Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/511 E. 2021/718 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO :…

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … –
Av. … – […] UETS
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/08/2017
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İstinaf öncesi yargılama;
Asıl dosyada yer alan dava dilekçesinde özetle; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıya madeni yağ sattığını, bu satım bedellerinden dolayı toplam 3.438,33 TL ‘si alacağı bulunduğu, bu alım satımdan kesilen faturanın davalı/borçlu tarafa bildirildiği ancak hiçbir ödeme yapılmadığı, bufaturalar nedeniyle … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlunun borca itiraz ettiğini, bu nedenle borçlunun itirazının iptaline, haksız itirazdan dolayı davalı/borçlunun alacağın % 20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın yetkili mahkemede açılmadığı, yetki itirazında bulundukları ve yetkisizlik nedeniyle davanın reddini talep ettikleri, davacı vekilinin iddia etmiş olduğu hususların yasal dayanaktan yoksun somut bir delile dayanmadığı belirterek , kısaca davanın reddini savunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER, TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Açılan dava, İ.İ.K.’nun 67. maddesinde adını bulan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafından, davalı aleyhinde ……İcra Müd. … E. Sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun yasal süresinde borca itiraz ederek takibi durdurduğu, davacının da yasal süresi içerisinde iş bu davayı mahkememizde açtığı anlaşılmaktadır.
Dava davacı tarafından davalı borçluya karşı açılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine duran takibin devamını sağlamaya yönelik itirazın iptali davasıdır.
İcra dosyasının tetkik ve incelenmesinde takibin dosyanın cari hesap ekstresinden kaynaklandığ, davalı borçlunun icra takibine itiraz ederken usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu ve yine bu itirazın cevap dilekçesinde belirtmiştir.
İtirazın iptali davasının özel dava şartı olan geçerli bir icra takibinin olmasıdır. Bunun içinde İcra takibinin yetkili bir İcra Dairesinde açılması gerekir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve icra dairesine yaptığı itirazında davalı ile aralarında bir hukuki ilişkinin olmadığı, davacının herhangi bir hak ve alacağının olmadığını beyan ederek temel ilişkiyi başta reddetmiştir.
Bu sebeple davacının kendi yerleşim yerinde icra takibi yapmasında haklı olup olmadığı kısaca … İcra Dairelerinin yetkili olup olmadığı ön mesele yapılmış taraflarca ticari defterlerini sunması için süre verilmiş ancak davalı taraf defterlerini sunmamıştır. Sadece davacının defterlerinin incelenmesi bir önem ihtiva etmeyerek bu yönde bir inceleme yapılmamıştır.
Hal böyle olunca davacının davalıda bir geçerli alacağı olduğu dolayısıyla kendi yerleşim yeri …İcra daireleri yetkili olduğu ispat edemediğinden davalının yetki itirazının kabulüne yetkisiz icra dairesinde takip yapılması sebebiyle usulsuz icra takibine dayalı açılan itiraz iptali davasında dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İstinaf incelemesinde; somut olay değerlendirildiğinde; davaya konu takipte 3.438,33-TL asıl alacak dışında 189,20-TL işlemiş faiz talep edilmiş olup, davalı borçlu, takipte işlemiş faize de itiraz etmiş, takip bu yönden de durduğundan, davacıya dava dilekçesi açıklattırılarak, takipte talep ettikleri faize itirazın iptalini talep edip, etmediği sorularak, davacının faize ilişkin alacak yönünden de itirazın iptali talebi olması halinde 3.438,33-TL asıl alacak dışında 189,20-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.627,58-TL üzerinden eksik harcın tamamlanması için davacı vekiline muhtıra çıkartılarak, tamamlanması halinde inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, bu yönde değerlendirme yapılmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin diğer istinaf itirazları incelenmeksizin kabulü ile, kararın HMK’nın 353/1-a-4. maddesi gereğince kaldırılarak, mahkemece yukarıda bahsedilen şekilde işlem yapıldıktan sonra bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİNİN 10/09/2020 TARİH ……. ESAS VE ……. KARAR SAYILI ilamı sonrası yapılan yargılamada ;
Yeni duruşma günü taraflara tebliğ edilmiştir.
