Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/14 E. 2022/39 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO ………. Esas
KARAR NO :……..

HAKİM :……..
KATİP : ……..

DAVACI :………….

DAVALI : ……….
VEKİLLERİ : Av. ……
Av………
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 18/01/2022
GEREKÇE TARİHİ : 26/01/2022

Mahkememize tevzi edilerek yukarıda belirtilen esas numarasıyla kaydedilen tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde, müvekkili adına kayıtlı bulunan, davalı şirket nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı ……… plakalı çekici ile………… plakalı römorkun park halindeyken 07/02/2017 tarihinde çalındığını, araç anahtarı ve ruhsat müvekkilinde olup bunları kolluk birimine teslim ettiğini, müvekkilin eşi …………nın davaya konu aracı yük nakliyesinde çalıştırmak için şoför ararken dava dışı………..r ile tanıştığını ve şoför olarak tuttuğunu, ilk sefer için davacının eşinin de sefere eşlik ettiğini, Ankara’ya vardıklarında dava dışı …………r’in telefonuna gizlice bakması nedeniyle aralarında tartışma çıktığını, ayrılırken yüklerin içinde sigara olduğunu ve sahiplerinin mafya olduğunu, teslim etmemesi halinde kendisini öldüreceklerini müvekkiline de kötülücük yapacaklarını belirterek gittiğini, müvekkilin eşinin korkarak aracın ile İstanbul’a gittiğini, 15/12/2016 tarihinde polislerin durdurması üzerine araçlardaki sigaradan bahsederek kendisine verilen telefon numarasını polislerin bilgisi dahilinde arayarak alıcı kişiyi yakalattığını, ceza soruşturması kapsamında …………. ………….in tanık olarak ifadesi alınmış olup müvekkilinin anlatımını doğruladığını, müvekkilinin kaçak sigaraların yüklenmesinde bir bilgisi olmadığını, yükleri ………….n temin ettiğini, ancak buna rağmen müvekkilinin aracına ceza mahkemesince kaçakçılık sebebiyle 15/12/2016 tarihinde satılamaz şerhi konulduğunu, aracın kasko süresi dolduğu için 18/01/2017 tarihinde araç ve dorse için yeniden kasko poliçesi yaptırıldığını, yani sigorta şirketinin araç üzerindeki şerhi bilmesine rağmen kasko sigortası yaptığını, hal böyle olmasına rağmen davalı sigorta şirketinin araç üzerindeki şerhi mazeret göstererek çalınan aracın sigorta bedelinin ödememesinin iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığını, kasko tarihinden kısa bir süre sonra ………arihinde müvekkiline ait çekici ve dorsenin çalınması üzerine, müvekkilinin davalı sigorta şirketine müracat ettiğini, davalı sigorta şirketinin önce ödeme taahütünde bulunduğunu ancak daha sonra araç üzerine konulan şerhin kaldırılmasını şart koyarak ödeme yapılacağını söylediğini, müvekkilinin bir çok kez Bakırköy ……….. Asliye Ceza Mahkemesi’nin……… esas sayılı dosyada araç üzerindeki şerhin kaldırılmasını talep etmiş,Mahkeme başta taleplerini redetmiş ise de 02/10/2019 tarihli duruşmada çekici üzerindeki şerhi kaldırıldığını, şerhin kaldırılması üzerine yeniden davalı sigorta şirketine başvuru yaptığını ancak sigorta şirketinin bu kez zaman aşamı sebebiyle dosyanın kapandığını ve ödeme yapmayacaklarını bildirdiğini, meydana gelen olay sonrasında davalı sigorta şirketiyle yapılan görüşmeler kapsamında……….. plakalı araç için rayiç değeri 100.000,00-TL olmasına rağmen müvekkilinin ödeme güçlüğü içerisinde olması nedeniyel 70.000,00-TL, …………… plakalı dorsenin rayiç değeri 50.000,00-TL olmasına rağmen müvekkilinin 45.000,00-TL’yi kabul ederek mutabakatname imzaladıklarını, aracın bulunması halinde aracın devri, mümkün olmaması halinde kendisine ödenen parayı iade etme taahütünde bulunmalarına rağmen ödeme yapılmadığını, davalı sigorta şirketinin taahütnameye rağmen araçların rayiç bedelini ödemeyerek aralarındaki sözleşmeyi ihlal ettiğini ayrıca iyi niyet kurallarına uygun davranmayarak müvekkilini mağdur ettiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdili………….. plakalı araç için 100.000,00-TL,………….. plakalı araç için 50.000,00-TL zararın olay tarihi olan 07/02/2017 tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı asil 30/12/2021 havale tarihli dilekçesi ile 27 ASR 09 plakalı araç için dava değerini 167.747,00-TL,……….6 plakalı araç için 55.750,00-TL olmak üzere toplamda 223.497-TL’ye yükselterek harç eksikliğini tamamlamıştır. Dilekçenin karşı tarafa usulüne uygun tebliği sağlanmıştır.
