Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/519 E. 2020/511 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ….
KARAR NO : ….

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … -….
Av. … – ….

DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : İ….
DAVA TARİHİ :….
KARAR TARİHİ :….
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ :….

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı (borçlu) aleyhine Gaziantep İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasında müvekkili olan bankaya olan ticari kart sözleşmesinden dolayı takip başlatıldığını, davalı tarafından 28/04/2017 tarihli itiraz dilekçesi ile takibe itiraz edildiğini, itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunu, davalı ile zorunlu dava şartı kapsamında arabuluculuk yoluyla anlaşılmaya çalışıldığını fakat anlaşmanın sağlanmadığını, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu, davalının borcunu ödemediğini, işbu nedenlerle davalının icra takibine yaptığı itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin çiftçi olduğunu, tacir olmadığını, bu sebeple görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacı bankanın saha satış elemanlarının kredi kartı satmak amacıyla müvekkilinin köyde bulunan evine geldiklerini, banka elemanlarının müvekkilinin yetmiş yaşlarında olmasını fırsat bildiklerini ve müvekkiline kredi kartı sattıklarını, müvekkilinin kredi kartını satın aldıktan sonra hiçbir şekilde kullanmadığını, davacı bankanın müvekkilinin kredi kartını kullanmamasına rağmen kat ihtarı gönderdiklerini, müvekkilinin davacı bankaya giderek kredi kartını kullanmadığını ve borcunun olmadığını beyan ettiğini, davacı banka yetkililerinin müvekkiline kredi kartından nakit avans çekildiğini bildirdikleri, müvekkilinin bu olaydan sonra Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunduğunu, davacı banka ATM kamera görüntülerinin olmadığını bildirdiğini ve şüphelilerin tespit edilmediğini, kredi kartının kopyalandığını, müvekkilinin nakit avans çekmediğini, davacı bankanın icra takibinde talep ettiği işlemiş faiz tutarının ve oranının hukuka aykırı olduğunu ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce gerek resen celbi gereken gerekse de tarafların bildirdiği deliller toplanmış, ön inceleme duruşma günü tayin edilerek taraflar duruşmaya davet edilmişlerdir.
Davaya konu Gaziantep İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası Uyap üzerinden istenilerek dava dosyası arasına alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı banka, borçlusunun davalı olduğu, toplam 28.745,31 TL tutarındaki alacak yönünden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun takibe itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı banka tarafından davaya konu akdedilen kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarı, tebligat belgeleri, ödeme planları ile tüm kredi işlem dosyasının onaylı tam ve okunaklı örneğinin mahkememize gönderildiği görülmüş ve incelenmiştir.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasının celp edildiği, incelenmesinde, davalının kredi kartının izinsiz kullanılması ve kopyalanması suretiyle şikayette bulunduğu, savcılıkça faillerin tespit edilememesi ve yakalanamaması sebebiyle evrakın daimi aramaya alındığı görülmüştür.
Mahkememizce öncelikle dosya bankacı bir bilirkişiye tevdi edilmiş, bankacı bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 28/04/2020 tarihli raporda özetle, taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesinin akdedildiği, davalıya üretici kart tahsis edilerek teslim edildiği, bu üretici karttan nakit avans çekimlerinin yapıldığı, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve takip başlatıldığı, davalının takip tarihi itibariyle toplam 25.462,95 TL borçtan sorumlu olduğu yönünde rapor ibraz edildiği görülmüştür.
