Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/27 E. 2022/52 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2021
KARAR TARİHİ : 12/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı … ile sigortacı … Sigorta arasında … başlangıç, … bitiş tarihli … poliçe numaralı sigorta sözleşmesi imzalandığını, sigortacı şirket tarafından ”Ne olur ne olmaz ferdi kaza sigortası” olarak adlandırılan sigorta sözleşmesi gereğince; sigortalı … ‘in sözleşme süresi boyunca yaşayacağı ferdi kazalar, vefat, sürekli sakatlık ve tedavi masraflarının teminat altına alındığını, işbu poliçeye göre müvekkili …’nin sözleşmenin lehtarı olarak atandığını, sigortalı … ‘in … tarihinde … Büyükşehir Belediyesi’ne ait lojmanda geçirdiği kaza sonucu vefat ettiğini, ölüm belgesinden de anlaşılacağı üzere sigorta sözleşmesinde teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmiş bulunduğunu, rizikonun gerçekleşmesi üzerine sigorta sözleşmesinden doğal bedellerin taraflarına ödenmesi için 01.02.2021 tarihinde sigorta şirketine başvurulduğunu, sigorta şirketince herhangi bir dönüt alınamayınca 17.02.2021 tarihinde arabulucuya başvurulduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmesi neticesinde davalı tarafça anlaşılamadığını, davalı ve sigortalı … tarafından düzenlenen sigorta sözleşmesi gereğince sigortalının vefatı halinde lehtara ödenmek üzere 60.000,00-TL sigorta bedelinin kararlaştırıldığını, hayat sigortalarında sigorta ettirenin sigorta sözleşmesini kendi lehine yapabileceği gibi başkası lehine de yapabileceğini belirterek davalı ile imzalanan poliçeden doğan diğer tüm haklar saklı kalmak kaydı ile söz konusu poliçede teminat altına alınan 60.000,00-TL sigorta bedeli alacağının 22.01.2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava ferdi kaza sigorta sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/l maddesinde tüketici işlemi; ”Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır.
Yine aynı Kanunun 73/1.maddesi hükmüne göre; ” Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. ‘ şeklinde düzenlenmiştir.
Aynı Kanunun 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir.
Sigorta ettiren ile sigorta şirketi arasındaki sözleşmenin TKHK madde 3 uyarınca tüketici işlemi olduğu hususu tartışmasızdır. Yapılan sigorta sözleşmesi davacı lehtar açısından tam üçüncü şahıs lehine sözleşme niteliğindedir.
TTK’nın 1493. maddesinin 1. fıkrasının; “Sigorta ettiren, 1490 ıncı maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları saklı kalmak üzere, gerçek ya da tüzel kişi lehine sigorta sözleşmesi yapabilir.” hükmünü amirdir.
TTK’nın 1493. maddesinin 7. fıkrasındaki; ”Sigortacıdan edimi istem ve tahsil yetkisi, aksi kararlaştırılmadıkça, lehtara aittir.” hükmü düzenlenmiştir.
Söz konusu sigortada davacı sözleşme kapsamında bizatihi sözleşmenin tarafı olmasa da sözleşmeden fayda sağlayacak kişi konumundadır. Dava konusu sözleşmenin amacı vefat eden sigorta ettirenin veya ölümü halinde lehtarın fayda sağlaması amacıyla akdedilmiş bir sözleşmedir.
Emsal bir uyuşmazlığı ilişkin olarak Sakarya BAM 7’inci Hukuk Dairesi’nin 2020/1979 Esas ve 2021/1593 Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda, davacıların murisi, davalı karşısında tüketici konumunda olduğundan davaya bakmakla görevli mahkeme tüketici mahkemeleridir. Bu itibarla mahkemece, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılıp karar verilmesi gerekirken, Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılıp karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmiştir. (Emsal kararlar için bknz. YHGK’nun 2017/11-409 Esas, 2019/159 Karar sayılı ilamı; Yargıtay 5’inci Hukuk Dairesi’nin 2021/8000 Esas ve 2021/11170 Karar sayılı ilamı; Yargıtay 5’inci Hukuk Dairesi’nin 2021/7693 Esas ve 2021/11157 Karar sayılı ilamı;Diyarbakır BAM 6’ncı Hukuk Dairesi’nin 2020/647 Esas ve 2021/1897 Karar sayılı ilamı; Ankara BAM 23’üncü Hukuk Dairesi’nin 2017/1333 Esas ve 2017/1270 Karar sayılı ilamı; Diyarbakır BAM 6’ncı Hukuk Dairesi’nin 2020/647 Esas ve 2021/1897 Karar sayılı ilamı)
Tüm deliller ve yukarıda anılan yasa hükümleri birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlığın temelde tüketici hukukundan kaynaklandığı yönünde kanaat oluşmakla davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İşbu davada Gaziantep Tüketici Mahkemesi görevli ve yetkili olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde Tüketici Mahkemesi ile Mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluşacağından dosyanın mercii tayini için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Gaziantep istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 12/01/2022