CEVAP:
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle, davanın………. Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini belirterek Mahkememizin yetkisine yönelik ilk itirazda bulunmuştur. Davanın esasına ilişkin olarak,”Kara Araçları Kasko Sigortasi Genel Şartlarının 3.3 Sigorta Bedeli Tazminatın Ödenmesi Ve Hesabı” altında yer alan 3.3.4.2 maddesi hükmüne göre çalıntı araçlar için sunulması gerekli olan belgelerin davalı tarafça müvekkili şirkete sunmadığını, sigortalı araçlar üzerinde sigorta tazminatının ödenmesine engel hak mahrumiyetleri bulunduğunu, “Kara Araçları Kasko Sigortasi Genel Şartları” uyarınca sigortacının cezai soruşturma bulunuyorsa sigortacının soruşturma tamamlanana kadar sigorta ödemesinin bekletme hakkının bulunduğunu, ayrıca TTK’nun 1420. maddesinde düzenlenen 2 ve 6 yıllık zaman aşımının doğduğunu, davacının talebinin zaman aşımına uğradığını, uzatılmış ceza zaman aşımının kasko sigorta poliçelerinde uygulanamayacağını, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber emniyete müzekkere yazılarak sigortalı araçlar üzerindeki hak mahrumiyetlerine ilişkin kayıtların dosyaya celbi ile araçların bulunup bulunmadığı hususunun sorulması gerektiğini, ayrıca müvekkili yönünden hasar tarihinden itibaren faiz işletilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YAPILAN YARGILAMA, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava temelinde haksız fiile dayanmakta olup hasara uğrayan aracın sigortacısından aralarında imzalanmış olan kasko poliçesi limitleri dahilinde zarar tazminine ilişkindir.
Mahkememizce 09/01/2020 günlü tensip tutanağı düzenlenmiş, davacının dava dilekçesinde bildirdiği deliller ilgili kurumlara müzekkere yazılmak suretiyle toplanmış, araçların trafik sicil kayıtları getirtilerek dava dosyasına eklenmiş, ön inceleme duruşma günü tayin edilerek taraflar duruşmaya davet edilmiştir.
18/01/2017 tarihli ………….. plakalı araca ait kasko poliçesi ve yine 18/01/2017 tarihli…………. plakalı araca ait kasko poliçe dava dilekçesinin ekinde dosyaya sunulmuştur.
Dava dilekçesinin ekinde dosyaya sunulan Andolu Sigorta tarafından düzenlenmiş belgeden……….plakalı aracın 07/12/2017 tarihinde çalınmasının……….. İl Emniyet Müdürlüğü’ne bildirildiği, çalıntı kaydı düşülmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dava dilekçesinin ekinde ………plakalı araç için 70.000,00-TL,………….. plakalı araç için 45.000,00-TL tutarındaki yapılan taahütnamelerde yalnızca davacı Derya Fakçı’nın imzası bulunup davalı sigorta şirketinin bu belgelerde imzasının bulunmadığı görülmüştür.
Taraf vekilleri 15/09/2020 ön inceleme duruşmasında hazır bulunarak dava ve cevap dilekçesindeki hususları ıslak imza ile tekrar etmişlerdir. Davacının huzurdaki davayı açmadan önce usulüne uygun şekilde arabuluculuk yoluna başvurduğu, anlaşmaya varılamadığına dair son tutanak aslının dosyaya sunulduğu, dava şartlarının sağlandığı görülmekle, ilk itirazlar değerlendirilmiştir. Hasarın meydana geldiği yerin Gaziantep olduğu anlaşılmakla yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Zamanaşımına yönelik itirazın incelenmesine gelince, davaya konu araçların 07/02/2017 tarihinde çalındıkları …………….’nin 19/11/2019 tarihinde davacının başvurusunu zaman aşımı nedeniyle reddettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. TTK’nun “Zamanaşımı” başlıklı 1420. maddesi hükmüne göre,
(1) Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482. madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
(2) Diğer kanunlardaki hükümler saklıdır.
Bu maddede atıf yapılan 1482. madde hükmüne göre,
(1) Sigortacıya yöneltilecek tazminat istemleri, sigorta konusu olaydan itibaren on yılda zamanaşımına uğrar.
Bu esaslara göre ve TBK’nın 154/2. Maddesi uyarınca değerlendirme yapıldığında davacının yasada düzenlenen sürede davalıya başvuru yaptığı, davalının başvuruyu yaklaşık 2 yıl sonra sonuçlandırdığı gözetildiğinde davalının zamanaşımı savunmasına itibar edilmeyerek itirazın reddine karar verilmiştir.
İlk itirazların değerlendirilmesinden sonra taraflar arasındaki uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş, uyuşmazlığın davacının aracının çalınmasına ilişkin hasarın kasko sigortasından poliçe limiti dahilinde tazminine ilişkin olduğu anlaşılmakla, taraflar usulünce sulhe davet edilmiş, sulh olunamaması üzerine işin esasına girilmiştir.

Mahkemizin 15/09/2020 tarihli celsenin 3 numaralı ara kararınca Bakırköy …… Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/323 esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden istenilerek dava dosyası arasına eklenmiştir. Dosyanın incelenmesinden dorsede kaçak sigarayla geçirilmesi sebebiyle ceza mahkemesince araçlar üzerine tedbir şerhi konulduğunu, ………… plakalı çekici üzerindeki şerhin kaldırıldığı ancak………… plakalı dorse üzerindeki tedbirin devamına karar verilmiştir.
Mahkememizin 15/09/2021 tarihli ara kararın 1 numaralı bendi ile davaya konu araçların rayiç bedeli hesaplatılmak üzere makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Dosyaya sunulan 10/11/2021 havale tarihli raporda davaya konu …………..plakalı aracın çalınma tarihi (07/02/2017) tarihi itibariyle 2.el rayiç bedelinin 113.800,00-TL, dava tarihi itibariyle 167.747,00-TL olduğu……….. plakalı aracın çalınma tarihi (07/02/2017) tarihi itibariyle 2.el rayiç bedelinin 49.500,00-TL, dava tarihi itibariyle 55.750,00-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir. Bilirkişi hesaplamada emsal olarak aldığı değerleri rapora eklemiş, aracın yaşını, marka ve modelini gözeterek hesaplama yapmıştır. Aracın km’si dosya kapsamıyla tespit edilememiş olup bilirkişi raporunda bu değerin hesaba katılmadığı açıkça yazılmıştır. Düzenlenen rapor taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, denetime elverişli, dosya kapsamına, Mahkememizin bağlı bulunduğu Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin ve Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nin (Kapatılan Yargıtay 17.Hukuk Dairesi) yerleşik içtihatlarına uygun görülmüştür.
