Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/627 E. 2022/15 K. 05.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2021
KARAR TARİHİ : 05/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkiye davalı kesilen faturalar gereğince bir takım faturalara dayalı ilamsız icra takibi başlattıklarını, ödeme emri tebliği sonrasında takibe konu borcun alacaklı adına keşide edilmiş çekler ve alacaklı imzasına havi tahsilat makbuzları ile ödendiğini beyan ederek itiraz ettiğini, itirazın takibi sürüncemede bırakmak için yapıldığını, ödeme yapıldığını iddia ettiği çek bilgileri ve tahsilat makbuzlarının sunulmadığını, davalının ödeme iddiasının ispatla yükümlü olduğunu, ürünleri tesliminin kabul anlamına geldiğini, tüm bu nedenlerle Gaziantep İcra Müdürlüğü’nün 2021/18897 Esas sayılı dosyasına borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere İcra İnkar Tazminatı ödemesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının kestiği faturalara ilişkin 5 adet 20.000 TL lik çek ile ödeme yapıldığını, çeklerine davacıya teslimine ilişkin imzasına havi belgenin mevcut olduğunu, ödendi bilgisinin bankadan sorulmasını talep ettiklerini, davacıya makbuz karşılığından 17.8000 TL ödeme yapıldığını, ayrıca davacısının tarafına kambiyo senedine dayalı borçları bulunduğundan bakiye kalan alacağın 30/04/2015 tanzim ve 30/07/2015 vade tarihli 15.000 TL lik borcu ile mahsuplaşılması konusunda mutabık kalındığını, davacı alacaklıdan kambiyo senedine dayanan 15.000 TL alacağının bulunduğunu, bu alacağa ilişkin takas ve mahsup defini ileri sürdüğünü, tüm bu nedenlerle haksız davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini savunmuştur.
DAVA: Tüm dosya kapsamı nazara alındığında ticari satımdan kaynaklı alacak iddiası ile başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde davaya dayanak icra takibindeki faturaların 25/03/2016 tarihli 20.076,52 TL, 29/03/2016 tarihli 100.140,08 TL, 31/03/2016 tarihli 6.413,89 TL, 31/03/2016 tarihli 6.632,19 TL bedelli olduğu, davacı alacaklının alacağının bu faturalar olduğunu bildirdiği, davalının bu borçları 28/02/2016 keşide tarihli 20.000 TL 30/03/2016 keşide tarihli 20.000 TL 30/04/2016 keşide tarihli 20.000 TL 30/05/2016 keşide tarihli 20.000 TL 30/06/2016 keşide tarihli 20.000 TL bedelli çekler ile ve 17.800 TL sini makbuz karşılığında ödendiğini, borcun 15.000 TL lik kısmının davacıdan alacaklı olduğu 15.000 TL için takas defini kullandığını ileri sürmüştür.
Takip konusu alacağa ilişkin sözleşme tarafların kabulünde olup, davacının edimini yerine getirdiği konusunda çekişme yoktur. Çekişme davalının ödeme yapıp yapmadığı noktasında olup ispat külfeti davalıdadır. Ödeme iddiasına ilişkin miktar senetle ispat sınırının üzerinde olup, davalı taraf bir takım ödemeye ilişkin belgeleri mahkemeye sunmuş ise de bu ödemelerin dava ve takip konusu borca ilişkin olduğunu da senetle ispat etmelidir. Özellikle bir takım çek ve nakit ödemelerinin ayrıca takas define ilişkin borcun doğduğunun da senetle ispatı gerekir. Davalı yan yapılan ödemelere ilişkin avans ödemesi (avans çeki) ve ödemelerin dava konusu borca ilişkin olduğuna gösterir senedi mahkemeye sunmamıştır.