Mahkememizce, davalının iddialarının araştırılması, kopyalama vb. bir işlemin yapılıp yapılmadığının belirlenmesi amacıyla bu sefer dosyanın 1 bilgisayar mühendisi, 1 yazılım uzmanı ve bankacı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş, bilirkişi heyetinin raporunda özetle; davacı banka ile davalı … arasında 23/12/2015 tarihinde Ticari Kart Sözleşmesi akdedildiği ve ticari kart kullandırıldığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmedeki imzaya davalının itirazının bulunmadığını, dosyaya sunulan ”Kredi Kartı Teslim Formu”’nda davacı banka tarafından tahsis edilen ” Üretici Kart-Gold’un 07/11/2016 tarihinde ”…’a yani kendisine” teslim edildiği, davalının kartı teslim almadığına dair itirazı bulunmadığı, davalının sözleşmeye ve kart teslimine ilişkin itirazı bulunmadığından kartı teslim aldığı, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun ”Kart Kullanıma İlişkin Yükümlülükler” maddesinde, kart zilyetliğine geçtiği andan itibaren sorumluluk kart hamilinin /müşterinin olduğunun belirtildiği, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu madde 11/2 kredi kartı ile yapılan işlemelere, son ödeme tarihinden itibaren on gün içinde, kart çıkaran kuruluşa başvurmak suretiyle itiraz edilebilir, kredi kartı hamili, yapacağı başvuruda, hesap özetinin hangi unsurlarına itiraz ettiğini gerekçesiyle belirtmek zorundadır, süresi içerisinde itiraz edilmeyen hesap özete kesinleşir, kart kullanımına ilişkin yükümlülükler Madde 15- Kart kullanımından doğan sorumluluk, sözleşme imzalandığı ve kartın zilyetliğine geçtiği veya fiziki varlığı bulunmayan kart numarasının öğrenildiği andan itibaren, kart hamiline aittir. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma dosyasında yer alan üretici kart ekstrelerinden yapılan tespitte, davalıya 17.000,00 TL limiti 05/12/2016 son ödeme tarihli kart tahsis edildiği, 30/12/2015 ile 26/02/2016 tarihleri arasında nakit avans çekimlerinin yapıldığı ve hayat sigortası poliçe bedellerinin yansıdığı, toplam olarak 17.528,79 TL olduğunun, davacı banka tarafından davalıya 30/12/2015 ile 26/02/2016 tarihleri arasında nakit avans çekimlerine ilişkin ekstre gönderilip gönderilmediğine ilişkin beyan bulunmadığı, yapılan işlemlerin pin girilmek suretiyle davacı bankanın, dava dışı …. bankası,…., Türkiye …. Bankası, ….Bankası, T…..bankası şube/offisde (şube dışı) ATM’lerden yapıldığı, üretici kart ekstresinde yer alan nakit çekim+sigorta bedellerine 05/12/2016 son ödeme tarihine kadar ekstrede yer alan akdi faiz oranı üzerinden faiz hesaplandığını, hesaplanan faiz+BSMV+KKDF’nin Banka talebinden düşük olduğu, hesaplananla bağlı kalındığı, talep edilen diğer ücretler, nakit avans ve sigorta prim harcamalarının toplam 17.528,79 TL olduğu, ancak bankanın kat tarihinden 17.260,17 TL anapara borç miktarına son ödeme tarihinden kat tarihine kadar akdi faiz hesaplandığını, Kat tarihinde bankanın talep ettiği BSMV tutarı faizin %5’sinden fazla olduğu görüldüğünü, Takip tarihinde ise, kat ihtarnamesi davalıya tebliğ edilmiş olup 10/03/2017 tarihinde temerrüde düştüğü, kat tarihinden temmerüt tarihine kadar akdi faiz, temmerrüt tarihinden takip tarihine kadar da temerrüt faizi hesaplandığını, davacı bankanın takip tarihinde anapara 18.308, 76 TL talep ettiği, kat ile takip tarihi arasındaki anapara miktarındaki fark tespit edilmediği, kat tarihindeki anapara miktarına faiz işletilmiş olup, işleyen faizler ayrı gösterildiğinin belirtildiği, davacı bankanın takip tarihinden %53,82 oranında temerrüt faizi talep ettiği, üretici kart akdi faiz oranının yıllık %35,88 olduğu, sözleşme gereğince %50 fazlası ile %35,88+17,94=%53,82 talep edebileceği, taleple aynı olduğu, bilirkişi heyetinin raporunda sonuç olarak özetle; dava konusu işlemlerin CHİPLİ kart ile ŞİFRE girilmek ….