Huzurdaki davada çözülmesi gereken ilk husus, davacının hasarının poliçe limiti dahilinde olup olmadığının tespitidir. Dosyaya sunulu kasko poliçelerinin 18/01/2017 tarihinde düzenlenmiş kasko poliçesinin çalınma hasarlarını teminat altına aldığı görülmektedir. Taraflar arasında araçların çalındığına dair herhangi bir ihtilaf bulunmadığına göre davacının aracının çalınması nedeniyle maddi zarara uğradığı dosya kapsamıyla sabittir. Davalının zamanaşımına yönelik savunmasının yerinde olmadığı yukarıda açıklanmış olup taraflar arasındaki ihtilaf davacının………….. plakalı araç üzerinde tedbir şerhi bulunmasının ve soruşturma dosyasının derdest oluşunun davalı sigorta şirketi ile aralarındaki poliçe kapsamında zararın tazminine etki edip etmeyeceğine ilişkindir. Başka bir deyişle araç üzerinde şerh bulunmasının ve kaçakçılık suçu sebebiyle açılmış olan soruşturma dosyasının neticelenmemiş oluşunun davalı tarafa poliçedeki teminatı ödememe veya erteleme hakkı verip vermediğine ilişkindir.
Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.4.2. maddesi “Çalınmış olan aracın bulunması için ilgili makamlarca yapılacak araştırmalar 30 gün içinde sonuç vermediği takdirde sigortalı durumu ilgili makamlara başvurduğunu belgelemek suretiyle, sigortacıya bildirir. araç kayıtlarına çalınma durumunu gösteren şerh ve sair açıklamanın konduğunu ve aracın ilgili mevzuata göre devrine engel teşkil edebilecek kısıtlamaların bulunmadığını gösteren belgeler sigortacıya teslim edilir. Sigortacı bu genel şartlara göre tazminatı öder. Bu genel şartların B.3.3.3. maddesinin 2. paragrafı uyarınca ilgililer hakkında cezai soruşturma açılmış ise bu soruşturmanın tamamlanmasına kadar sigortacı tazminat ödemesini bekletebilir.” bu düzenlemeye göre değerlendirme yapıldığında araç üzerindeki şerh devre engel teşkil edecek mahiyette olduğundan ve soruşturma dosyasının halen derdest olması sebebiyle davalı sigorta şirketi ……..lakalı araç yönünden araç bedelini soruşturma dosyasının sonuna kadar bekletme hakkı bulunmaktadır.
……….lakalı araç yönünden değerlendirme yapıldığında, 18/01/2017 tarihli poliçeler incelendiğinde 5. maddede araçların hasar tarihi itibariyle rayiç değerine teminat altına alındığı görülmektedir. Ayrıca 9. maddede rayiç bedelin nasıl hesaplanacağı açıklanmış olup galericiler ile internet sitelerinden en az 3 adet fiyat alınıp belgeleneceği hususu belirtilmiştir. Yukarıda anılan bilirkişi raporu taraflar arasında imzalanan poliçelere uygun şekilde tanzim edilmiş olup, raporda ikili seçenek halinde hesaplama yapılmış ise de poliçelerin 5. maddesi hükmü gereğince hasar tarihi itibariyle yapılan hesaplamanın esas alınması gerekmiştir.
Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde,…………plakalı araç yönünden davanın kısmen kabulü, …………….. plakalı araç yönünden davanın reddine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ……….plakalı araç yönünden kısmen kabulü ile 113.800,00-TL’nin temerrüt tarihi olan 17/10/2019 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davanın ……….. plakalı araç yönünden reddine,
3-Alınması gereken 7.773,67-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.109,03‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.664,64‬‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
4-Davacının peşin yatırdığı 2.109,03-TL harcın yargılama giderlerine katılmaksızın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 841,40-TL yargılama giderinden kabul edilen kısma göre hesaplanan 428,42-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
7-Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabulucu gideri olan 1.320,00-TL’nin kabul edilen kısma göre hesaplanan 672,11-TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına, bakiye 647,89‬TL’nin ise davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendini vekille temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1-2 Maddesi gereğince 14.371,22-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı asilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.18/01/2022