Taraflar tacir olduğundan ticari defterlerinin incelenmesine geçilmiş olup; taraflar sözleşme yılı 2016 ticari defterlerini mahkemeye sunmuş olup; her iki tarafın 2016 yılı ticari defterlerini mahkemeye eksiksiz sundukları, açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun olarak yaptırıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda ödemeye ilişkin davacı alacaklı ticari defterlerinde kayıt bulunması durumunda davalı iddiasını ispat etmiş olacaktır. Davacı ticari defterlerinin ilk kayıtlarında 2015 yılına ait davalıdan 255.339,67 TL alacak kaydının bulunduğu, davaya konu faturaların işlendiği ve tahsilat yapılmadığına ilişkin kaydın bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı ticari defterlerinin incelenmesinde yapılan alışverişin kaydının tutulduğu, 100.000 TL lik çek ödemesinin yapıldığı, 19.000 TL lik banka havalesi yapıldığının kaydının bulunduğu, 990,74 TL diğer yıllardan alacak devrinin bulunduğu kaydının tutulduğu ve borcun sıfırlandığı kaydının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalının ödeme iddiasının ispatı için tarafların usulüne uygun tutulmuş defter şartının yerine getirildiği ancak kayıt içeriklerinin birbirini tutma şartının yerine getirilmesi şartının yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Öncelikle 100.000 TL lik çek ödemesi davacının ticari defterinde yer almayıp, davalı taraf bu ödemenin dava konusu borca yönelik avans ödemesi ya da normal ödeme olduğuna ilişkin belge sunmamıştır. Öte yandan 19.000 TL lik ödemenin davacı ticari defterinde yer almadığı da anlaşılmıştır. Davalı ticari defterindeki 990,74 TL lik ödemenin herhangi bir avans ödemesi olduğuna dair savunması da bulunmamaktadır ki, bu durum dahi davacı ticari defterlerine işlenmemesi nedeniyle ispatlanamamıştır. Davalı kambiyo senedine ilişkin alacağının bulunduğuna ilişkin ispatı yine HMK 200 maddesine göre senetle ispat etmelidir ki yine bu alacağa ilişkin senet mahkemeye sunulmamıştır. Davalının ticari defterinde dahi dava konusu alışverişten önce 990,74 TL alacağının bulunduğu kaydı olması nedeniyle takas definin kullanılması için gerekli muaccel bir borcun bulunması şartını yerine getirememiştir. Davalı yemin deliline de dayanmadığından ödemeyi ispat edememiştir. Dava konusu alacak para alacağı olup, tarafların tacir olması hasebiyle borçluyu temerrüde düşürmek için gerekli ispat şartının yerine getirildiğine ilişkin belge dosyaya sunulmamıştır. TTK 1530/2 nin uygulanmasına ilişkin kararlaştırılmış bir ödeme günü de dosya kapsamında bulunmamakta olup, takipte talep edilen temerrüd faizinin reddi gerekmiştir. Bu halde davanın kısmen kabulü gerekmiş alacak likit olduğundan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve de aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM(yukarıda açıklanan gerekçelerle):
1-Davanın Kısmen Kabulüne
Davalı tarafından Gaziantep İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasın yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin asıl alacaklar toplamı olan 133.262,65 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemine reddine
Alacağın %20 si olan 26.652,53 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Alınması gerekli 9.103,17 TL harçtan peşin yatırılan 3.249,54 TL nin mahsubu ile bakiye kalan 5.753,63 TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
3-Davacı tarafından yapılan ve karşıladığı harç dahil 3.839,84 TL den kabul ve red oranına göre 2.689,20 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafın davacı üzerinde bırakılmasına
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ye göre 16.609,95 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ye göre 8.212,47 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
6-Arabulucuya ödenen 1.320,00 TL den kabul ve red oranına göre 924,45 TL sinin davalıdan 395,54 TL sinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına
7-Bakiye avansın karar kesinleştiğinde iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize ya da başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine; mahkememize gönderilmek üzere sunulacak dilekçe ile Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/01/2022