Tüm bu açıklamalar, deliller ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde, davanın itirazın iptali davası olduğu, davalının sözleşmelere, imzalara vb.’ne herhangi bir itirazının olmadığı, davalının itirazlarının görev, kredi kartının kendisince kullanılmadığı, nakit avans çekimlerinin kendisi tarafından yapılmadığı, kartın kopyalandığı ve faize ilişkin olduğu görülmektedir. Öncelikle belirtmek gerekirse, davalı tarafça müvekkilinin çiftçi olduğu, tacir olmadığı, bu sebeple görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğundan bahisle görev itirazında bulunulmuşsa da, uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesi ve ticari kredi kartı sözleşmesinden kaynaklandığı, bankacılık işlemlerinden kaynaklı bir ihtilafın olduğu, TTK’nın 4. Maddesinde düzenlenen iş ve işlemlerden olduğu, kaldı ki davacının tüketici konumunda da olmadığı sabit olduğundan mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmış ve davalının görev itirazının reddine karar verilerek işin esasına girilmiştir. Yukarıda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesi akdedilmiş, bu kapsamda verilen kredi kartı ile de nakit avans çekimleri yapılmış, davalı tarafından da borcun ödenmediği sabit ve uyuşmazlık konusu değildir. Tespiti gereken hususun öncelikle kartın kopyalanıp kopyalanmadığı noktasında toplanmaktadır. Bu kapsamda da gerek savcılık dosyası kapsamından gerekse de mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarıyla da sabit olduğu üzere, davalının bu iddiasının kanıtlamadığı, aksine aldırılan bilirkişi raporlarından da kartın kopyalanmadığı, gerçek kart kullanılarak işlem yapıldığı, şifre girilerek nakit avansların çekildiği, kredi kartının kullanılması ve muhafazasından davalının sorumlu olduğu, bu konuda bankaya atfı kabil bir kusurun bulunmadığı, bu haliyle de davalının iddialarına itibar edilmesinin mümkün olmaması karşısında davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Yine davalı tarafça faiz hususunda itirazlarda bulunulmuşsa da, davacının takip talebinde %53,82 oranında temerüt faizi talep etmiş olduğu, kredi kartı faiz oranının yıllık %35,88 olduğu, sözleşme gereği bunun %50 fazlası ile %53,82 oranında faiz talep edilmesinin hukuka uygun olduğu anlaşıldığından bu yöndeki itirazları da yerinde görülmemiştir. Yapılan hesaplamaların da usul ve yasaya uygun olması, denetime elverişli olması karşısında tarafların bu yöndeki itirazları da yerinde görülmemiş ve bilirkişi raporları hükme esas alınarak fazla talep edilen kısımlar reddedilerek davanın kısmen kabulü yoluna gidilmiştir. Diğer taraftan davacının icra inkar tazminatı talebi değerlendirildiğinde de alacağın likit olup takibe yönelik itirazın da haksız olduğundan İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2 maddesi hükmü uyarınca kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş, reddedilen kısım olması rağmen, takipte davacının kötüniyetli olduğunu gösterir bir delilin bulunmaması sebebiyle davacının kötüniyet tazminatı talebi reddedilmiş, kabul-red oranına göre de yargılama giderleri paylaştırılarak neticeten aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1- Davanın kısmen kabulü ile; davalının Gaziantep İcra Müdrülüğü’nün …. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin 17.260,17 TL asıl alacak, 7.807,06 TL faiz, 390,35 TL BSMV, 5,36 TL ihtar gideri olmak üzere toplam 25.462,94 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalının itirazında haksız olması ve alacağın likit olması sebebiyle hükmedilen alacağın %20’si oranındaki 5.092,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminat talebinin koşullar oluşmadığından reddine,
4-Alınması gereken 1.739,37 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 347,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.392,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 1.954,25 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 1,729,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Arabuluculuk Kanunun Yönetmeliğinin 26/2 maddesine göre suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul- red oranına göre hesaplanan 1.169,27-TL’sinin davalıdan, 150,73 TL’sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın kabul edilen kısmına göre hesaplanan 3.819,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 3.282,37 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 11/11/2020