Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/380 E. 2021/669 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …..
KARAR NO : …..

HAKİM : ….. …
KATİP : ….. …

DAVACILAR : 1- ….. – ….. …..
2- ….. – ….. …..
VEKİLİ : Av. ….. – [ ….. ] UETS
DAVALI : 1- ….. – …..
VEKİLLERİ : Av. ….. – [ ….. ] UETS
Av. ….. – [ ….. ] UETS
DAVALI : 2- ….. – ….. …..
VEKİLİ : Av. ….. – [ ….. ] UETS
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/08/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davalı …..’ın sevk ve idaresindeki ….. plaka sayılı araç ile seyir halinde iken davacı murisi olan …………’ın motosikletine çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, söz konusu kazanın oluşumunda davalı …..’ın kural ihlal ettiğini, davalı …..’ın adına kayıtlı sevk ve idaresindeki ….. plakalı aracın ,Zorunlu Karayolları Motorlu Araçlar Mali Sorumluluk sigortası bulunmadığını, bu nedenle Destekten Yoksun Kalma tazminatının tahsili için ….. başvurulduğunu ancak bu başvuru sonucu mağduriyetlerinin tam olarak giderilemediğini bu nedenle, 1.000 TL ….. ,1.000 TL ise ….. için Destekten Yoksun Kalma Tazminatının kaza tarihi olan 22.11.2019 tarihinden itil n yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve mütesekilen tahsiline karar verilmesini, ….. için 100.000 TL,….. için 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan …..’tan kaza tarihi olân 22.11.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ayrı ayrı sunmuş oldukları cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) olduğu anlaşılmakla;
6100 sayılı HMK’una göre; Genel Yetki Kuralı, kanunda aksi düzenlenmemişse dava açıldığında davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Davalı birden fazla ise, dava bunlardan birinin yerleşim yerinde açılabilir. “Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı” 16.madde’si hükmü “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir.
KTK 110’uncu madde düzenlemesi ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.
” düzenlemesini haizdir.
6100 sayılı HMK 19’uncu maddesi ise yetki itirazının ileri sürülmesi başlığında “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir.” maddesini haizdir.
Dosyanın incelenmesinde davacıların yerleşim yeri ve kaza yerinin Aydın olduğu , davalı şirketin adresinin ise İstanbul olduğu anlaşılmıştır.
Yetki itirazının ileri sürülmesi bakımından davalıların cevap dilekçelerinin süresinde olup olmadığı ve yetki itirazının kanunda gösterilen şekilde gerçekleşip gerçekleşmediği incelenmiştir. Buna göre; dava dilekçesi ve tensip zaptını içerir tebligat ….. 01/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, diğer davalıya ise 02/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Cevap dilekçelerinde her iki davalı da yetkili mahkemeyi Aydın/Söke Mahkemeleri olarak göstermişlerdir. Davalı ….. 12/10/2020 tarihinde süresinde cevap dilekçesi vermişken diğer davalı 23/10/2020 tarihinde cevap dilekçesini sunmuş olmakla süresinde davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Davaya süresinde cevap vermeyen davalının, diğer davalının yetki itirazından yararlanıp yaralanamayacağı tartışmasında ….. Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin ….. ve ….. Karar sayılı ilamı incelendiğinde; “Her ne kadar diğer davalı ….. ….. Sigorta A.Ş. vekili yetki itirazında bulunmamış olsa da, davanın aynı haksız fiilden kaynaklanması, davalılar arasında müteselsil sorumluluk ilişkisi bulunması, davalı taraf yönünden aynı inceleme ve araştırmanın yapılacak olması, birisi hakkında verilecek kararın diğer davalıyı da etkileyecek nitelikte olması, çelişki oluşmaması gözetilerek her iki davalı yönünden yetkisizlik kararı verilmesi de usul ekonomisine uygun bulunmuştur. ” şeklindeki gerekçe yol gösterici olmuştur.
Adil ve hızlı yargılama yapılabilmesi, usul ekonomisi ilkesi dikkate alındığında süresinden sonra yetkisizlik itirazında bulunan davalının da, süresinde ve usulüne uygun yetki itirazında bulunan diğer davalıdan yaralanmasının hakkaniyet uygun olduğunda kanaatine varılmıştır.
Hem süresinde yetki itirazında bulunan davalı hem de süresinden sonra yetki itirazında bulunan yetkili mahkemeyi Aydın/Söke Mahkemeleri olarak göstermişlerdir. Fakat yetki itirazının bulunduğu tarihten sonra HSK Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 Karar No.lu sayılı kararı ile Aydın’da müstakil Ticaret Mahkemesi göreve başlamış bunun yanında yetki sınırları da Aydın İli’nin mülki sınırları olarak belirlemiş olması sebebiyle yargılamada gecikmeye sebebiyet vermemek için davaya bakmakla yetkili Aydın Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermenin hakkaniyete uygun düşeceği düşünülmüştür.
Davalının görülebileceği yetkili mahkemelerin bahsedilen kanun maddeleri çerçevesinde incelenmesi neticesinde;
Davacı taraf dava açarken seçim hakkını kullanmaz ise seçim hakkı davalıya geçer. Mahkememizin bulunduğu Gaziantep Mahkemeleri haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi değildir.
Davacıların ikamet adreslerinin davanın açıldığı tarihte Ak- ….. Aydın Didim olduğu, davalı …nin adresinin ise ….. olduğu, diğer davalı …..’ın aderisinin ise ….. Aydın Söke olduğu anlaşıldığından ve yukarıda yapılan açıklamalarda hep birlikte değerlendirildiğinde davalının yetki itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 6.maddesinde düzenlenen genel yetki kuralları da değerlendirilerek, mahkememizin yetkisizliğine dair oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın mahkememizin yetkisizliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-6100 sayılı HMK m.20 hükmü gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde talepte bulunulması halinde dosyanın davaya davacının yetki itrazında yetkili mahkemeyi davanın açıldığı tarihte Aydın/Söke olarak göstermiş olsa da; HSK Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 Karar No.lu sayısı Aydın Ticaret Mahkemesi’nin yetki sınırlarını Aydın İli’nin mülki sınırları olarak belirlemiş olması sebebiyle yargılamada gecikmeye sebebiyet vermemek için davaya bakmakla yetkili Aydın Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı HMK m.20 hükmünde öngörülen yasal süre içerisinde talepte bulunulmaması halinde yine 6100 sayılı HMK m.20-2. cümle hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARINA,
4-Yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti gibi hususların görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu AÇIK olmak üzere karar verildi, verilen karar hazır bulunan taraflara okunmak suretiyle tefhim edildi.22/09/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı