Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/613 E. 2022/35 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ….
KARAR NO : ….

BAŞKAN :….
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. ….
DAVALILAR : 1- ….
2- ….
3- ….

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 06/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar ile davacı banka arasında 700.000,000 TL bedelli 1 adet kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında davalıların davacı bankadan kredi kullandığını, davalıların bu kullanılan krediyi ödemediğini, davacı bankanın ödenmeyen krediye ilişkin olarak …. ….. Noterliğinin …. tarih, …. yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ile davalılara nakit kredi borç bakiyesinin faiz ve ferileriyle birlikte ödenmesi hususunda ihtarda bulunduğunu, buna karşın davalıların borcu ödemediğini, davacı bankanın borca ilişkin olarak davalılara karşı …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ancak davalıların borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davacı banka ile davalılar arasında yapılan arabuluculuk görüşmelerinden bir sonuç çıkmadığını ve icra takibine itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasında yapılan itirazlardan sonra durdurulan icra takibinin devamına, itirazın iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar kendilerine usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiş ve herhangi bir savunma ileri sürmemişlerdir.
DELİLLER:
1-Tarafların usulünce ileri sürmüş oldukları iddia ve savunmaları,
2-Taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmeleri,
3-Kat ihtarnamesi,
4-İcra takip dosyaları,
5-Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları,
6-Dosyada mündemiç bilirkişi raporu,
7-İlgili yasal mevzuat ve yargısal içtihatlar,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağa istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu icra takibindeki alacak davacı banka ile davalı …. Gıda Mak. Kimya İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanmaktadır.
Anılan genel kredi sözleşmeleri tetkik edildiğinde diğer davalılar olan …. …. ve …. …. kefil sıfatıyla sözleşmeleri imzalamış oldukları görülmektedir. Ancak her ne kadar kefil sıfatıyla imzaları bulunsa da kefillerin hiçbirinde eş rızasına dair herhangi bir belirtme veya imza bulunmadığı görülmektedir.
Gaziantep Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden davalı kredi borçlusu …. Gıda Mak. Kimya İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin sicil bilgileri celp edilmiş olup davalılar …. …. ve …. …. borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi oldukları tespit edilmiştir. Dolayısıyla bu davalı bakımından 6098 sayılı TBK m.584/3 hükmü uyarınca eş rızasın gerek bulunmamakta olup bu davalının kefaletleri hukuken geçerlidir.
Davaya konu icra takibine dayanak teşkil eden ve davacı tarafından davalılar aleyhine keşide edilmiş olan …. ….. Noteriliği’nin ….tarihli ve …. yevmiye numaralı kat ihtarnamesi tetkik edildiğinde; 552.662,42 TL asıl alacak, 3.542,39 TL işlemiş faiz ve 1.666,18 TL BSMV + KKDF olmak üzere toplam 557.870,99 TL alacak talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Kat ihtarnamesinin tebliğ mazbataları tetkik edildiğinde asıl borçlu konumunda bulunan davalı şirket bakımından çıkartılan tebligatın iade edildiği anlaşılmaktadır.
Asıl borçlu bakımından 2004 sayılı İİK m.68/b/1-son cümle hükmü uyarınca sözleşmedeki adrese çıkartılan tebligatın iade edildiği tarih itibariyle tebligat yapılmış sayılmaktadır.
Öten yandan kefil konumunda bulunan diğer davalılar bakımından çıkartılan tebligatların ise usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
…. İcra Dairesi’nin…. esas sayılı takip dosyası tetkik edildiğinde; davacı banka tarafından davalılar aleyhine 554.151,48 TL asıl alacak, 39.851,81 TL işlemiş temerrüt faizi, 1.992,59 TL BSMV ve 316,67 TL masraf olmak üzere toplam 596.312,55 TL alacak ve 30.400,00 TL çek bedeli depo talebiyle icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Ödeme emrinin tebliği üzerine davalılar tarafından yasal süresi içerisinde takibe itiraz edildiği ve icra dairesince takibin durdurulmasına karara verildiği anlaşılmıştır.
İcra takip dosyasında borca itirazın davacı alacaklıya tebliğ edildiğinde dair herhangi bir bilgi veya belge bulunmadığı, itirazın davacı alacaklıya tebliğ edilmemiş olduğu görülmüş ve bu haliyle de eldeki davanın 2004 sayılı İİK m.67/1 hükmünde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi …. …. tarafından hazırlanan 13/10/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; 29/06/2018 kat tarihinde bankanın 557.870,99 TL talep ettiği, ancak takip tarihinde anapara miktarını 554.151,48 TL olarak talep ettiği, hesaplanan 555.406,96 TL olup, banka talebi düşük olduğu için banka talebi ile bağlı kalındığını, davacı bankaya davalıların ön görülen süre içerisinde ödeme yapmadığı nedeniyle davacı bankanın davalılar hakkında takip başlattığını, davalı kefillerin sözleşmede belirlenen kefalet limitleri ayrı ayrı 3.000.000,00 TL olup, takip tarihi itibariyle hesaplanan toplam asıl alacak tutarı nazara alındığında hesaplanan asıl alacağın kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak müteselsilen sorumlu oldukları, davalılara kat ihtarının tebliğ edildiği ve verilen süre sonunda 17.07.2018 tarihinde temerrüde düştüklerini, takip tarihi itibariyle toplam 583.632,34 TL borçtan sorumlu olduğunu, ancak Bankanın kat tarihinden sonra akdi faiz talep etmediği, taleple bağlı kalındığında toplam 576.650,03 TL borçtan sorumlu olduğu, ayrıca davalının icra takibinden borcun tamamen tahsil tarihine kadar 554.151,48 TL’lik anaparaya (banka talebi) yıllık %58,00 temerrüt faizi ve %5 BSMV ile birlikte ödemesi gerektiğini, tespit ve beyan etmiştir.
Mezkur bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup taraflarca yasal süresi içerisinden herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir.
Raporun mahkememizce denetlenmesi neticesinde tespitlerin dosyada bulunan deliller ile uyumlu ve gerekçeli olduğuna kanaat getirilmekle hükme esas alınmıştır.
İcra takibinde takip talebinde bakıldığında banka tarafından çek depo bedeli talebinde de bulunulduğu görülmektedir. Bu bağlamda eksik alınmış olan harç da ikmal ettirilmiştir. Ancak bakıldığı zaman davacı tarafça dosyaya herhangi bir çek taahhütnamesi, çek karnesi teslim tutanakları ve çek takip kartonu statü raporu sunulmamıştır. Bu haliyle de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m.6 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlığını taşıyan m.190 hükmü uyarınca yükümlü olduğu ispat külfetine yerine getirememiş olup bu talebinin de reddine karar verilmiştir.
Yine davacı vekilince dosyaya her ne kadar noterlik masraf makbuzu sunulmuşsa da sunulan makbuzun davaya konu kat ihtarnamesine (…. ….. Noteriliği’nin …. tarihli ve …. yevmiye numaralı kat ihtarnamesi) ilişkin olmayıp başka bir kat ihtarnamesine (…. … Noteriliği’nin …. tarihli ve …. yevmiye numaralı kat ihtarnamesi) ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle davacı vekilince dosyaya sunulan herhangi bir masraf makbuzu bulunmamakta olup bu alacak kalemi bakımından da talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Burada her ne kadar davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de kabul edilen kısım bakımından alacak likit nitelikte olup ayrıca davalılar da itirazlarında haksızdırlar. Bu haliyle de davacı lehine 2004 sayılı İİK m.67/2 hükmünde öngörülen şartlar oluştuğuna kanaat getirilmiş ve kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden davacı lehine % 20 nispetinde icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda da davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL ve KISMEN REDDİ ile; davalıların …. İcra Dairesinin ….Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazlarının 554.151,48 TL asıl alacak 21.427,19 TL işlemiş temerrüt faizi ve 1.071,36 TL BSMV bakımından İPTALİ ile takibin bu miktarlar üzerinden DEVAMINA, fazlaya dair alacak taleplerinin ve çek depo talebinin REDDİNE,
2-Takip tarihinden asıl alacak tutarı olan 554.151,48 TL tamamen ödeninceye kadar yıllık %58 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 BSMV’si ile İSTENEBİLECEĞİNE,
3-Asıl alacak tutarı olan 554.151,48 TL üzerinden hesap edilecek %20 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca davanın kabul edilen değeri olan 576.650,03 TL üzerinden alınması gereken 39.390,96 TL ilam harcından davacı tarafça yatırılan 7.201,97 TL peşin harç ve 519,16 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 31.669,83 TL harcın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 7.201,97 TL peşin harç ve 519,16 TL tamamlama harcının toplamı olan 7.775,53 TL’nin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yargılama nedeniyle sarf edilen toplam 873,00 TL yargılama giderinin davanın kabul (%92) ve ret (%8) oranlarına göre 803,16 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalılar tarafından yargılama nedeniyle herhangi bir yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümleri uyarınca davanın kabul edilen değeri üzerinden hesaplanan 45.882,50 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

9-Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği m.26/2 hükmü gereğince, Gaziantep Arabuluculuk Bürosu tarafından suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul (%92) ve ret (%8) oranlarına göre 1.214,40 TL’sinin davalılardan, bakiye 105,60 TL’sinin ise davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Karar kesinleştiğinde artan avansın 6100 sayılı HMK m.333 hükmü uyarınca resen yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi, verilen karar hazır bulunan taraflara okunmak suretiyle tefhim edildi. 11/01/2022