Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/809 E. 2021/912 K. 26.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ….
KARAR NO : ….

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – …
2- … – ….
3- … – …
4- … – …
5- … – …
VEKİLİ : Av. … – ….] UETS
DAVACI : 6- … – …
VEKİLLERİ : Av. … – [….] UETS
Av. … – [….] UETS
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … – [….] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 26/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP:
Müvekillerinin murisi …., …. Et ve Et Ürünleri Yan Sanayi Tic, Ltd Şti.’de çalışırken geçirmiş olduğu iş kazasından ötürü vefat ettiğini, murisin kaza sırasında hizmet akdi ile çalışığı …. Ft ve Et Ürünleri Yan Sanayi Tic. Did Şti ile davalı arasında çalışma sırasında meydana gelen kazalar nedeniyle ferdi kaza sigortası tanzim edildiğini, poliçenin başlangıç tarihi 20.01.2018, bitiş tarihi ise 30.01.2019 tarihi olduğunu, muris ….’un ölümü ile sonuçlanan iş kazasi 12.09.2018 tarihinde meydana gelmiş aynı gün ölüm gerçekleştiğini, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile davalı borçlu tarafin …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. No’lu dosyasına yapmiş olduğu ilirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun kötü niyetli olduğu ve alacağın likit olduğu sabit olduğundan asıl alacağın 09620’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçlu uhdesinde bırakılmasına, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut olduğundan her bir müvekkil lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunmasına karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
DAVA:
Dava trafik kazası sebebiyle uğranılan destekten yoksun kalmaya yönelik zararın tazminine ilişkin tazminat davasıdır. Temelinde haksız fiile dayanmaktadır.

DELİLLER, TARTIŞILMASI VEGEREKÇE:
…. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, 28/10/2021 gün ve …. Esas-…. Karar ile, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin Gaziantep ili mülki sınırları olarak değiştiğine işaret ederek, ayrıca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ticari uyuşmazlıklarla ilgili derdest dosyalar dahil yargı yetkisinin sona erdiğini gerekçe göstererek, dosyanın Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devredilmesine karar vermiştir
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanan 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı ile yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevresinin belirlendiği, mevcut bulunan asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevresini ise genişleterek yeniden belirlendiği, bu kapsamda da Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Gaziantep ili mülki sınırları olarak belirlediği ve bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarih ve 2017/11-10 esas 2019/401 karar sayılı kararında ortaya konulduğu ve mahkememizce de benimsendiği üzere; usul hukukumuza göre mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Mahkemenin görevli olması aynı zamanda dava şartıdır. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında taraflar görev itirazında bulunabileceği gibi taraflar ileri sürmese dahi mahkemece yargılamanın her aşamasında görev konusu resen gözetilir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “kanuni hakim güvencesi” başlığını taşıyan 37.maddesinde “hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz” hükmüne yer verilmiştir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada kanuni hakim güvencesi olarak uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. Dikkat edilecek olursa, anayasadaki bu düzenleme, hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme yönünden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı takdirde her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.
Gönderme kararının dayandığı Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun kararında eldeki derdest davaların yargı yetkisi belirlemesine konu mahkemelere devredileceğine ilişkin bir karar yer almadığı gibi söz konusu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına (kararın 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanmasına rağmen) karar verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda belirtildiği üzere; davanın açıldığı tarihteki yasal düzenlemelere göre görevli ve yetkili mahkemece sonuçlandırılmasının Anayasayla güvence altına alınmış doğal hakim ilkesinin (ve ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda) bir sonucu olduğu, yargı çevresinin belirlenmesine ilişkin Hakimler Savcılar Genel Kurulu kararının 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, bu tarihten evvel genişleyen yargı çevremizde açılan ve görülmekte olan davaların mahkememize devredileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarihli 2017/11-10 esas 2019/401 karar sayılı kararında (Benzer Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 03.11.2021 tarih ve 2021/1511 E. – 2021/1353 K. Sayılı ilamı) ortaya konulan ilkeler dikkate alındığında söz konusu davaları görmeye açıldığı tarihte görevli ve yetkili olan mahkemenin görmesi gerektiği, bunun sonucu olarak da iş bu davayı görmeye gönderme kararını veren mahkemenin görevli olduğu, mahkememizin görevli olmadığı kanaatine varılmış ve neticeten aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliğine, bu nedenle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-HMK’nın 20. Maddesi gereği, taraflarca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli olduğu anlaşılan …. . ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-Yargı, harç ve masraflarının 6100 sayılı kanunun 331. Maddesi uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine, taraflardan birinin kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde gönderme talebinde bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek, aynı karar ile yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/11/2021

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı