Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/658 E. 2021/486 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …..
KARAR NO :…..

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : …..

DAVACILAR : 1- … – …
2- … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -…..
Av. … …..
Av. … -…..

DAVA :…..
DAVA TARİHİ :…..
KARAR TARİHİ : …..
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ :…..

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu 24/11/2020 tarihli dilekçesinde, davacılar … ile …’ın 2004 yılından beri evli olduklarını, evlilik sırasında edinilmiş mallardan olan Gaziantep İli/Şahinbey İlçesi, ….. Mahallesi – Pafta…..Ada …..de kayıtlı taşınmaz üzerinde müvekkili …’ın eşinin rızasını almaksızın davalı banka lehine ipotek tesis ettiğini, ipotek resmi isenedi incelendiğinde ipoteğin sadece ayni bir teminat olarak değil, müşterek borçlu müteselsil kefil gibi düzenlendiğinin görüleceğini, kefalet niteliği taşıyan tüm belgelerde kefalet miktarının, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olunduğu ibarelerinin kefil tarafından el yazısı ile doldurulması gerektiğini ancak davacının imzaladığı belgelerde bu şekil şartlarının sağlanmadığını, öte yandan davaya konu taşınmaz her ne kadar aile konutu değil ise de, Türk Medeni Kanunu’nun 199. Maddesinde, ailenin ekonomik varlığının korunması ve evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüklerin yerine getirilmesini gerektirdiği takdirde eşlerden birinin talebi üzerine diğer eşin malvarlığı üzerindeki yetkisinin hakim tarafından kısıtlanmasına imkan verildiğini, huzurdaki davada …’ın rızası bulunmadığından ipoteğin yolsuz tescil mahiyetinde olduğu, anılan mevzuat hükümlerine göre değerlendirme yapıldığında ipoteğin fekki gerektiğini, ayrıca ipotek resmi senedinde teminat kapsamının, dava dışı 3.kişinin doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak düzenlendiğini, teminat kapsamının ve ipotek limitinin bu haliyle likit olmadığını, davalı bankanın kanuna karşı hile yapmak suretiyle yasaya aykırı davrandığını iddia ederek, Gaziantep İli/Şahinbey İlçesi, ….. Mahallesi, Pafta ….. Ada …..de kayıtlı taşınmaz üzerinde kurulan ve davalı banka lehine kefalet hükümleri de içeren ipoteğin fekki ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, tapu kayıtları üzerinde teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde, öncelikle davanın türünün ve taraf sıfatlarının belirlenmesi gerektiğini, eğer dava ipoteğin fekki davası olarak görülecek ise, davacı …’ın ipotek tesis edilen taşınmazın evlilik birliği sırasında edinilmiş mal olduğu ve eş rızası alınmadan ipotek tesis edildiğine yönelik iddiasını eşi olan diğer davacı …’a yöneltmesi gerektiği, eğer dava menfi tespit davası olarak açılmış ise, davacılardan …’ın ipotek tesis işleminin tarafı olmadığından davada aktif husumeti bulunmadığını, davaya konu ipotek tesis işleminin konusu olan taşınmaz tarla vasfında olup aile konutu mahiyetinde olmadığı bizzat davacı tarafından da ikrar edilmekle birlikte, tasarruf yetkisi kısıtlanmış edinilmiş mal niteliğinde de olmadığını, davanın Medeni Kanun’un 2.maddeside düzenlenen dürüstlük kuralına aykırı olarak açıldığını, davacı tarafın iddialarının aksine ipoteğin şahsi değil ayni teminat olarak verildiğini, ipotek limitinin 5.000.0000-TL olarak belirlendiğini, şekle aykırılık bulunmadığını, ipotek resmi senedinde kefalet anlamına gelen ibare bulunmadığını, kaldı ki davacının iddialarını kabul etmemekle birlikte ipotek resmi senedinde geçersiz kabul edilmesi gereken kefalet hükümleri varsa bile bu hükümlerin yazılmamış kabul edileceğini ancak ipoteğin geçerliğine etkisi olmayacağını, müvekkili bankanın 3.kişiden alacağının teminatı olarak tesis edilen ipoteğin fekki koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, evlilik sırasında edinilmiş mallar üzerideki tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebiyle açılmış menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
