Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/482 E. 2022/17 K. 05.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – [… ] UETS
Av. … – …
Av. … -…
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … -…
DAVALI : 3- … – …
VEKİLLERİ : Av. … – … ] UETS
Av. … – …
Av. … …
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2017
KARAR TARİHİ : 05/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı …. Şti. arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, tüm davalıların aynı holdingin firması olduğunu, sözleşme gereği … … Şubesi’nin … nolu … tarihli 60.000 TL bedelli çekin de arasında bulunduğu çekler verildiğini, bu çek sebebiyle müvekkili şirketin davalı şirketlere borcu olmadığını, çek üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini ve işbu davanın … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA: Davalılar vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Halı San ve Tic A.Ş ile ticari faaliyeti olan ve müvekkil şirketten mal alımında bulunan bir şirket olduğunu, menfi tespit dosyasına konu 60.000 TL bedelli çekin alacağa karşı alındığını, davacı şirketin çeklerin arkasının yazılmasını engellemek amacıyla kötü niyetli olarak menfi tespit davasını açtığını, menfi tespit davası hükümlerini düzenleyen İİK 72. maddesinin emredici hükmü karşısında “menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde yapılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir” denildiğini, bu durum karşısında işbu mahkeme yetkisiz olduğundan yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.
DAVA: Tüm dosya kapsamı nazara alındığında çek nedeniyle borçlu olunmadığına yönelik menfi tespit davasıdır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde davacı iddiasının dava konusu çeklerin satım sözleşmesi kapsamında verildiği, ancak satışa konu malların iade edilmesi ile çeke konu paraya ilişkin bir borcun kalmayacağından bahisle borçlu olunmadığına yönelik menfi tespit davasıdır. Çeklerin neye karşılık verildiğinin ispat yükü davacıdadır. Davalı yan çeklerin alacağa karşılık alındığını beyan etmekte ancak hangi alacak için alındığı konusunda bir beyanı yoktur. Davacı yanın iddia ettiği satım sözleşmesine ilişkin olduğu düşünülse dahi davacı yan satıma konu malların iade edildiği savunmasında bulunmuştur. İadeye yönelik ispat yükü yine davacı üzerindedir. Buna ilişkin iade faturasından bahsedilmiş ise iade faturası tek başına sözleşmeden dönüldüğü ve tarafların borcunun sona erdiğini kanıtlamaz. Sözleşmenin sona erdiğine ilişkin senet de dosya kapsamında bulunmamaktadır. Tarafların tacir olması hasebiyle tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, davacı yan defterlerin bir kısmını mahkemeye sunmuş, sunulan defterlerden de çeke konu alışverişe ilişkin iade faturası kaydının tespitinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Kaldı ki incelenen davalı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve açılış ve kapanış kayıtlarının bulunduğu ve malların iade alındığına ilişkin kayıt bulunmamasına göre davacı defterlerinin tam olarak mahkemeye sunulsa ve iadeye ilişkin kayıt olsa dahi davalı ticari defterlerinin aynı kaydı içermeyecek olması nedeniyle ticari defterler ile de davacı yan iddiasını ispat edemeyecektir. Davacı yemin deliline dayanmadığından bu konuda da hatırlatma yapılmamıştır. Davacı davasını ispat edememiş olup, elinde bir delil bulunmadan davalıların alacağına geç kavuşmasına neden olması nedeniyle kötüniyetli sayılması gerekeceğinden davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmetmek gerekmiş ve davalılara müteselsil sorumluluk isnat edilmesi ancak sorumluluk oranının belirtilmemesi nedeniyle eşit oranda tazminat hükmetmek gerekmiş ve de aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM(yukarıda açıklanan gerekçelerle):
1-Davanın REDDİNE, alacağın %20 si olan 12.000 TL nin davacıdan alınarak davalılara eşit olarak bölünerek (her bir davalıya 4.000,00 TL olacak şekilde) verilmesine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin yatan harçtan mahsubu ile bakiye kalan 965,35 TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına
4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ye göre 8.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müteselsil ve müşterek olarak verilmesine
5-Bakiye avansın karar kesinleştiğinde iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize ya da başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine; mahkememize gönderilmek üzere sunulacak dilekçe ile Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/01/2022