplanan tazminat tutarından %20 oranında ( 8.652,88-TL) müterafik kusur indirimi yapılması gerekmiştir.
Davacı vekilinin temerrüt faizine yönelik talebine gelince, dava dilekçesine ekli başvuru dilekçesine göre davacı vekili davalı şirkete yazılı olarak başvurmuş, dilekçede 15 gün ödeme süresi tayin etmiş, bu dilekçesini iadeli taahhütlü posta yoluyla davalı şirkete tebliğ etmiş, davalı şirkete 04/11/2019 tarihinde ulaşmıştır. Davalı taraf 15 günlük sürenin bitimiyle birlikte 19/11/2019 tarihinde temerrüde düşmüştür. Faiz türü olarak ise taleple bağlı kalınarak yasal faize hükmedilmiştir.
Yargılama giderlerinin taraflara yüklenmesine gelince, bilirkişi marifetiyle hesaplanan tazminat tutarından yapılan indirim takdiri nitelikte olduğundan yargılama giderlerinin tamamı davalıya yüklenmiş, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihadı uyarınca reddedilen kısım üzerinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Öte yandan, davacı taraf ”TRH 2010” yaşam tablosuna göre bedel artırımı talep etmiş olup ”PMF1931” tablosuna göre hesaplanan bakiye tazminat tutarı yönünden haklarının saklı tutulması da gerekmiş, dosya kapsamına göre aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 69.223,09-TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 19/11/2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının PMF tablosuna göre hesaplanan bakiye tazminat alacağının saklı tutulmasına,
2-Alınması gereken 4.728,62-TL harçtan, alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.674,22-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacının yatırdığı 54,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı 2.613,70-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan avansın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde yatırana iadesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 9.799,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.29/12/2020