Mahkememizce 25/11/2020 günlü tensip zaptı düzenlenerek, taraflarca bildirilen deliller toplanarak dava dosyası arasına alınmıştır.
Tensip zaptının 16 numaralı ara kararına istinaden, Gaziantep İli/Şahinbey İlçesi, ….. – Pafta ….. Ada …..de kayıtlı taşınmaz üzerinde tesis edilen ipotek resmi senedi ve taşınmazın tapu kayıtları istenilmek üzere Şahinbey Tapu Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak gelen cevabi yazı ekleri dava dosyasına eklenmiştir. Bu belgelerden davacının adına kayıtlı ve tarla vasfındaki taşınmaz üzerinde….. ve ….. yevmiye numarası ile dava dışı ….. Taahhüt San.ve Tic.A.Ş’nin borçlarının teminatı olarak banka banka lehine 5.000.000-TL limitli ipotek konulduğu görülmektedir. İpotek resmi senedinde kefalet anlamına gelebilecek herhangi bir ibare yoktur.
27/05/2021 tarihli duruşmanın 3 numaralı ara kararına istinaden davalı bankaya müzekkere yazılarak dava dışı asıl borçlu ile aralarında imzalanan genel kredi sözleşmesi getirtilerek dava dosyasına eklenmiştir. Sözleşme incelendiğinde davacı …’ın sözleşmede kefaletinin bulunmadığı görülmüştür.
Davacı tarafın ipotek tesis işleminin şeklen geçersizliğine yönelik iddialarının yerinde olmadığı incelenen belgelerden açıkça anlaşılmıştır. Eş rızasının alınmadığına yönelik iddialarının incelenmesine gelince, Medeni Kanun ipotek tesis işleminde eş rızasını şart olarak koşmamıştır. Elbette ki aile konutuyla ilgili kısıtlamalar saklıdır ancak davaya konu taşınmazın ile konutu vasfı taşımadığı gerek tapu kaydında, gerek davacının açık ikrarıyla dosya kapsamıyla sabittir. Diğer taraftan Medeni Kanun’un ” Tasarruf yetkisinin sınırlanması” başlıklı 199.maddesi hükmüne göre, ”Ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan malî bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektirdiği ölçüde, eşlerden birinin istemi üzerine hâkim, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verebilir. Hâkim bu durumda gerekli önlemleri alır. Hâkim, eşlerden birinin taşınmaz üzerinde tasarruf yetkisini kaldırırsa, re’sen durumun tapu kütüğüne şerhedilmesine karar verir.
” düzenlemesini içermektedir. Taraflar arasındaki ihtilaf bu madde çerçevesinde çözümlenmelidir.
Aile Mahkemelerinin görev alanını düzenleyen 4786 sayılı Kanun’un 4.maddesinde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ikinci kitabında düzenlenen işlere ilişkin açılan davalarda Aile mahkemelerinin görevli olduğu düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere görev kamu düzenine ilişkin olup dava şartıdır. Mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekmektedir. Dosya kapsamı, yukarıda anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, huzurdaki davaya bakmakla görevli ve yetkili Mahkemenin Gaziantep Aile Mahkemesi olduğu kanaati ile, Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulması gerekmiştir. (Aynı yöndeki Yargıtay 14.Hukuk Dairesi’nin 2016/16662 Esas- 2019/3067 Karar sayılı ilamı)
H Ü KÜ M: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliğine,
2-Süresi içerisinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Gaziantep Nöbetçi Aile Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili ve görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/09/2021