Kaldırma kararında bahsedilen harç eksikliği ikmal edilmiş ve dosya bilirkişi incelemesi için bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemede;
“Davacı taraf defterlerinin e-defter şeklinde usulüne uygun olarak tutulduğu, Davacı taraf ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı ve davalı taraf arasındaki ticari ilişkinin, … PETROL ÜRÜNLERİ OTOMOTİV TİC. SAN. AŞ tarafından …TEKSTİL SAN VE TİC. A.Ş.’ye düzenlenen … tarihli … nolu toptan satış faturası ile başladığı ve …tarihli …fiş nolu toptan satış faturası ile sonlandığı, Dosya kapsamına göre ve icra takibine konu alacağın davacı taraf defterlerine işlendiği, Davacı taraf ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, nihai durumda davacı…ETROL ÜRÜNLERİ OTOMOTİV TİC. SAN. AŞ’nin davalı …TEKSTİL SAN VE TİC. A.Ş’den 3.438,33 TL alacaklı olduğu” tespitleri yapılmıştır.
Uygulanacak içtihat ve normlar;
HMK 222/5 hükmü “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
” şeklinde düzenlenmiştir.
Gaziantep BAM … Hukuk Dairesi …Esas,… Karar sayılı ilamı ile benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak “davalının ticari defterini ibraz etmemesi nedeniyle davacının iddiasını ispatlamış sayılabilmesi için davacının davalının ticari defterindeki kayıtları kabul edeceğini bildirmiş olması gerekir. Bir başka anlatımla davacının delillerini sadece davalı tarafın ticari defterine hasretmesi gerekir.” demiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/13-372 Esas, 2013/1606 Karar sayılı ilamı ile benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak “bir para borcunun alacaklısının, kendi ikamet adresinde bulunan icra dairelerinde takip başlatmasında bir usulsüzlük yoktur. Ancak, somut olayda davalı borçlu vekili, taraflar arasında hiçbir akdi ilişki olmadığını savunarak alacaklıya para borcunun bulunmadığını ileri sürmüştür… öncelikle borçlunun bu itirazı incelenerek, taraflar arasında akdi ilişki olup olmadığının ve icra takibinin gerçekte bir para alacağına dayalı olup olmadığının belirlenmesi gerektiğinden yerel mahkemenin direnme kararının bu değişik gerekçeyle bozulması gerekmiştir.” denilmektedir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7688 Esas, 2018/1371 Karar sayılı ilamı ile benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak; “Yetkili icra dairesi davalı tarafından ticari ilişki kabul edilmediğinden HMK 6. maddesi uyarınca davalının yerleşim yeri olan Samandağ İcra Müdürlüğü olup…” denilmektedir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12252 Esas, 2015/11535 Karar sayılı ilamı ile benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak; itirazın iptali davalarında takibin usulüne uygun yetkili icra dairesinde başlatılmış olması koşulunun dava şartı olduğu, dava tarihinde ve takip tarihinde yetkili icra müdürlüğünde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığı” denilmektedir.
İçtihat ve normların somut olaya uygulanması neticesinde;
Davalının hukuki ilişkiyi reddetmesi sebebiyle akdi ilişki araştırılmış fakat sadece davacı ticari defterleri incelenebilmiştir. Davacı tarafından akdi ilişkiye dayanak sözleşme veya diğer bilgi ve belge sunamamıştır. Davalının ticari defterlerinde alacak var gözükse de ticaret defter kayıtları başkaca belge ile tevsik edilmediğinden ve HMK 222/5 uyarınca dava, sadece davacı ticari defterine hasredilmediğinden kişinin kendi düzenlediği belge ile davasını ispat etmesi mümkün gözükmediği için akdi ilişkinin varlığına itibar edilmemiştir. Bu durumda davalının yetki itirazını değerlendirmek gerektiğinden ve itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmasının dava şartı olduğu nazara alındığında; tüm dosya kapsamı, istinaf kararı, taraf beyanları birlikte değerlendirildiğinde davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur .
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeni ile REDDİNE,
2- Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından alınan 58,72 TL peşin harç ve 3,23 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam mahsubu ile 2,65 TL fazladan alınan harcın talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalı yararına …Ü.T.’nin gereğince ölçümlenen 3.627,53 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalının yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar kesinleştiğinde artan avansın 6100 sayılı HMK m.333 hükmü uyarınca resen yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi, verilen karar hazır bulunan taraflara okunmak suretiyle tefhim edildi .29/09/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı